Mehmet Çetiner Bey internet üzerine bir şiir yazmış. Şiirin ismi "Net-Ölüm." İnternetin zararı Japonya'daki patlamadan daha tehlikeli görünüyor. Üç-dört sene önce bir film senaryosu okumuştum, deccalı anlatmış; sonunda da onun internet olduğunu söylüyordu. O zaman bana biraz abartılı gelmişti; ama şimdi bazı gelişmeler gözlerimizin dehşetle açılmasını sağlıyor... Son üç ayda internet sebebiyle boşanmaların evlenmelerden daha çok olduğu tespit edildi. Yaşını büyük gösterip internette çok tehlikeli çetleşmelere giren çocuklar var. Dokuz yaşında bu yüzden büluğa erenler var. Bazı babaların etekleri tutuşmuş vaziyette. Kızının/oğlunun internetine gizli şekilde girince meseleyi fark ediyorlar. Bir baba gece 01.30'dan sonra bütün yazılanları silmeye kalkınca tam o saatte, çocuğunun arkadaşlarının niye siliyorsun diye müdahale ettiklerine şâhit oluyor. Demek gecenin o saatinde uyumayıp çetleşenler var. Bir baba hiç olmadık şekilde koca koca adamların evini arayıp çocuğuyla görüşmeyi istemeleri karşısında, on yaşındaki çocuğunun bunlarla çetleşip evlerinin telefon numarasını kendilerine verdiğini anlıyor. Okula gidip sınıf öğretmenine, ben ne yapacağım diye dövünmeye başlıyor. Bazı okul idarecileri tedbir olarak velileri uyarıyor (aslında hepsinin uyarması lazım) hatta öğretmenlere de internetlik ödev vermeyin diye ihtarda bulunuyorlar. Biliyorsunuz ülkemiz yakın zamanda üç çocuğun ölümü ile çalkalandı. Kayseri'de bir buçuk yıl önce Ramazan Bayramı'nda şeker toplamak için evlerinden ayrıldıktan sonra kaybolan ikisi kardeş üç çocuğun cesedi Yozgat'ta toprağa gömülü halde bulundu. Komşu çocuklarını evine alıp hepsinin ağzını bağladıktan sonra ayrı ayrı odalara koyan 33 yaşındaki U.V.G. önce on yaşındaki T.'ye tecavüz edip öldürüyor. Küçük olan diğer iki küçük kardeşi de gördükleri için haber verirler diye boğarak öldürüyor. Sonra da cesetleri kiraladığı araba ile Yozgat'ın bir köyünün piknik alanına gömüyor. Daha sonraları da gidip orada piknikler yapıyor. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün özel talimatıyla 8 kişilik bir polis ekibi meseleyi çalışmaya başlıyor. İlk başta cinsel saldırı, pedofili ve çocuklara yönelik bir sapıklık üzerinde duruyorlar. Şüpheliler üzerinde dururken U.V.G.'nin çocuklara ilgisini tesbit ediyorlar. Zanlının Facebook profili dikkat çekici. Listesindeki '99 arkadaşından', 21'nin profilinde çocuk fotoğrafı var. Câninin 'Derbeder' lakabıyla açtığı sayfada çocukların fotoğrafları altında yorumlar görülüyor. Hem de bu yorumları üç masum çocuğu öldürdükten sonra yazmış. Mesela bir arkadaşının çocuklarının fotoğrafının altına 10 Ocak 2011'de "Gız vay gurban olduklarım vayyy maşşallah yedi bin kere..." yorumunu eklemiş. Başka bir çocuk fotoğrafı için "Gurban oldum... Seni yerim gız maşallah büyümüşsün gııızzzz" diye yazmış. Bütün bunlardan hareketle, titiz bir çalışma ile polisler cinayeti ortaya çıkarıyorlar... Ama bu olanlardan sonra başımızı ellerimizin arasına alıp derin derin düşünmemiz gerekiyor. Bu felâket, Japonya'daki reaktörün patlamasından ve yaydığı tesirli felâketten kat kat büyük. Şu anda U.V.G. gibi binlercesi internette serseri mayın gibi dolaşıyor. Çocuklar, gençler her an bunların tuzaklarına, kanlı pençelerine düşebilir. Herkes bilhassa ülkeyi idare eden büyük başlarımız ve beyinlerimiz buna bir çare bulmak için bir an önce harekete geçmelidir...