Güney Afrika'da ırk ayrımının 1991'de sona ermesinin şüphesiz birçok nedeni var.
Bunlardan birisi de 1987'de başlayan Afrika
Ulusal Kongresi (ANC) ile Botha hükümeti arasındaki dolaylı görüşmeler.
'Endgame' gizli yürüyen bu görüşmeleri konu ediniyor.
Filmin esin kaynağı
İngiliz Muhafazakâr Parti vekili gazeteci Robert Lambart Harvey'in, "The Fall of Apartheid" isimli eseri.
Türkiye'de "Bakış Açısı" adıyla yayınlanan 'Vintage Point' filmini de çeken Pete Travis filmi yönetiyor.
Filmin konu edindiği gizli temasın alt yapısını özel bir şirket sağlıyor.
Güney Afrika'da maden sahaları işleten 'Consolidated Goldfields' isimli
firma,
ırkçılık nedeniyle artan uluslararası ambargolar ve iç çatışmaların kendisine verdiği zararları görerek harekete geçiyor.
Şirketin 1985'te Güney Afrika'ya gönderdiği İngiliz
yönetici Michael Young, o dönem
yasa dışı olan ANC ile Botha hükümetine
destek sağlayan beyazların gizli düşünce kuruluşu 'The Broederbond' arasında bir temas kurulması için çalışıyor.
Young, ANC'nin Enformasyon Sorumlusu Thabo Mbeki ile saygın bir beyaz
felsefe profesörü arasında, Londra'da şirkete ait şehir dışında bir malikânede gizli görüşme fırsatı sağlıyor.
Film tarafların ön yargılarını aşmaları, empati yapmaları ve zaman içerisinde birbirlerine güven duymaları üzerinden, gizli görüşmelerin sorunun kalıcı çözümünde nasıl kalıcı rol oynadığını konu ediniyor.
Önemli bir ayrıntı, felsefe profesörü Willie Esterhuyse'nin görüşmeye gitmesini Güney Afrika istihbarat örgütünün başkanı
teşvik ediyor.
Devletin hiçbir temsilcisinin olmadığı görüşmeler, aslında örtülü resmi görüşmeler şeklinde yürüyor.
Sonuçta, görüşmelere paralel
siyahlar şiddeti kesiyor, beyazlar da güven verici ve teşvik edici adımlar atıyor.
Mesela
Mandela'nın
tutuklu bulunduğu adadan, ev hapsine alınması sağlanıyor.
Burada Londra'daki gizli görüşmelere paralel direkt temaslar da sağlanıyor.
Mandela, zaten şiddet karşıtı olduğu için kalıcı barışa erişmek kolaylaşıyor.
Görüşmelerin kırılma anlarından birisini, beyazlara yönelik kimin yaptığı belli olmayan
bombalı saldırı oluşturuyor.
ANC adına görüşmeleri yürüten Mbeki, bunu kendilerinin yapmadığını savunuyor.
Ancak pazarlık sürecinde ellerini güçlendirmek için yaptırdıkları ortaya çıkıyor.
ANC içinde şiddetin devamından yana olan kanadın varlığı dikkat çekiyor.
Gerçekçi adımlar bu çözümlemeden sonra atılıyor.
Sonuçta, ırkçılık rejimini bitirecek bir anayasa üzerinde de mutabık kalınıyor.
ANC'nin şiddete son vermesi karşılığında siyasi nedenlerle tutuklu bulunan Mandela serbest bırakılıyor.
Berlin Duvarı'nın ardından Afrika'daki "ırkçı
duvar" da yıkılıyor.
Özgür Güney Afrika'nın ilk siyah Devlet Başkanı Mandela oluyor.
Onu, gizli görüşmeleri ANC adına yürüten Mbeki iki dönem art arda
başkanlık yaparak izliyor.
'Endgame' heyecan verici bir aksiyon filmi değil. Belki bir çeşit barışın belgeseli.
Ancak kalıcı barışa giden yolun nasıl zorlu olduğunu ve özveriler gerektirdiğini çok güzel anlatıyor.
Fırsat bulursanız, bugün yaşanan bazı krizleri aşmanın alternatif yollarını bulmak adına, bu filmi sakın kaçırmayın!