Kılıçdaroğlu'nu alkışlıyorum


Sevgili okuyucular, bu sütunlarda genellikle CHP’nin ve CHP liderlerinin eleştirisini yaptım. Aslında karşı olduğum, CHP ile eski ve yeni liderleri değil; antidemokratik, oligarşik, jakoben zihniyet idi. Eleştirilerimde haklı olduğuma inanıyorum. Zira CHP, Batı’daki sosyal demokrat partiler gibi, demokrat, antimilitarist ve halkçı bir çizgide olmamıştı. CHP denilince, Türk halkının en az yüzde 70’inin gözünde, dinî inançlara karşı saygısız, lâikçi, askeri tahrik eden, yargıyı kullanan, millet iradesine sırtını dönen, hırçın, bürokrat, devletçi bir siyasî parti akla geliyordu. Doğrusu, lider değişikliğine rağmen bu intibanın silindiğini henüz söyleyemeyiz. Daha önce de zaman zaman CHP’nin olumlu tavrı karşısında takdirkâr yazılar kaleme almıştım. Meselâ, 12 Ekim 2004 tarihli ve ‘CHP’ye Methiye’ başlıklı yazımda, “Bundan sonra CHP’nin yapması gereken, halkla ve halkın değerleriyle barışmaktır. CHP, bilhassa dinî değerler konusundaki muhalif tavrını değiştirmeli ve yılların biriktirdiği tortuları tasfiye etmelidir” demiştim. Gene, 1 Şubat 2007 tarihli ve ‘Baykal’ı alkışlıyorum’ başlıklı yazımda da Baykal’ın milliyetçilik ve bütünlük konusundaki sözlerini övmüştüm. *** Zaman Gazetesi’nin dünkü sayısında, CHP lideri Kılıçdaroğlu ile yapılan, ‘Darbe Olursa Tankın Önüne İlk Ben Çıkarım’ başlıklı röportajı büyük bir memnuniyetle okudum. İlk tepkim, ‘Demek ki artık tankın önünde yalnız kalmayacağım’ diye mırıldanmak oldu. 28 Şubat’tan beri 14 yıldır Türkiye’yi karış karış geziyor ve darbe yapılırsa herkesi tankın üzerine çıkmaya dâvet ediyorum. Gazete, röportajı Kılıçdaroğlu’na atfen şu başlıklar altında özetlemiş: “Siyasete gece yarısı bildirisiyle (27 Nisan 2007 Muhtırası’nı kastediyor) müdahaleyi reddetmeliyiz. Kurumlar, siyasetin emrinde olmalı, parçası olmamalı.” “Siyasetçinin görevi, mütedeyyin (dindar) insanın inancını özgürce yerine getirmesinin önünü açmak olmalıdır. Onlara baskı yapmak değil.” “‘Etnik unsurları siyasetin odağına koyanlar tarihte ağır bedeller ödedi. Türkçe dışında eğitim toplumu ayrıştırır.” Kılıçdaroğlu ayrıca, sağ-sol kavramlarının artık havada kaldığını ve siyasette yeni eksenlerin oluşturulması gerektiğini de söylüyor. *** Bir zamanlar inanmış ve idealist 11 bin kişiyle Yeniden Doğuş Partisi’ni (YDP ) kurmuştum. Partimizin ana sloganı ‘Dürüstlük ve Fazilet Mücadelesi’ idi. Hattâ genel merkezimizin kapısına ‘Bu kapıdan hırsızlar giremez’ diye yazdırmıştık. Sekiz yıl boyunca ‘dürüstlük’ diye bağırıp durduk; başka eksikliklerimizden dolayı oy alamadık. Elin adamı geldi, kaynağı meçhul paralarla Genç Parti diye bir parti kurdu; köfte ekmek, telefon dağıtıp arabesk konserler verdirerek yüzde 7,3 oy topladı. Bu anlattıklarım Kılıçdaroğlu’nunda kulağına küpe olsun. ‘Temiz siyaset’ sloganından vazgeçmesin ama sadece buna da bel bağlamasın vesselâm... *** Kılıçdaroğlu, 27 Mayıs’a ve diğer darbelere, muhtıralara açıkça karşı çıkan ilk CHP genel başkanıdır. Bu demokrat tutumunu devam ettirir de Önder Sav gibi partili dinozorların klâsik lâikçi ve militarist çizgisine dönmezse, sadece CHP’ye değil Türk demokrasisine de büyük bir katkıda bulunmuş olacak ve darbecinin bir daha çıkmamak üzere kışlasına dönmesine yardım edecektir. Kılıçdaroğlu, CHP Kurultayı’ndaki konuşmasından beri lâiklik istismarı yapmamış ve milletin değerlerini incitecek bir davranışta bulunmamıştır. Onun bu tutumu ve CHP’nin geleneksel ‘lâikçi’ çizisinden vazgeçmesi, sadece CHP’nin ‘tarihsel yanılgısı’nı kaldırarak halkla barışmasını sağlamakla kalmayacak, Türkiye’deki huzursuzluğun giderilmesinde de tesirli olacaktır. Nihayet, Kılıçdaroğlu’nun oy hırsıyla Kürtçülerin ve onların medyadaki hâmilerinin tahrikine kapılmadığını, Türkiye’nin birlik ve bütünlüğü konusunda tâvizkâr davranmayacağını da memnuniyetle müşahede ediyoruz. *** Bu görüşlerinden dolayı CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nu alkışlıyorum. Artık CHP’nin muannit ve tutucu hâlinin değişeceğini ümit ediyorum. Kılıçdaroğlu bu beyanlarına sadık kalırsa, Türkiye’de demokrasinin en büyük engellerinden biri ortadan kalkacaktır. Demokrat CHP, demokrat Türkiye’nin de anahtarı olacaktır.
<< Önceki Haber Kılıçdaroğlu'nu alkışlıyorum Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER