Buna da şükür deme zamanı


Büyük takımların özellikle çok aşağılanmaya başladıkları dönemlerde çarpıcı silkinişleri olur. Açıkçası Kayseri deplasmanında Galatasaray'dan böyle bir tepki bekleyenler az değildi. Ancak zor dönemlerde hakem engelini aşmak da kolay olmayabiliyor. Açıkçası büyüklerin düşüş dönemlerinde hakem hataları da onların belini kıran etkenler arasında önemli bir yer tutabiliyor. Manisaspor maçının daha 8.dakikasındaki penaltının verilmeyişinin Galatasaray'a nelere malolduğu ortada. Kayserispor karşılaşmasının başında denilebilecek bir bölümde de Elano'nun ayağına basılmasıyla oluşan ihlalin penaltı olduğunu hakem yorumcularından okuyup dinlemiş olabilirsiniz... Hatta ikinci yarıda yine Elano'nun serbest atışında topun barajda kesiliş şekline de penaltı diyenler çıkacaktır... Elbette ki Galatasaray adına en kahredici olay, Elano'nun 5 metreden topu ağlara yuvarlayamayışıydı. Evet, Brezilyaoyuncu Hagi'nin güvenini boşa çıkarmak istemezmiş gibi biraz kıpırdandı ama 'Bu adam nesiyle Brezilya milli takımında oynamış' dedirtecek yetersizlikleri daha baskındı. Buna bir de Kewell ve Pino'nun futbol dillerinin birbirine pek uymayışı eklendiğinde Cim Bom hücumda etkisiz kaldı. Evsahibinin puan cetvelindeki yerini hakettiğini gösteren daha güvenli ve ne yaptığını bilen bir futbolu vardı ama belirgin bir üstünlüğü de sözkonusu değildi. Hakan'nın sakinlik maskesiyle gizlemeye çalıştığı yetersizliği bu kez Ayhan'ı çıldırttı. Kalelerindeki hiçbir tehlikeli pozisyonda ortalıkta görünmediği yetmiyormuş gibi H.Balta'nın bir de çok kolay uzaklaştırılabilecek pozisyonun devamına yol açmasına karşı Ayhan'ın tepkisi çok haklıydı. Ben olsam fazlasını da yapardım! Takım can alıp verirken H.Balta 'Issız Adam'ı oynuyor! Onun bu hali Cim Bom'un bu sezon çektiği sıkıntıda önemli bir paya sahip. Hagi'nin bunu görmesi de uzun sürmez. İkinci yarının başında Barış'ın direkten dönen vuruşu ciddi bir talihsizlikti. Sonrasında Hagi'nin çılgınca hamlelerini gördük. Yürüyecek hali olmayan Kewell'ın maçın tamamında sahada kalışı, en erken çıkanın Sabri oluşu bize pek doğru görünmedi. Sabri milli maç yorgunuydu ama Kewell'dan çok daha diriydi. Biraz 'saha içi dinlenme' ile yararlı olabilirdi. Emre Çolak doğal değişiklikti ama Pino'nun çıkarılması anlamsızdı, Aydın çaresizlik gibi göründü. Ancak bunlar kazanma adına yapıldığı için Hagi'nin cesaret gösterisi olarak da değerlendirilebilirdi. Galatasaray bu sezon öyle kolay yenilen bir takım haline geldi ki zirve yarışındaki rakibinden aldığı puan başarı olarak kabul edilmeli. Aslında evsahibi renkdaşı maçı kazanabilecek pozisyonları da buldu ama bunları değerlendirebilecek kadar becerikli değildi. Ali Turan'ın gelişinden bu yana en etkili maçını oynayışı karşılaşmanın ilginç yanlarından biriydi. Ufuk da Santana'nın bomboş durumdaki vuruşunu kurtararak 1 puanda pay sahibi oldu. Ancak sadece iki yıl önce çoğunun adlarını bile bilmediğimiz oyuncularıyla bu noktaya gelebilen, Serdar Kesimal ve Furkan gibi çok önemli iki gencinden yoksun evsahibinin hakkını da yemeyelim
<< Önceki Haber Buna da şükür deme zamanı Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:  
ÖNE ÇIKAN HABERLER