Devlet Bahçeli de twitter dünyasına katıldı. Aman ne katılma... Dün 13.00 itibarıyla 18 tweet'i (yani mesajı) var. Abdullah Gül, Tayyip Erdoğan, Kemal Kılıçdaroğlu, Numan Kurtulmuş, Gürsel Tekin gibi siyasetçilerden sonra Devlet Bahçeli, bu sosyal paylaşım sitesinden iletişim kuran veya kurmaya çalışan son siyasetçi... Bu konuda en başarılısı, kuşkusuz Cumhurbaşkanı Gül... Diğer siyasetçiler, ya kendileriyle ilgili haberlere link veriyor ya da programları hakkında bilgi... Kılıçdaroğlu ise biteviye siyasi mesaj yazıyor. 140 karaktere sığmayınca da bunu 5-6 parçaya bölüyor. Demeç gibi bir şey... Devlet Bahçeli de aynı yoldan gidiyor. Fakat ilk mesajlarıyla twitter alemini altüst etti. Kimse de saygısından "Sen ne diyon yaw" demedi. 10 Kasım'da ilk mesajı şu oldu: - Çağın teknolojik gelişimine uyarak düşüncelerimi sizlerle paylaşmak için açtığım TWITTER sayfasına hoş geldiniz. Sevgi ve Saygılarımla. Hemen ardından, aynı gün arka arkaya mesajlar geldi. Sırasıyla bakalım: - 2023 Yükselen Ülke: TÜRKİYE hedefine varmak için 24. 25. ve 26. yasama dönemlerini kapsayan 12 yıllık tek başına MHP iktidarına var mısınız? - Görüşlerimin temelinde "Önce ülkem ve milletim, sonra partim ve ben" ilkesi olacaktır. - Twitter ailesine katılımım yaklaşık 7 saat oldu. Alaka çok yüksek. Anlaşılıyor ki bu aile beni benimsedi. Biliniz ki her kelime bana aittir. Buraya kadar temel bir sorun görünmüyordu... Isınma mesajları bitince, herkesi şaşırtan şu mesajlar başladı: - Bir yazın yanına üç sıfır ekleyin. Sıfırlardan birisi zeka ve kabiliyet, diğeri bilgi ve eğitim, sonuncusu birikim ve tecrübe olsun. - Bulduğunuz 1000 sayısından biri silerseniz kalan üç sıfırdır. Bir anlam ifade ediyor mu? Hayır. Öyleyse bir (1) size göre ne olmalıdır? Bahçeli'nin diliyle twitter ailesi, bu mesajlarla şoke oldu. "Bu Bahçeli, gerçekten MHP lideri Devlet Bahçeli mi, yoksa uydurma bir hesaptan birileri bizi işletiyor mu" geyiği başladı. Ankara muhabirleri MHP Genel Merkezi'ne sordu, teyit etti. Mesajları yazan Devlet Bahçeli'nin ta kendisiydi. Peki, bu Emrehan Halıcı'nın bilmecelerine bile rahmet okutan mesajlar da neyin nesiydi? Twitter alemi bir süre suskunluğa gömüldü. Bahçeli ise ertesi gün bilmeceleri bırakıp siyasi mesajlarla devam etti. Fakat sorduğu bilmeceye cevap vermedi. O gün bugündür twitter ailesi "Bir (1) size göre ne olmalıdır" sorusunun cevabını düşünüyor. Medet ya Bahçeli! Küskünler partisi yolda MHP'li Cihan Paçacı, Vatan'a "AKP içindeki milliyetçi vekiller rahatsız. Kendilerine 'kapımız açık' çağrısı yaptık. Olumlu cevaplar alıyoruz. En az 40 arkadaşımız var, diyebilirim" buyurmuş. Olabilir. Fakat bu, olsa olsa AK Parti'den rahatsız olanlar değil de 7 ay sonra yapılacak seçimde aday gösterilmeyecek vekiller olabilir. Meclis, her seçimde yüzde 60-70 yenilenir. Ve aşağı yukarı her seçimde listelerde yer bulamayan veya seçilemeyecek sıralara konulan "küskünler" harekete geçerler. Seçim "erken seçim" ise, bunu iptal ettirmeye çalışırlar, değilse seçilebilecekleri partilere geçerek mevcut partilerini zayıflatmaya çalışırlar. Yakında, BDP de çıkıp "AK Parti içindeki Kürt kökenli vekiller rahatsız" derse, şaşırmayın. Zira 70 kadar Kürt kökenli vekil var... İnternet özürlü tek millet biz değiliz Önce Erdal Şafak, New York'un göbeğinden iki gün boyunca gazetesine yazı gönderememekten yakındı. Ardından Fehmi Koru, Londra'da iki oteldeki internet erişimi macerasını anlattı. Londra'da Fehmi Koru ile aynı otelde konakladık. Otelin günlük 25 Pound'luk (65 TL) "ağır" internetini boşverip cepten bağlanmayı denedik. Otelin "business center"ından Vatan Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni İsmail Yuvacan'la haber ve fotoğrafları gazetemize geçmeye çalıştık. 10 dakika sonra ilk SMS geldi, "Fatura kesim tarihinizden itibaren yurtdışındaki data kullanımınız 20 MB'yi aşmıştır. Data kullanım ücretiniz 210 TL'ye ulaşmıştır." 10 dakika sonra ikinci mesaj, "Data kullanımınız 50 MB'yi aşmıştır. Data kullanım ücretiniz 315 TL'ye ulaşmıştır." Sorunun özü şu: Tüm dünyada, sokağa çıktığınız andan itibaren internet erişimi bir kâbus halini alıyor. Kabul edelim, Türkiye'de GSM operatörlerinin 3G hizmeti çok başarılı. Aşağı yukarı sorunsuz ve süratli çalışıyor. Fakat yurtdışında "roaming" yani uluslararası dolaşıma bile girseniz, verim alamıyorsunuz. Otellerde internet, fahiş fiyata bir nimet gibi sunuluyor. Hangi kafede bedava internet var diye arıyor, bulamıyorsunuz. Birkaç ay önce, Paris'e yaklaşık 100 km mesafedeki Provins'de, ücretsiz interneti olduğunu alışveriş yaptıktan sonra keşfettiğimiz McDonalds'da saatlerce kaldığımızı hatırlıyorum. TTNET'in "iPass" diye bir uygulaması var. Global bir internet paylaşım programı... Aylık sabit bir ücret ödeyerek tüm dünyada anlaşmalı şirketlerin wireless internetinden sınırsız yararlanabiliyorsunuz. Kimi zaman başarılı oluyor, kimi zaman ağır bir internetle yüzleşiyorsunuz. Kimsenin suçu yok. Sorun, bu konuda hâlâ global bir çözüm üretilememesi... En azından oteller bunu esnetebilir, zira sitesinde "free internet" yazan otel, otomatikman tercih nedeni... GSM operatörleri de internet ücretlerini global partnerleriyle anlaşarak düşürmeye çalışabilirler.