Ömür boyu Başkan
Hüsnü Mübarek, yeni bir hükümet kurdu, askeri
kent sokaklarına saldı, El Cezire yayınlarına da
yasak getirdi.
Mübarek’in yeni başbakanı
Ömer Süleyman,1993 yılından bu yana istihbaratın başındaki adam. Süleyman, George
Bush döneminde, CIA’in
terör zanlılarını, dünyanın dört bir köşesinden toparlayıp “sorgulansın” diye Mısır’a yollayarak falakasına teslim ettiği adam. Bush ve adamları, Süleyman için “Mübarek sonrası Mısır’ı yönetecek adamımız” diye söz ederdi.
Bu arada, Muhalefetin önderi
Nobel ödüllü, Uluslararası Atom
Enerji Ajansı eski başkanı,
Muhammed el Baradey,
Müslüman Kardeşler’in de desteğini aldı arkasına.
Müslüman Kardeşler, Batılıların dudağını uçuklatan bir kuruluş. Batılı uzmanlara (!) göre
örgüt, Mısır’ı
İran ya da Afganistan’a dönüştürecek eğer iktidara gelirse.
Bu varsayımlar tümüyle saçma, tümüyle yanlış.
Müslüman Kardeşler 1928 yılında, Hasan el-Benna’nın kurduğu bir örgüt. “Çağdaş bir
İslam toplumu kurulabilmesi için Kur’an ve Sünnet’in kılavuzluğunda yol alan, siyasi, kültürel ve
ekonomik çalışmalar yapan bir kuruluş” olarak tanımlanıyor uzmanlarca.
İlk kurulduğu yıllarda şiddete başvurduğu doğrudur. Aslına bakarsanız, ABD, Müslüman Kardeşler’in şiddete yatkın olmalarından epeyce yararlanmış, ABD çıkarlarını tehdit eden, Mısır’da Nasır, İran’da da Musaddık’a karşı kullanmıştır. (Bknz. Şeytan’ın
Oyunu (Devil’s Game) Robert Dreyfuss) Hatta el-Benna’nın damadı Said
Ramazan, aylarca ABD’de kalarak CIA tarafından eğitilmiştir de.
Ne var ki, bugün, Müslüman Kardeşler, şiddeti tümüyle reddederek, iktidara
seçim yoluyla gelmeyi savunuyor.
Usame bin Ladin ve Ayman Zavahiri gibi
El-Kaide' class='textetiket' title='El Kaide haberleri'>El Kaide önderleri, Müslüman Kardeşler’i her fırsatta yerden yere vurarak, demokrasiyi benimsemiş olmalarını çok ağır bir dille eleştiriyor. İskenderiye’deki kilise bombalanması ve 23 kişinin ölümüne karşı çıkan, yüz binleri sokağa dökerek bu cinayeti
protesto edenler Müslüman Kardeşler’di.
Mübarek sonrası Mısır’da Müslüman Kardeşler’e çok önemli bir görev düşüyor. Özgür, demokratik seçimlere ülkeyi taşıyacak bir hükümetin kurulabilmesi bu örgütün desteği olmaksızın sağlanamaz. Obama’nın Müslüman Kardeşler’e vereceği
destek, Mısır’da demokrasinin sağlam temeller üzerine kurulmasını sağlayacaktır.
THY ve Curioz
Çocuk Kulübü
Bu, dünyada bir ilk. Yani bir
havayolu çocukları adam yerine koyuyor, onları özel olarak ağırlıyor, ayrı kontuarlar açıyor, onlar için
dergi çıkarıyor, internet sayfası hazırlıyor, oyun alanları sunuyor.
Bu kadar sevimli ve iç ısıtan bir pazarlama yöntemini kim düşünmüş ve uygulamaya koymuşsa aferin ona. THY, inanın bana, uzak ara dünyanın en başarılı yönetilen ve de en güvenli, en keyifli
yolculuk yapmanızı sağlayan hava yolu. İnanın bana diyorum çünkü her hafta THY ile bir yerlere uçuyorum. Ve en rahat bizim
uçakların koltuklarında uyuyorum. Teşekkürler
Temel Bey.
Geçmişte bir hava yolculuğu
Yıl 1930. Panayırda bir
pilot takoz uçağıyla ikişer ikişer yolcuları uçuruyormuş. Yaşlı bir karı koca gelmiş pilotun yanına:
“Kaça uçuracaksın bizi?”
“İkinizi üç dakikalığına 10 dolara...”
“Çok pahalı be!”
“Peki. Eğer üç dakika hiç ses çıkarmadan uçarsanız benimle para almam. Gıkınız çıkarsa 10 kağıdınızı alırım.”
Kabul etmiş adamcağız. Uçak havalanmış. Ve üç dakika sonra inmiş. Pilot adama dönmüş:
“Valla
tebrik ederim. Hiç ses çıkarmadınız...”
“ Kendimi zor tuttum. Takla atarken uçak, karım yanımdan fırlayıp boşluğa uçtuğunda az daha bağıracaktım!”
(Kamber Bey’e teşekkürler)