Geçen hafta
Fehmi Koru-Erhan Köknar fasıllarından birini daha Yeniköy'de Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün de aralarında bulunduğu bir toplulukla birlikte yaşadım.
Adnan Çoban yönetimindeki fasıl heyeti bu kez Hicaz'ı seçmişti.
Değerli solistler de fasıl sonrasında çeşitli eserleri yorumladılar.
Amir Ateş
Necip Fazıl Kısakürek'in unutulmaz "Canım
İstanbul" şiirini bestelemiş. "...
Eyüp öksüz,
Kadıköy süslü,
Moda kurumlu, Adada rüzgâr, uçan eteklerden sorumlu.
Her şafak Hisarlarda oklar çıkar yayından
Hâlâ çığlıklar gelir Topkapı Sarayı'ndan.
Ana gibi yar olmaz, İstanbul gibi diyar;
Güleni şöyle dursun, ağlayanı bahtiyar..."
Onu da bestecinin kendi yorumundan dinledik.
Bu faslın sonunda İstanbul Büyükşehir
Kültür AŞ yayınlarından olan "Padişah Bestekârlar"
albümüne sahip olmak imkânına kavuştum.
Bahtsız
padişahlar
Albüm 2'nci Bayezid'in "Neva Peşrev"ini, 4'üncü Murat'ın Bayati "Feth-i
Bağdat"ını, 1'inci Mahmut'un "Uşşak Peşrev"ini sazlardan dinliyorsunuz.
Sonra
Serdar Şengül 3'üncü Selim'in Şehnaz "Bir nev-civana dil müpteladır"ını ve Buselik "Bir pürcefa, hoş dilberdir"ini yorumluyor.
Albümde sırasıyla 2'nci Mahmut'un, Abdülaziz'in ve Vahdettin'in besteleri de yer almakta.
Son Padişah Vahdettin'in Ferahnak makamından bestelediği "Mamure yurtlarımızdan çıkan
siyah duman"ını dinlerken, zaferden zafere koçan dedelerinden sonra Osmanlı'nın bitişinin yapımcısı bu Padişah'ın bahtsızlığını düşünüyorsunuz.
Bestelerini dinlerken reformcu ve sanatkâr Padişah 3'üncü Selim'in, Kabakçı Mustafa ayaklanması sonunda katledilmesini düşünmeden edemiyorsunuz.
3'üncü Selim'in başlattığı reformları daha ileri taşıyan halefi 2'nci Mahmut'un Mısırlı İbrahim Paşa karşısındaki yenilgisini ve Kütahya'ya kadar uzanan istilanın Padişah'ı kahrettiğini, 54 yaşındayken
verem olduğunu ve bazılarına göre de kahrından öldüğü yorumlarını da hatırlıyorsunuz.
Gelenekselleşen ve 4'üncü yılına giren Fehmi Koru-Erhan Köknar fasılları, bu defa bu albüm dolayısıyla beni tarihin bu sayfalarına da sürükledi.