Rüya gibi bir maçtayız.
Türkiye dünya şampiyonluğu için
Amerika ile karşılaşıyor. Gerçekten de
rüyasını bile görmeye cesaret edemediğimiz bir olay gerçekleşiyor ve Türkiye
finalde dünya şampiyonluğu için ABD ile kapışıyor. Müthiş bir ambiyans, muhteşem bir
spor salonu... Ve salonda bulunan on binlerce kişi bu tarihi olaya tanıklık ediyor.
Salondaki seyirciler gibi bütün Türkiye, hatta bütün yakın ve uzak coğrafyamız bu maça odaklanmış durumda. Daha 10 sene öncesine kadar böyle bir şeyi düşünebilir miydik?
Ama o da ne? Seyirciler arasındaki bir grup maçı bırakmış salona giren ve bu şampiyonaya başından beri büyük
destek veren
Başbakan Tayyip Erdoğan ile Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ü yuhalıyor. İnanılır gibi değil. Peki niye?
Hatırlayın 2004 yılında şampiyonanın Türkiye'de yapılmasının kararlaştırıldığı Malezya'daki toplantıyı arayan Başbakan Tayyip Erdoğan, her türlü desteği sağlama sözü vermişti.
Hükümetin desteği sadece bununla sınırlı kalmadı tabii ki... Dünya
Basketbol Şampiyonaları tarihinin en başarılı organizasyonunun gerçekleşmesi için de her türlü gayret gösterildi. Hepsinden öte
Sinan Erdem gibi bir salonun, Türk basketbol dünyasının hizmetine sunulmasını sağlayan da bugünkü hükümet olmuştu. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün maddi manevi desteklerini dost düşman herkes biliyor.
Peki niye
protesto ediliyor? Doğrusu bu sorunun akılla ve izanla izah edilir bir tarafı yok. Cumhurbaşkanı ve Başbakan burada protesto edilmeyi hak eden ne yaptı? Türkiye'nin final oynadığı şampiyonaya olmadık engellemeler çıkarıp sabote mi etti?
Hayır.
Sinan Erdem'in bir
spor salonu olmasını engelleyip orayı bir camiye mi çevirdi? Hayır. Peki bugüne kadar sizin hayat tarzınıza herhangi bir şekilde müdahale mi ettiler? Hayır.
Geçtiğimiz günlerde dünyanın en önemli
rock topluluğu olan U2 Türkiye'de konser verdi. Yıllardır kimsenin getiremediği,
insan hakları konusundaki hassasiyetinden dolayı Türkiye'ye gelmek istemeyen bu topluluk,
Devlet Bakanı Egemen Bağış'ın gayretleriyle bu
ülke sınırları içinde sevenleriyle buluştu. On binlerce kişi dünyanın en ünlü rock grubunu canlı seyretme imkanı buldu. Aynı manzarayı orada da gördük.
Konserde U2'yi Türkiye'ye getiren Egemen Bağış yuhalandı. Peki niye, sorusunu bir kere daha soralım...
En laik hükümetlerin ya da holdinglerin bile başaramadığı bir işi Egemen Bağış başarmış ve U2'yi Türkiye'ye getirmiş. Tayyip Erdoğan, kimsenin yapamadığı dünya çapında bir organizasyonun Türkiye'de gerçekleştirilmesine ön ayak olmuş, bu işten yüzümüzün akıyla çıkabilmemiz için her türlü desteği vermiş. Cumhurbaşkanı da bu organizasyonun gerçekleşmesi için her türlü yardımda bulunmuş, üstelik her maçta böylesine bir çirkinliğin yapılıyor olmasına aldırış etmeden desteğini final maçına kadar sürdürmüş. Bundan ötesi utanmazlıktan başka bir şey değil.
Sizin eleştirilerinizin makul hiçbir tarafı yok. Niye eleştirdiğinizi kamuoyuna izah edebiliyor musunuz? Sizinkisi sadece azgın
azınlık psikolojisi...