WIKILEAKS’TE BİR SONRAKİ HAMLE


Ortaya çıkan Wikileaks raporları uluslar arası derin güçlerin son 10 yılı nasıl dizayn etmeye çalıştığını ama bunda başarılı olamadığını da ortaya koydu. Bu mücadele bitecek mi ? Hayır. Çünkü son 10 yılda gerek Türkiye gerekse Ortadoğu çok çalkantılı ve kanlı süreçlerden geçti. 11 Eylül ile başlayan bu derin operasyon, en çok Türkiye’nin çevresinde döndü. Doğal olarak bundan en çok etkilenen ülkelerden biri de Türkiye oldu. Fakat derin operasyonun Türkiye ile ilgili asıl düğmeye bastığı nokta Mart 2003 oldu. TBMM’den geçmeyen ABD tezkeresi, Türkiye’yi bugün hala boğuştuğu o derin planların sürecine soktu. Aslında iki yüz yıldır sahnede olan derin yapı, o tarihte daha yeni iktidara gelmiş Ak Parti için harekete geçti. Wikileaks raporlarının Türkiye’ye bakan boyutu; Ak Parti iktidarını devirmek için 2003’ten bu yana yürütülen sistematik çalışmaların aslında dışa vurumundan başka bir şey değil. Bu derin yapının üzerimizde oynadığı oyunları artık çok iyi bildiğimizden, belki de Wikileaks’te ortaya çıkan yazışmaların asıl maksadını ilk çözen ülke Türkiye oldu. Ortadoğu’yu yeniden şekillendirme planları da Türkiye ile irtibatsız değil. Bugün Türkiye’ye rağmen bu bölgede kimse bir takım dizaynlar yapamaz. ABD’de Bush’tan sonra şu anki Obama yönetimi de derin yapının planlarına ters politikalar izliyor. Özellikle Dışişleri Bakanı Hillary Clinton’un hedef alınması boşuna değil. Eşi olan ABD Başkanı Bill Clinton dönemi de “derin ABD”nin emellerini gerçekleştiremediği bir dönemdi. Bill Clinton döneminde ABD tam bir barış güvercini misyonu üstlendi. Silahlar patlamadı, kan akmadı, insanlar ölmedi. ABD bahaneler üreterek sağı solu işgale yeltenmedi. “Derin ABD” istediğini elde edemedi. Ortadoğu’da rahat hareket alanı varken ABD’nin başındaki Bill Clinton işi bozdu, başkan değişip Bush gelince de Türkiye’deki iktidar derin yapının işine taş koydu. Şimdi ABD’de Obama yönetimi, Türkiye’de ise Tayyip Erdoğan iktidarıyla bu “derin global yapı” iki taraflı açmazda. Bugünkü Wikileaks meselesi, aslında işte bu derin yapının eski bir kuyruk acısı. Onun için yaşadığımız süreç; global Ergenekon’un resmen devreye girmesidir. Türkiye’deki Ak Parti iktidarının devrilmesi, global Ergenekon’un gerçekleştirmek istediği en önemli hedeflerden biri. Bunun gibi; mevcut ABD yönetiminin de itibarsız ve güvenilmez bir pozisyona düşürülmesi önemli bir amaç. Ortaya çıkan notların ABD yönetimini zor durumda bıraktığı bir gerçek. Bunun yanında bize bakan yönüyle Türkiye’nin seçime giderken ilginç bir şekilde derin global hamleyle karşı karşıya bırakılmak istenmesi dikkat çekici. Eskimiş dedikoduların diplomatik hüviyete bürünmüş olarak gündeme gelmesi ve bunları dillendiren ulusalcı güruhun yeniden bu dedikoduların üzerine atlamaları, hedeflenenin ne olduğunu açıklamak için yeterli. Wikileaks’in amacı 7 ay sonra gidilecek bir seçime kadar doğruluğu ispatlanmamış söylentileri yeniden ısıtıp gündeme getirmek gibi gözüküyor. Bugüne kadar istediğini elde edemeyen derin yapı, eski defterleri açıp bu kez uluslar arası gürültü kopararak bir hamle yapmaya çalışıyor. Şimdilik; yolsuzluk, akçeli işler, özel hayat gibi Ak Parti’ye oy veren kesimin hassas olacağını düşündüğü kozları kullandı ama bir şey tutturamadı. Ortada tek bir belgesi olmayan iddialar ters tepti. Bu yoklamadan istediğini elde edemeyen global Ergenekon, yeni bir atağa hazırlanıyor. Türkiye global Ergenekon’un ilk taarruzunda adresi İsrail olarak gösterdi. Niçin İsrail ile ilgili belge çıkmadığı soruldu, Wikileaks belgelerinin İsrail’in lehine göründüğü söylendi. Bu ifadelerle; 11 Eylül ve ardından 1 Mart tezkeresinden sonra yaşananların kumandasını elinde bulunduran “derin ABD” işaret edildi. Ulusal ve global Ergenekon şimdi Ak Parti iktidarını kendi işaret ettiği yerden vurmaya çalışacak. Wikileaks’te İsrail ile ilgili yaklaşık 10 bin belge olduğu ifade ediliyor. Ak Parti’ye oy verecek kesimin; yolsuzluk ve özel hayat gibi hassas olduğu bir başka çok önemli unsur da İsrail’dir. Wikileaks’ten Türkiye ile ilgili gelecek yeni salvonun adı muhtemelen İsrail olacak. Böylece hem İsrail ile ilgili belge yayınlanmış olacak, hem de bu belgelerle Türkiye’deki iktidar vurulmaya çalışılacak. Ak Parti-İsrail ilişkileri ve Büyük Ortadoğu Projesi gibi konuların yanında, ABD’li diplomatların Türkiye-İsrail ilişkilerinin aslında hiç de kamuoyuna yansıdığı gibi olmadığını ifade ettikleri notlar, Türkiye’deki iktidarın kamuoyunda bilinenin aksine İsrail ile perde arkasında iyi ilişkileri olduğu yönünde bilgiler şimdi Wikileaks şapkasından çıkabilir. Ve Ak Partiyle ilgili yolsuzluk, özel hayat gibi iddiaların yanında İsrail ile kamera önünde farklı, kamera arkasında farklı görüntü verildiği söylentisi kamuoyunun gündemine sokulmaya çalışılabilir. Başbakan oyunu gördü onun için her fırsatta İsrail’i işaret edip Wikileaks’ten İsrail’i sorumlu tutuyor. Yarın bir gün İsrail ile ilgili başka söylentiler ortaya çıkarsa “zaten bunlardan her şey beklenir” düşüncesinin toplumda hakim olmasını istiyor. İsviçre’deki banka hesapları dedikodusuna CHP balıklama atladı, MHP temkinli yaklaştı. İsrail iddiaları gündeme gelirse MHP’nın bu temkinli tavrı, CHP’nin şimdi yaptığı gibi “hesap ver” moduna döner mi bilinmez ? Bunlar daha önce yaşandı. Hiç şüpheniz olmasın ki; seçime doğru son bir hamleyle bu kez hem ulusal hem global Ergenekon, Ak Parti’yi devirmek için elinden ne gelirse yapacaktır. Dalganın büyüğüne hazır olmakla birlikte, her zamankinden daha fazla sağduyuyu elden bırakmamakta da fayda var. “Derin ABD” ya da diğer bir ifadeyle Global Ergenekon’da bu kuyruk acısı var olduğu sürece boş durmayacaktır. [email protected]
<< Önceki Haber WIKILEAKS’TE BİR SONRAKİ HAMLE Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER