Gazeteci Zübeyir Kındıra’nın yakın zamanda piyasaya çıkan “Kemal” isimli bir kitabı var. Kitabın 30. sayfasında
CHP’deki
kaset komplosuyla ilgili ilginç bir iddiayı gündeme getiriyor. Özetle diyor ki: Kaset, aslında
Baykal’ın dediği gibi iki haftanın ürünü değil.
Oysa komplonun muhatabı bizatihi “bunlar iki haftalık görüntüler” demişti. Görüntülerdeki saç kesimi de Baykal’ı doğrular nitelikteydi. Kaldı ki, görüntüyü en iyi yorumlayacak kişi, Deniz Bey’den başkası olamaz.
Zübeyir’in asıl iddiası, görüntülerin 22 Temmuz 2007 seçimlerinden önceki bir döneme ait olduğu yönündedir. Ona göre, kaset, Baykal’ın yükselişe geçtiği en uygun zamanda
servis edildi.
Vatan Yazarı
Can Ataklı da geçtiğimiz günlerde bu iddiayı köşesine taşıyarak kaset komplosuyla hükümet arasında ilişki kurmaya çalıştı. Varsa belgeleri, ispat ederlerse
helal olsun, iyi gazetecilik yapmış olurlar.
Dün Zübeyir’i aradım, Gaziantepli hemşerimdir, bazen
halı saha maçlarında bir araya geliriz, Mersin’de tatildeymiş. “Var mı belgen?” diye sordum, bir gazeteci olarak Ankara’daki
kulis bilgileri kitabına aktardığını söyledi. Ayrıca, Baykal’a bu konuda bir
rapor sunulduğunu, kitaptaki iddiaların o raporda aynen yer aldığını ifade etti.
Kendisine de söyledim, bu iddianın hiçbir geçerliliği yoktur. Deniz Bey’in de söylediği gibi görüntülerden yeni olduğu anlaşılıyor.
Fakat bu iddia, zihnimi kurcaladı. Acaba, internet sitelerine düşen kayıtlardan farklı, 22 Temmuz seçimlerinden önce çekilmiş
Deniz Baykal ve
Nesrin Baytok manzaralı başka görüntüler var mı?
Deniz Bey’e giden rapor (eğer varsa) o eski görüntülerle ilgili olabilir mi? Deniz Bey 3 yıldır kaset şantajıyla karşı karşıya mıydı?
İtiraf etmeliyim, bende şüphe uyandıran tek kaynak, Zübeyir’in kitabı değil elbette. Kulağıma gelen fısıltılar var. Küfür,
hakaret ve
iftira dolu, Ahmet Hakan’ın deyimiyle “iğrenç” bir kitap olan “Takunyalı Führer”in yazarı,
Ergenekon sanığı
Ergun Poyraz, geçmişte Deniz Baykal ve Nesrin Baytok’la ilgili bir çalışma yapmış olabilir mi?
Hani, Cumhurbaşkanı
Abdullah Gül ve
Başbakan Tayyip Erdoğan hakkında düzmece kitaplar yazdı ya, Deniz Baykal’ı da portföyüne eklemiş midir? Ergenekon iddianamelerinde CHP ve MHP üzerinde de ince işçilik yapıldığı belirtiliyordu hatırlarsanız.
Sorularımıza devam edelim.
CHP Genel Merkezi’nin iki alt sokağında bulunan Kuşkondu Sokak’ta Deniz Bey’in garsoniyeri olarak kullandığını varsayarak o bölgede çalışma yapıldı mı?
Deniz Baykal’ın etnik kökeni çıkarıldı mı?
Almanya ile ilişkileri sorgulandı mı?
Nesrin Baytok’un yakın çevresi didik didik edildi mi?
Ergun Poyraz’da bu soruların
cevaplarıyla ilgili bilgiler var mı? Varsa kitap yazmayı mı düşündü yoksa başka amaca mı yöneldi?
Ergenekon
soruşturma sürecinde bu sorulara cevap verecek bilgiler ortaya çıkarsa, inanıyorum, CHP’deki kaset komplosunun izi
Silivri’ye kadar uzanabilir. Belki, bu hattın CHP yönündeki uzantılarının da maskesi düşer.
Gelelim, asıl soruya.
Silivri merkezli Baykal’a yönelik bir komplo planı varsa ve 2007 öncesine kadar uzanıyorsa, belki yeni bir kasetin varlığından söz edilebilir. Belki Zübeyir’in sözünü ettiği kaset, internette yayınlanan görüntüler değildir.
Zübeyir’e bunu da sordum, “Başka bir kaset var mı yok mu bilmiyorum, ben sadece yayınlanan görüntülerle ilgili Baykal’a sunulan rapordaki bilgileri ve kulislerde konuşulanları yazdım” dedi.
Ergun Poyraz’da olabilir mi?
“Bilmiyorum” dedi Zübeyir, ekledi: “Birkaç yerde karşılaşmışlığımız var ama Ergun Poyraz’la hiçbir hukukum yok, kaynaklarımızın aynı olduğunu sanmıyorum. Başka bir kasetten haberim yok.”
Doğrudur. Asıl cevap vermesi gereken Ergun Poyraz’dır. Bu işte bir bit yeniği var, umarım yakında ortaya çıkar.
Kaset üzerine Deniz Baykal’ı istifaya davet edip Kemal Kılıçdaroğlu’na yol açanların, CHP Grup
Başkanvekili Akif Hamzaçebi’nin kaseti karşısında “
özel hayat” zırhına saklanmaları hiç hayra alamet değil çünkü.
Bekleyip görelim.