Bazı iktisatçılara göre,
Avrupa para birimi euroyu
kurtarmak yanlış bir
hedef. Çünkü gelinen noktada Avrupa ekonomisini zora sokan euro oldu.
Euro Bölgesi'nde yaşanan tek problemin
Yunanistan ve İtalya'nın kurtarılması olmadığını söyleyen bu iktisatçılar,
İrlanda ve Portekiz'in daha önce kurtarma programına alındığına, İspanya'nın da kırıldı kırılacak bir durumda olduğuna ve Fransa'nın ise 1970'ten beri bütçesini denkleştiremediğine dikkat çekiyorlar. Böyle bir Avrupa'da para birliğini sürdürmek oldukça zor tabii.
"Peki o halde ne yapmalı?" sorusu hemen akla geliyor. Euro karşıtı iktisatçılara göre, Avrupa, euroyu bir kenara bırakıp, başarılı olduğu tek
pazar, gümrük birliği, serbest dolaşım ve ortak dış
politika konularına ağırlık vermeli. Dolayısıyla Avrupalı liderler saydığımız başarılı alanlar üzerine yeni bir plan yaparak işe başlamalı. Böylece yeni değerler üzerine bir Avrupa inşa edilmeli.
Bu euro karşıtlarına karşı euroyu kurtarmayı savunan iktisatçılar ise farklı formüller üretiyorlar. İktisatçı Jeffrey Sachs, Avrupa'da yaşanan bölgesel euro krizinin şimdi küresel bir krize dönüştüğünü, dolayısıyla euronun yaşatılması gerektiğini söylüyor. Ve euronun yaşaması için çıkış yolu olarak da güvenilir bir likidite otoritesinin kurulmasını öneriyor.
Ona göre, sıkışıklık anında para vereceğine inanılır bir merkez bankasına ihtiyaç var. Avrupa
Merkez Bankası bu konuda güven vermeli ya da IMF bu rolü üstlenmeli. Aksi takdirde piyasaların stresini ortadan kaldırmak mümkün olmayacak. Ama
Almanya bu konuda gevşek davranıyor.
Jeffrey Sachs'a göre,
Almanya Başbakanı
Angela Merkel bir konuda görüşlerini açıklarken, Almanya
Maliye Bakanı farklı konuşabiliyor. Alman
Merkez Bankası Bundesbank ve Alman parlamentosu Bundestag ise farklı tellerden çalıyorlar. Kısaca karşımızada çok sesli bir Almanya var.
Peki Almanya'nın amacı ne? Belki de Almanya'nın farklı bir stratejisi var. Çünkü, Avrupa sallanırken Almanlar, dünyanın en büyük araştırma departmanına sahip askeri,
sivil uçak,
silah ve helikopter üreten EADS'ın (European Aeronautic Defence&Space Co.) hisselerinin peşine düştüler. Özel
sektör firması Daimler AG'nin elinde olan yüzde 7.5 oranındaki hisseyi kaptırmamak için Alman devleti hemen harekete geçti ve bu hisseleri satın alıyor. Niye? Çünkü, EADS şirketi hızla büyüyor, Alman-
Fransız ortak kuruluşu olan bu şirket Çin'den Rusya'ya, Brezilya'dan Hindistan'a kadar silah ve
havacılık sanayi
üretim merkezleri kurdu ve küresel bir güce dönüştü. Dünyada
Amerikan havacılık ve silah sanayisine karşı
rekabet gücü olan tek şirket olarak biliniyor.
Kısaca, Avrupa euro endişesiyle sallanırken Almanlar silah ve havacılık şirketine yatırım yapıyorlar. Avrupa Para Birliği'ne üye olan diğer ülkeler borç krizinden nasıl kurtulacaklarını kara kara düşünürlerken, Almanya, stratejik şirket hissesini nasıl toplayacağının sevinçli telaşını yaşıyor.