2012 için Kazakistan da başlangıç yapıyoruz. Suni çim zeminde doğal milli takım arıyoruz. Hiddink, Oğuz ÇETİN ikilisi göreve gelince eleştirildiler. Kazakistan – Belçika maçı öncesi milli takım seçimiyle yerden yere vuruldular. Takımlarında oynamayan, üstelik sakat olan futbolcuları aday kadroya ilk defa Oğuz ÇETİN almış gibi müthiş saldırılara maruz kaldılar. Bu eleştirileri yapanlar üzüm yemekten çok bağcı dövmeye niyetliler. Geçmişte Milli takımda görev yapmış Fatih TERİM, Mustafa DENİZLİ , Şenol GÜNEŞ ve diğerleri bu tür seçimleri tekrar tekrar yaptılar. Onlar da benzer eleştirilere maruz kaldılar. Milli takıma çağırdıkları bu tür futbolcularla Dünya 3.lüğü , Avrupa 3.lüğü ,Avrupa da Çeyrek Finalleri kazandılar. Hiddink ve Oğuz ÇETİN 2012 için geçmişten daha başarılı olmaları gerektiğini biliyorlar. Dolayısıyla bırakalım işlerini yapsınlar. Sabri,Gökhan ZAN, Colin KAZIM kulüplerindeki durumları ne olursa olsun Milli Takım’da başarılı olmuşlardır. Yaşları ,geçmişte Milli Takım performansları onlara seçilme hakkı veriyor. Milli Takımın havası, takım olma özverisi bu oyuncuları başarılı kılıyor. Bu duruma bazıları Milli Takımda verilen yüksek primleri gerekçe olarak gösteriyorlar. Burada prime takılmak bana hoş gelmiyor. İnsanlar yaptıkları işin karşılığını kendilerinden sorumlu kişilerin takdiriyle almaları doğaldır. Zaten Haluk ULUSOY’ dan bu yana Milli Takımın başarılarından çok primleri konuşulmuştur. TFF dün olduğu gibi bugünde prim konusunda teknik ekip, futbolcularla görüşerek bir takdirde bulunmuştur. Biz Astana’da suni çimde zor bir rakiple oynayacağız. Bugünkü Kazakistan geçmişte farklı yendiğimiz Kazakistan değildir. Onlarda başarılı olmak istiyorlar. Daha önce farklı mağlup ettiğimiz, teknik direktörümüz Ersun YANALIN aşırı sevinciyle kalplerini kırdığımız Kazak kardeşlerimiz bize karşı geçmişin kırgınlığıyla sert oynayabilirler. Paok maçında Fenerbahçe’yi eleyen golü atan Bosnalı Müslümoviç’in aşırı sevinç gösterisi bizi nasıl kırdıysa Ersun YANAL da o gün Kazakların kalbini kırmıştı. Maçtan sonra orada üç gün daha kalmış Kazak Futbol Federasyonu başkanı ve eski milli futbolcularla dostluk maçı yapmış birazcık olsun gönüllerini almış olan ekibin içinde bulunan birisi olarak o sitemleri üzülerek dinlemiştim. Sayın Haluk ULUSOY ‘un geçmişte 3-0 lık Azerbaycan, Kazakistan maçlarındaki hassasiyetini yaşamış bir basın mensubu olarak Oğuz ÇETİN kardeşimi uyarıyorum. Evet bu bir futbol karşılaşması özellikle kardeş ülkelerle oynarken futbolun sadece futbol olmadığını unutmayalım. Unutmayalım ki Kazakistan dan sonra Avrupa Futbolunda geçmişini arayan Belçika ile oynayacağız. 2010 Dünya Kupasında bizim beş puanımızı alan, yolumuzu kesen Belçika’yla çok kritik bir maç oynayacağız. Kazakistan a aşırı yüklenmek Belçika karşısında yorgunluktan puan ya da puanlar kaybetmek Hiddink ve Oğuz ÇETİN’i erken tartışmamızı gerektirebilir. TFF, bu milli maçlar vesilesiyle Teknik adamalarımızın, futbolcularımızın buralarda çalışmaları konusunda karşılıklı görüşmelerle yeni imkanlar bulmaları konusunda yolları açmalıdır. Bu yardımlaşma pekiştirilmelidir. FIFA ve UEFA ‘ dan uluslar arası organizasyonlar alma konusunda yardımlaşma maksimum düzeye çıkarılmalıdır. Bu düşünce Kazakistan la, Azerbaycan la yapılacak maçların ana fikrini oluşturmalıdır. Mahmut ÖZGENER federasyonu, Haluk ULUSOY’un , Levent BIÇAKÇI’ nın, rahmetli Hasan DOĞAN ‘ın başlattıkları bu süreci devam etme ve sonlandırma konusunda gayretli olmalıdır. Bunu başaracak yönetim kuruluna sahiptir. Türkiye kazanacaksa kardeşleriyle birlikte kazanmalıdır.