Masumiyetten bir karine...


Özkan Dumlu, Ziya Bener, Cafer Çelik, Adil Yıldız, Kemal Özevin, Deniz Demirci. Çok büyük manşetler, devlet büyüklerinin saf tuttuğu cenazeler, çok hançereden sloganlarla uğrulamıştınız onları ama hatırlamamanız normaldir. Üzerinden tam 14 ay geçti. Geçen hafta basının karşısına geçen böyle bir ordudaki en talihsiz işi yapan sözcü Metin Gürak hatırlatmasa, haklarında ona yakın yazı yazmış olan ben bile unutmak üzereydim adlarını. 2009 Çukurca şehitleriydi onlar. Genelkurmay tarafından “Kuzey Irak’tan sızan PKK’lılar tarafından döşendiği” açıklanan mayınlarla öldürüldükleri söylendi önce. Sonra internete Çukurca’daki mayının patladığı bölgenin iki komutanı arasındaki telefon kaydı düştü. Hakkâri Tümen Komutanı Tümgeneral Gürbüz Kaya, “mayınları biz döşemiştik” diye kahrolan Çukurca Tugay Komutanı Tuğgeneral Zeki Es’i şöyle teselli ediyordu: “Hiç önemli değil. Kahrolacak bir şey yok. Ben bir şey söyleyeyim. Biz elimizden geleni yapıyoruz. Burada hayatımızı ortaya koyup mücadele veriyoruz. Bu mücadelenin içerisinde birileri ufak tefek hata yapacaktır. Bunun bedeli belki ağır olacaktır.” Ses kaydı altı askerin ailesini harekete geçirdi. Dava açıldı. Genelkurmay aylarca sessiz kaldı. 10 ay sonra Van Başsavcılığı, iddianamesini açıkladı: “Mayınları asker döşedi.” Sivil savcı iki komutanı “taksirle adam öldürmekle” suçlayarak dosyayı askerî mahkemeye gönderdi. Jandarma Kriminal de mayınların askere ait olduğu tesbit etti. Ama iddianamesi aylardır ortada yok, davanın. Şehit ailelerinin avukatları gizlilik kararı dolayısıyla davanın akıbetini, delilleri, soruşturmanın ne aşamada olduğunu takip edemiyor. Şimdiden “kapanır bu dosya” diyorlar. Herkes sessiz. Ne de olsa askerleri PKK öldürünce manşet yapmanın vatanseverlik, aynı askerleri ordunun öldürdüğü ve bunu ustaca örtbas ettiği ortaya çıkınca haber yapmanın “orduya karşı asimetrik psikolojik savaş” sayıldığı bir ülke burası. Aynı komutan Gürbüz Kaya, o ünlü çömelme fotoğrafında ayakta, Başbakan ve Başbuğ’a bilgi verirken karşımıza çıktı. Son olarak da adı Balyoz İddianamesi’nde tutuklanacak askerler arasında geçti. Heron iddialarına cevap vermek için basının karşısına çıkan Tuğgeneral Metin Gürak haklı. Tüm bunlara rağmen “Masumiyet karinesini ayaklar altına almamak gerek.” Masumiyete dair ortada tek karine gözükmezken liseli kankalar gibi arkadaşınızın ufak tefek hatasını şöyle savunmak gerek: Hakkâri Çukurca Hantepe’deki terörist saldırı sonrasında saldırı haberini alan Tümen Komutanı ve Tugay Komutanı çatışma çıkan bölgeye helikopterle inmek istedi ancak sıcak temas devam ettiği için bunu yapamayıp, her türlü riski göze alarak olay yerindeki personele karadan ulaştı. Bu olayda da görüldüğü üzere, yargı sürecinde sanık bile olsalar, bazıları tarafından masumiyet karinesi ayaklar altında çiğnenerek suçlu olarak gösterilseler dahi bütün bu şartlar altında bile Türk Silahlı Kuvvetleri’nin bütün personeli görevinin başındadır. İnsanların çocuklarını alıp, döşediğiniz mayınlara basarak ölmelerine sebep olup üstüne bir de “Kuzey Irak’tan gelen PKK’lılar yaptı” diye yalan söyleyerek bu yüzden Kuzey Irak’a havadan karadan operasyon yaptığınızı açıklamanız, sonra da aranızda “Kahrolacak bir şey yok” diyerek olayı örtbas etmeye çalışmanız, gerçekler sivil ve askerî soruşturmalarla ortaya çıkınca da davayı sumenaltı etmek için yaptıklarınız yeterince utanç vericiydi. Bir de üstüne Heronlarla ilgili bir basın toplantısında, kimse size sormamışken masumiyet karinesi ilkesinin arkasına saklanarak komutan arkadaşınızın kahramanlıklarından bahsetmeniz... Hakikate bu kadar rahat meydan okuyabilmenizin nedeni tabii medya ve sivil toplumdaki bu sessizlik... Masumiyetten bir karine bile kalmamış bu ülkede çok âdetim olmasa da ben de meydan okuyorum: Herkes unutsa da bu köşe Özkan Dumlu, Ziya Bener, Cafer Çelik, Adil Yıldız, Kemal Özevin, Deniz Demirci’nin ölümlerine neden olanlar yargılanana kadar onları unutturmayacak. Bunu bir pazar günü herkesin içini sıkma pahasına yazmayı sürdüreceğim. Bu köşe sırf bu işe bile yaramış olsa yazmaktan maksadım hâsıl olmuş demektir.
<< Önceki Haber Masumiyetten bir karine... Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER