Tunus, Fas, Mısır, Bahreyn ve Ortadoğu’da halkın sesini yükselttiği sondan önceki ülke Libya. Halkın protestolarına karşı “Ölürüm de gitmem, ben savaşıyorum, gerekirse şehit olurum’’ diyerek TV’ye çıkan Libya Lideri Muammer Kaddafi, protestocular üzerine uçak göndererek gözdağı vermeye ve koltuğu korumaya çalışıyor. Kaddafi'ye bağlı güçlerle protestocular arasındaki çatışmaların ortasında kalan yabancılar ise, ülkeden ayrılmaya çalışıyor. Libya'ya iki feribot gönderen ve iki feribot daha yollamayı kararlaştıran Türkiye'nin yanı sıra birçok ülke, vatandaşlarını tahliye edebilmek için harekete geçti. Dikkatlerden kaçmayan ise İDO gemilerinin bu tahliye için kullanılmasıydı. İDO (İstanbul Deniz Otobüsleri A.Ş) ‘nin gemilerinin anında Libya’daki 25 bin Tür vatandaşı için seferber edil(ebil)mesi hükümetin inisiyatifini ve bu konudaki kararlılığıyla birlikte samimiyetini de ortaya koyuyor. İDO gemilerine sadece bir firkateynin eşlik etmesi ise düşündürücü. Her yıl Meclis’de yapılan bütçe görüşmelerinde Savunma Bakanlığı bütçesi sorgusuz-sualsiz geçer ve (rakam telaffuz etmeye gerek yok) onaylanır. TSK’ya bağlı olan Deniz Kuvvetleri de bu bütçeden pay alır. Ve dünyanın büyük ordularından olan gözbebeğimiz, baş tacımız için hem iktidarın hem de halkımızın yapmadığı ve yapamayacağı fedakarlığın sınırlarını kelimelerle anlatmak zor. Libya’daki zor durumda kalan Türk vatandaşlarının tahliyesi için, Deniz Kuvvetleri’nin gemilerinin (http://www.dzkk.tsk.tr/turkce/PLATFORMLAR.php?strAnaFrame=platformlar&strIFrame=gemiler) olması gerektiğini en sıradan vatandaş bile konuşur durumda. Zincirleme reaksiyona sebep olan sorulardan bazıları şöyle. Neden Tahliyeler için donamanın gemileri devreye girmedi, TSK yeterli hızda gemiye sahip mi değil, ya da bir anda binlerce kişiyi taşıyacak geniş gemimiz mi yok? Peki ya, Deniz Kuvvetleri’nin çıkarma gemileri bu konuda nasıl bir rol oynaya bilir ? Sorulara cevap olarak kimse kalkıp ta; Ergenekon ve Balyoz darbe iddiasıyla içeri alınan komutanlardan dolayı TSK zafiyet içinde demeye getirmesin. Çünkü Silivri’ye gidenler ne gemiler ne de gemi kaptanları! Önemli olan, Libya’daki Türk vatandaşlarının tahliyesinde Deniz Kuvvetleri’nin (http://www.dzkk.tsk.tr/turkce/PLATFORMLAR.php?strAnaFrame=platformlar&strIFrame=gemiler) nasıl bir katkı sağladığı veya nasıl bir duruş sergilediğidir. Kamuoyu bu soruların cevabını haklı olarak bekliyor. İstanbul Deniz Otobüsleri A.Ş gemileri bu zor günde, İstanbul’un şehir trafiğinin dışına çıkarak böyle zorlu bir sefere çıkması ayrıca takdire şayan bir hareket. Peki, olağanüstü zamanlarda asli görevleri bu olan Türk Deniz Kuvvetleri’nin tahliye gemileri nerede? Türk Deniz Kuvvetleri, Türk halkına bir açıklama yapmak zorunda. [email protected]