Bir şartla!


Aslında medya, uzunca bir süredir terör haberlerini filtreliyor. Geniş şehit haberlerine, ailelerin iç yakan dramlarına, terörde hayatını yitirenlerin ibret verici öykülerine veda edeli çok oldu. Aynı biçimde, cenaze törenleri de eskisi gibi uzatılmıyor, görüntülerin altına hüzün müzikleri döşenmiyor. Öyle eskisi gibi, terör örgütüne ve taleplerine sempatiyle yaklaşanlar, televizyonlara konuk edilmiyor. Ekranlarda Sırrı Süreyya Önder'i görüyorsunuz ama Leyla Zana'ya hiç rastlamıyorsunuz. Artık... Şiddet ve isyan değil, itidal tavsiyeleri öne çıkıyor. Kemal Burkay konuk ediliyor. Sağduyulu aydınlar ülkenin yeni anayasa ihtiyacının altını çiziyor. Şiddet ve silahlı mücadele, açık bir dille ve samimi olarak lanetleniyor. ** Bir de şu var yani... 24 şehitle uyandığınız bir sabah, bugün bunu haber yapmayacağım diyemiyorsunuz. Haber dalga dalga yayılıyor, beş karış suratla ofisinize geliyor, iştahınız kaçıyorsa... O gün başkaca bir şeyle meşgul olamıyorsunuz. Olamazsınız da... Osmaniye'deki trafik kazasını mı haber yapacaksınız? Ya da ne bileyim, Boat Show Fuarı'nı mı? Bırakın 24 şehidi... 14 şehit verildiği günlerde de farklı bir ruh haliniz olmuyor. Böyle günlerde, karısını deşen adamın haberi bile önemini yitiriyor. Zira... Terör, sizi deşiyor. Böğrünüzde hançerle dolaşıyorsunuz. ** Kaç ülke... Her gün bu kadar evladını teröre veya iç savaşa ya da ne bileyim kahpe baskına kurban veriyor, bilmiyorum. Hayat, eğlensek de eğlenmesek de sürüyor zaten... Televizyon yayınlarını ağırlaştırabiliriz, ateş düşen şehit evlerinden canlı yayınlar da yapmayız. Epey bir süredir yapmıyoruz da zaten. Terör haberlerini, görüntüsüz iki satır haberle geçiştirebiliriz. Kendimizi seyircimize anlatamasak, küfür yesek de... Çözüm için yaparız bunu. Ve bunu... Gönül rahatlığıyla taahhüt ederiz. Bir şartla: Yeter ki, bitsin artık bu bela!

Haber Etiketleri:  
ÖNE ÇIKAN HABERLER