Kağıt üzerinde
Fenerbahçe için kolay gibi görünen bir maçtı. Aslında öyle de oldu. Dün gecenin tek sıkıntısı Fenerbahçe'nin ikinci golü geç bulmasıydı. Maçın ilk yarısında şayet ikinci golü bulsalardı muhtemelen farka gidebilirlerdi.
Lugano ve Santos'un olmaması
savunma anlamında problem yaşatır mı diye düşündük ama ne sıkıntı yaşadılar ne de
Konyaspor'un ofansif anlamda sorun yaratacak bir gücü vardı.
Emre Belözoğlu çok iyi oynadı.
Niang da öyle. İlk golde Emre'nin soldan kopartıp getirip Niang'a vermesi Fenerbahçe'ye golü getirdi.
Aslında aynı Niang, hatta Stoch, ilk yarıda farkı getirecek çok önemli pozisyonları da buldular. Ama olmadı.
Konyaspor, belki iyi mücadele etti; belki diri oyunculardan kurulu ama hücum anlamında hiçbir üretkenlikleri yok. Zaten sıralamadaki yerlerinden ve attığı gollerden de durumları belli.
YILDIRIM ÇOK BAŞARILIYDI
İkinci yarıda da maç tümüyle Fenerbahçe'nin inisiyatifine geçti ve hayatı boyunca süper yedek olarak anılan Semih'in golü; hem Fenerbahçe'yi rahatlattı, hem de
şampiyonluk yarışında futbolda zaman zaman gördüğümüz sürprize meydan vermedi.
Fenerbahçe ve
Trabzonspor için artık her maç
final havasında geçiyor. Öyle de geçecek. Kim hata yaparsa çok şey kaybedecek. Emre'nin sakatlığı ne durumda bilemiyoruz. Fenerbahçe için esas zorluk
Cuma günü oynayacağı
Galatasaray derbisi...
Kavganın dizboyu olduğu bir haftayı geride bıraktık. Hakemler çok suçlandı. Çok da tartışıldılar ama dün gece Bülent
Yıldırım, belki de son haftaların en başarılı maçının yönetti. Ne Fenerbahçe, ne Konyaspor ve hatta; ne de Trabzonspor'u rahatsız edecek en ufak bir kararı olmadı.