Wikileaks'ten sızan bilgilerin yorumlanmasını "paparazzi
köşe yazarı" arkadaşlara bırakıp gelecekte
Türkiye siyasetini etkileyecek daha önemli konulara dalayım diyorum.
Olayı Milliyet'in haberinden öğrendim.
İzmir CHP İl Başkanı
Rıfat Nalbantoğlu Özel İdare'ye ait Balçova Termal Tesisleri'nde
İstanbul İlim Yayma Vakfı'nın düzenlendiği Risale-i Nur'un
Doğuş ve Neşir Yılları
Bediüzzaman Sergisi'ne karşı çıkmış.
Gerekçe:
Balçova Termal Tesisleri'nin Özel İdare tarafından kiralanması amaçlarına aykırı olmak!
Hemen
Vali'ye gitmişler. Vali de şöyle bir
yanıt vermiş:
Orası bir ticarethanedir. İsteyen kiralar,
sözleşme gereklerine uydukları sürece de sorun yoktur!
CHP İl Teşkilatı'nın yanıtı:
Biz Özel İdare'ye ait yerlerin ticarethane olduğunu düşünmüyoruz!
Bu kafayla CHP bırakın 2011'i 2111 yılında bile iktidara gelemez.
Hangi kafayla!
Yasakçı, demode, eskiye ait şemalarla düşünüp dine ait her şeyi engellemeye çalışan kafayla!
Yasalara uygun çalışan "
misyoner" nitelikleri olan bir
vakıf yasal çerçevede İl Özel İdaresi'ne ait bir tesis kiralıyor. Bir etkinlik düzenliyor. Burada sakıncalı olan ne?
Din ve devler işleri mi ayrıştırılamadı?
Özel İdare'ye ait sosyal tesisler de mi kamusal alan sayılıp "
türban giremez" kapsamında değerlendirildi?
Ne oldu da neye karşı çıkıyorsunuz?
Yoksa birtakım insanların sizden daha örgütlü bir şekilde inandıkları konuları yaymalarından mı rahatsız oldunuz?
O zaman yapacağınız bir toplantı da sizin düzenleyip Özel İdare'ye başvurmanız. Eğer Özel İdare yönetimi Balçova'daki tesislerde sizin toplantınıza yer vermez, zorluk çıkarırsa işte o zaman ortalığı ayağa kaldırırsınız.
Gerisi CHP'yi "öcü" olarak göstermekten başka bir işe yaramıyor. Haksız mıyım Sayın Kılıçdaroğlu?
Wikileaks'ten öğrenilenler (2)
Wikileaks belgelerinin açıklanmasıyla ortaya çıkan en önemli olgu ABD elçiliklerinin bulundukları ülkelerde birer halkla ilişkiler elemanı gibi çalışmaları, hükümetteki bakanları yakın markaja alıp onları sürekli bilgilendirmeleri ve de spin (evirmece çevirmece) doktorluğunu mükemmel bir şekilde yapmaları.
Buradan geleceğe yönelik iki sonuç çıkarabiliriz. İlki diplomatlarımızı yetiştirirken mutlaka iyi birer de
iletişimci olarak yetiştirmeliyiz. Hükümetteki bakanlara iletişim, ikna ve çağdaş halkla ilişkileri eğitimleri vermeliyiz!
Çekirgelik
"İnsan aklın sınırlarını zorlamadıkça hiçbir şeye erişemez." Albert
Einstein