Bir milyondan biraz fazla nüfusu olan bir
Alman şehri Köln. Burada da yüz bine yakın Türk yaşıyor. Bizde 15–25
Ekim arasında gerçekleştirilen kitap
fuarı için buradayız.
Avrupa’nın her tarafından ve özellikle de
Almanya içinden yüz bine yakın
katılımcıya ev sahipliği yaptı kitap fuarı.
İstanbul merkezli 70-75 farklı yayınevinin 15,000-20,000 farklı eserle katıldığı ve standlarını açtığı dev bir organizasyon dersem inanın abartmış olmam. Fuara edebiyat dünyasının tanınmış isimleri, şairler, yazarlar da katıldı ve Avrupa’daki Türk izleri olan gurbetçi okuyucularla buluştu.
Son dönemde yayınlanan kitapların neredeyse hepsini de edinebilmek olası bu fuardan. Almanca yazılmış
İslam dinini anlatan kitaplara da rağbet oldukça fazla.
Diyanet İşleri Türk İslam Birliği'nin (
DİTİB) kitap standında
Eyüp Yılmaz’dan yayınlar hakkında bilgi alıyoruz.
Hayat Yayıncılıktan Hayati Bayrak ve kardeşlerinin de orada olduğunu ve can siperane çalıştıklarını da söylemeliyim…
Katılımcıların, adeta bir
açlık ve
susuzluk boyutunda, eğitici, milli ve dini kitaplara yöneldiklerini görüyorum.
Kitap fuarındaki katılımcıların büyük bir çoğunluğu ise gençler ile lisede ve üniversitelerde okuyan öğrenciler.
Köln
Kitap Fuarı’ndaki her bir standın başında, bir yazarın kitaplarını imzalarken ve okuyucuları ile sohbetler yaparken görüyoruz. Dr. Sevim Asımgil, Sema Maraşlı, Nurdan Damla, Aysal
Aytaç ve Mehmet Ali Bulut da benim hemen bir çırpıda sayabileceğim isimler…
376 Sabih’i, Haber Türk TV’de Balçiçek Pamir’in programında tam anlamıyla madara eden Demokrat
Yargı Derneği Eş başkanı Doç
Osman Can da, fuarda kitaplarını imzalamak için gelenler arasında. Can güvenliği ile ilgili tehditler almasına rağmen onun da kitap fuarına katılması ayrı bir güzellik, ayrı bir etkinlik.
Prof.
İskender Pala ve Prof.
Doğu Ergil de kitap fuarının önemli konuklarından. Prof. Pala’nın alabildiğine nezaketli ve candan sohbeti / konferansı, can kulağıyla dinlenilmesi gereken
tatlı bir söyleşiydi. En son yazdığı ve
İran ile
Anadolu arasında mekik dokuduğu tarihi romanla ilgili, en az 70 farklı e
seri okuyarak kaleme aldığı ‘Şah & Sultan’ kitabı da bir nefeste okunulacak bir çalışma. Reha Çamuroğlu’nun kitaplarını da önemli bir referans olarak öneren ve okunulmasını
tavsiye eden İskender Pala, yazdığı kitapta, Anadolu
Aleviliğinin ne kadar önemli olduğunu, bir sünninin de oğluna İsmail, Hasan ve Hüseyin isimlerini vermesinin gerekliliğini, aynı Alevi birisinin de çocuğuna
Yavuz adını koymasının gerekliliği gibi konuları anlatıyor ve anlattıkça da alevi-sünni ortak noktalarının binlerce olduğunu, dinleyen herkesin hafızasına adeta nakşediyor. Kısacası ‘Şah & Sultan’ da bir an önce okunması gereken çok önemli bir eser…
Prof. Doğu Ergil de fuarda ‘100 Soruda
Fethullah Gülen Hareketi’ adlı kitabını imzalıyordu. Ele aldığı konulardaki net yaklaşımı, akademisyen zarafeti, seri ve planlı düşünme yeteneği ve hayatının her anından dolu dolu lezzet alma yaklaşımı, onu diğer akademisyenlerden ayıran en önemli özelliklerinden bazıları. Gittiği her yerde 3,5 yaşındaki kızından mutlulukla söz etmesi ve onu özlediğini vurgulaması da çok ayrı ve anlamlı bir diğer özellik / güzellik olarak aklımda kalan bir ayrıntı.
Ülke TV’de ‘Sıra Dışı’ programının kaptanı Turgay Güler de hem konferans vermek için, hem de kitabını imzalamak için gelmiş bir diğer dost. Programlarına 2-3 kez konuk olduğum için çok iyi biliyorum ki, konferansları da aynı sıra dışılık ile devam eden bir gazeteci o. Mine İzge ve Osman
Kaplan da okurları ile buluşmaya gelen diğer yazarlardan bazıları.
Fuar süresi boyunca birçok söyleşi, panel, sergi, kitap
okuma ve benzeri etkinliklerin düzenlendiği bu şölende, sanırım en güzel tebessümler de fuar sonrasında yapılan
hediye piyangosu çekilişi ile yaşanıldı. Biletine hediye olarak dev boyutta LCD
plazma televizyon çıkan gencin mutluluğu gözlerinden kolaylıkla okunabiliyordu…
Kitap fuarının yanında, Türk sanat ve kültürünü yansıtan hat ve tezhibin inceliklerini / güzelliklerini yansıtan İslam motifli tabak ve levha üzerine el emeği ile işlenmiş eşsiz güzellikteki hediyelik eşyalar da, fuar ziyaretçilerine sunulan,
dondurma lezzetindeki güzelliklerden bazıları...
‘Köln Kitap Fuarı’nda; bilimsel kitaplardan, romanlara, edebiyat serilerinden, fikir ve felsefi çalışmalara, yemek kitaplarından, çocuk ve gençlere hitap eden kitaplara,
Türkçe ve Almancaya çevrilmiş dini kitaplardan, her türlü CD ve DVD’ye kadar, arayacağınız her türlü kültürel zenginliği buradan kolaylıkla bulabiliyorsunuz.
Fuarın organizatörü Mehmet Ali
Demirel, fuar süresince katılım sağlayan yüz bine yakın kitap severe çok teşekkür ediyor ve bundan sonraki etkinliklerde başarı çıtasını daha da yukarılara kaldıracağının sözünü veriyor…
Prof. Doğu Ergil ve ben, Frankfurt’ta da 40-45 kadar Türk akademisyen ve iş adamının katıldığı bir diğer toplantıda da konuşmacıydık. Dolu dolu, kıpır kıpır, fıkır fıkır ve şıkır şıkır geçen bu etkinlikte de, ben bir kere daha
ülkem adına sevinç, umut ve ümitle doldum.
Köln’e geldiğinizde ‘Dom Katedrali’ ile ve çikolata fabrikası ve müzesine de mutlaka uğramalısınız dememde yarar var…
Not 1. ‘Heron İhaneti:
İlker Başbuğ mu? Vecdi
Gönül mü?’ adlı yeni kitabımı bu hafta sonu İstanbul
TÜYAP Kitap Fuarında imzalıyor olacağım.
Not 2. Üçlü serinin ilki şeklinde yayınlanan ‘Hanefi Avcı’nın (Ç)enesi ve Para(noya)ları’ adli bir diğer yeni kitabım da, gene bu hafta sonu İstanbul TÜYAP Kitap Fuarında okuyucularımızla buluşacak.
twitter/onderaytac
[email protected]