Bir haftadır gündemi meşgul eden atama
krizi
pazar akşamı çözüldü. Sonunda, siyasi iradenin dediği oldu. Peki neden
Org. İlker Başbuğ, uzlaşma aramadan,
Hasan Iğsız'ı
Kara Kuvvetleri Komutanı olarak
teklif etmişti?
Kriz, Tayyip Erdoğan'ın Hasan Iğsız'ı istememesinden değil,
İlker Başbuğ'un,
Kara Kuvvetleri Komutanı olarak Iğsız'ı önermesinden doğdu. Mutlaka Erdoğan, adı,
İrtica ile Mücadele
Eylem Planı ve
İnternet Andıcı'na karışmış olan Iğsız'a
soğuk baktıklarını
Genelkurmay Başkanı'na söylemişti. En azından
Milli Savunma Bakanı Vecdi
Gönül, bu isteksizliği mutlaka Başbuğ'a iletmişti. Başbuğ, o noktada, Iğsız yerine
Jandarma Genel Komutanı Atila
Işık'ın ismini ortaya atsaydı, kriz filân çıkmayacaktı.
Atila Işık, durup dururken harcandı. Az daha, Org. Işık
Koşaner'in
Genelkurmay Başkanlığı da tehlikeye giriyordu. Hükûmet, akıllı bir manevrayla,
Genelkurmay Başkanı'nı da atamadı; sorunu, Kara Kuvvetleri Komutanı'yla birlikte çözmek istedi. Başka bir teklif gelmeseydi, Başbuğ ile birlikte, Hasan Iğsız ve
Işık Koşaner emekli olacaktı.
Doğrusu çok sayıda basın mensubu da, yetkinin
sivil iradede olduğunu belirtmek suretiyle, iktidarın elini güçlendirdi. İlker Başbuğ, beklediği desteği sadece
CHP'de buldu. Deniz
Baykal, Atila Işık'ın istifasına arka çıktı: "Toplumumuza olumlu yansıması olacak dik bir duruş sergilemiştir."
Kemal Kılıçdaroğlu ise, "Siyasetçi askerin işine burnunu sokmasın" diyerek, emir-komutanın siyasi irade dışında şekillenmesi gerektiğini savundu. Maalesef yanlış yaptı.
Kara Kuvvetleri Komutanı'nın atanmasında, Milli Savunma Bakanlığı'nın inhası ve başbakan ile cumhurbaşkanının imzası gerekiyor. Genelkurmay Başkanı ise, cumhurbaşkanının onayına sunulan
Bakanlar Kurulu kararnamesiyle görevlendiriliyor. Bu durumda, siyasetin askerin işine burnunu sokmaması mümkün olabilir mi? CHP, teamülü, kanunun önüne geçirmeye gayret ederken, o teamülün geçmişteki hatalı uygulamalardan kaynaklandığı unutmuş görünüyordu.
Bence, Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin geçmişiyle farklı bir tavır sergileme fırsatını kaçırdı. Demek CHP iktidarda olsaydı, adı
darbe teşebbüslerine ve
psikolojik harekât belgelerine karışmış olanlara ilişmeyecekti.
Son bir haftada,
AK Parti kararlılığıyla, krizden kazançlı çıkarken, CHP yara aldı.