Tırmanıyor, tırmanıyor, tırmanıyoruz...
Adıyaman ili, Kâhta ilçesinde,
Nemrut Dağı Milli
Parkı’ndayız. Burası... Kommagene Krallığı’nın bir antik kentini barındıran milli park ve ören yeri.
Nemrut Dağı’na Kraliyet Akademisi tarafından araştırma yapmak üzere gönderilen
genç bilim adamı Otto Punchtein başkanlığındaki
ekip, Nemrut Dağı’nın tepesindeki tümülüs (
kral ve ailesi öldüğünde gömülecekleri, bir
mezar ya da
mezarlık içeren,
toprak yığılarak oluşturulmuş tepecikler) ve tümülüsün
doğu ve
batı yanlarında oluşturulmuş teraslar üzerindeki devasa heykeller ve çeşitli kabartmalardan oluşan eserler üzerinde çalışır.
Uzun çalışmalar sonunda Grekçe yazılı kitabeyi çözen Punchstein, bu eserlerin Kommagene Uygarlığı’na ait olduğunu ve Kommagene Kralı I. Antiochos tarafından yaptırıldığını keşfeder. Antiochos’un ağzından yazılan kitabe, Nemrut Dağı’nın sırrını ve Antiochos’un yasalarını içermektedir.”
***
Nemrut Dağı ve Kommagene Kralı Antiochos’a ait tümülüs ve kutsal alanlar, Milli Park’ın ana özelliğini teşkil etmekte...
Eski çağlarda Kommagene olarak anılan bu bölgede, I. Mithradates tarafından bağımsız bir krallık kurulmuş... Krallık, oğlu I. Antiochos’un (M.Ö. 62-32)
egemen olduğu yıllarda önem kazanmış... M.S. 72 yılında da Roma’ya karşı yapılan ve kaybedilen savaş ile krallığın bağımsızlığı sona ermiş...
***
Nemrut Dağı doruğundaki kalıntılara, Antiochos’un tümülüsü ve kutsal alanlarına yürüyerek çıkmaktayız... Engebeli yolları aşıyoruz...
Fırat Nehri geçitlerine ve ovalarına hâkim tepelerden bakıyorum...
***
Kralın kemikleri ya da külleri ana
kayaya oyulmuş odaya konulmuş ve oda 50 metre yüksekliğinde ve 150 metre çapındaki tümülüs ile örtülmüş... İlk yapıldığında 55 metre yüksekliğindeki dünyanın en büyük tümülüsü olma özelliğini elinde bulunduran Nemrut Dağı tümülüsünün boyu zaman içinde beş metre kısalarak 50 metreye düşmüş...
Dev tümülüsü oluşturan
küçük kaya parçalarının zamanla aşağıya doğru kayma gösterdiği ve bu nedenle boyunun kısaldığı tespit edilmiş...
Buranın girişi kuzeyden olup, doğuda ve batıda dini törenlerin yapıldığı teras şeklindeki avlular yer almakta...
***
Her iki terasta da
aslan ve kartal heykelleri arasında yüksekliği yedi metreye ulaşan oturur vaziyette dev heykeller sıralanmakta...
Kommagene’nın başkenti Arsameia... Eski Kâhta Köyü yakınında... Burada sadece Mithridates’in kutsal alanı bulunmakta...
***
Kâhta Çayı’nın bir kolu olan Cendere Çayı’nın daraldığı yerde iki ana kaya üzerinde tek kemerli olarak yapılan Cendere Köprüsü yer alıyor...
Köprü sütunları üzerindeki kitabeye göre Kommagene şehirleri tarafından Roma İmparatoru Septimus Severus (MS 193-211) ile karısı ve oğulları onuruna yaptırılmış...
Arsameia’nın 10 km güneybatısında 21 metre yüksekliğinde krallık kadınlarının gömüldüğü Karakuş Tepe Tümülüsü bulunmakta...
***
Nemrut Dağı Tümülüsü’nün turizm açısından önem kazanması ve tanınmaya başlaması, 1986 yılında I. Derece Arkeolojik Sit Alanı ilan edilmesi, ardından alanın
Kültür Bakanlığı’nın girişimleri ile 1988 yılında
UNESCO Dünya Kültür Miras Listesi’ne alınması ve Nemrut’un da içinde bulunduğu bölgenin milli park olarak ilanıyla hız kazanmış...
***
Nemrut Dağı, üzerinde barındırdığı dev heykellerin ve
anıt mezarın yanı sıra, dünyanın en muhteşem gündoğumu ve gün batışının seyredilebildiği yer olmasıyla da ilgi çekmekte, her yıl binlerce insan gündoğumu ve gün batışını seyretmek için Nemrut Dağı’na gelmekte...
***
Kısacası...
Yaklaşık 2000 yıllık bir tarihin üzerinden, 2150 metre yüksekliğindeki bir noktadan
Türkiye’ye bakıyorum... Aşağıda bir hareket var...
Başbakan Recep
Tayyip Erdoğan Diyarbakır’a... ABD
Genelkurmay Başkanı Ankara’ya geliyor... Yukarılardan aşağıya bakıyorum...
Kommagene Krallığı’ndan Türkiye Cumhuriyeti’ne... Zamanla kaydırak oynayınca gün ne kadar da önemsizleşiveriyor...
Aşağıda bir hareket var, sadece o kadar...