Polis Akademisi'ndeki gurur tablomuz


Sevgili okuyucular, artık her Pazar sohbetinde, üzüntülerimizi, şikâyetlerimizi, dertlerimizi dile getirmekten usandım. Bu hafta sizlerle bir memnuniyetimi ve sevincimi paylaşmak istiyorum. Efendim, geçtiğimiz günlerde Polis Teşkilâtı’nın kuruluşunun 165. yıldönümünü kutladık. Demek ki polis teşkilâtımız Cumhuriyetimizden 68 yıl daha yaşlı... Eski vali ve emniyet genel müdürü rahmetli Ömer Naci Bozkurt Ağabeyimiz, Cumhuriyeti Osmanlı’nın devamı kabul etmeyenleri hicvederken, ‘Bu ne biçim devlet ki, polis teşkilâtının ve posta teşkilâtının kuruluşu, kendi kuruluşundan yıllar önce gerçekleşmiş’ derdi. Geçen hafta Polis Akademisi öğrencileri, ‘Demokrasi’ konusunda konferans vermek üzere beni okullarına dâvet ettiler. Dâvetlerine memnuniyetle icabet ettim. Daha önce de Polis Akademisi son sınıf öğrencilerine ‘AB, İnsan Hakları ve Polis’ konusunda bir konferans vermiştim. Bu defa da konferansı ‘Polis Akademisi İletişim Topluluğu’ düzenledi. Polis Akademisi’nde bu nevi düşünce faaliyetlerinde bulunan 18 topluluk varmış. Akademi Başkanı Prof. Dr. Zühtü Aslan ve Güvenlik Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ali Şafak, Polis Akademisi öğrencilerinin hür bir düşünce ortamında yetişmeleri için sosyal faaliyetlerinde onlara öncülük edip teşvik ediyorlar. Şunu rahatlıkla ifade edebilirim ki, bugüne kadar verdiğim binden fazla konferansımın hiçbirinde bu kadar akıllı, bilgili ve şuurlu bir dinleyiciye hitap etmemiştim. Muhataplarım, demokrasi, insan hak ve hürriyetleri felsefesine tam mânasıyla vâkıf bulunuyorlardı. Konferansın sonunda sordukları güzel sorularla beni bir hayli terlettiler. Beni en fazla memnun eden nokta, Akademi’nin bu birbirinden değerli öğrencilerinin, demokratik rejim ve insan hakları ile kamu düzeni ve asayişin temini arasındaki hassas dengenin farkında olmalarıydı. *** Polis Akademisi’nde, her biri birer pırlanta olan, iyi yetişmiş, bilgili, kabiliyetli ve vatansever 1500 öğrenci var. Ayrıca, 16 ülkeden 500 civarında yabancı öğrenci bulunuyor. Türk Polis Akademisi, dünyanın en itibarlı ve değerli polis eğitim ve araştırma kurumlarının başında geliyor. Türkiye’deki Polis Akademisi’nden mezun olmak aranan bir özellik hâlinde görülüyor. Akademi’de Hıristiyan öğrenciler için bir de şapel açılmış. Polis Akademisi, Türk polisine yöneticiler yetiştiriyor. Akademi mezunları ‘komiser yardımcısı’ olarak göreve başlıyorlar. Okulda kitap okuma oranı çok yüksek; her öğrencinin dolabı âdeta küçük bir kitaplığa benziyor. Akademi öğrencileri yabancı dil konusunda da çok hevesli ve başarılılar. Öğrencilerin hemen hepsi iyi derecede İngilizce biliyor. Ayrıca birçok öğrenci ikinci ve daha fazla sayıda yabancı dil öğrenmeye çalışıyor. Akademi mezunları arasında lisans sonrası master ve doktora çalışması yapanların sayısı da fazla. Ayrıca, Hukuk Fakültesi’nden mezun olmaya çalışanlar ve Açık Öğretime devam edenler de görülüyor. Polis Akademisi’nde hukuk derslerine ağırlık veriliyor. Ayrı bir ‘İnsan Hakları’ dersi ve ‘Orantılı Güç Üzerine Polis Savunma Eğitimi’ dersi bana çok ilgi çekici geldi. Diğer taraftan, 1. ve 2. sınıftan sonra kamp, 3. sınıftan sonra staj uygulaması da önemli oluyor. Akademi öğrencileri, okul öncesi çocuklar için ‘boyama kitapları’ hazırlıyorlar. Bu kitaplarda polisin rolü ve görevi sempatik bir biçimde anlatılıyor. Daha sonra kitaplar Toplum Destekli Polisler ve Çocuk Şubesi tarafından okullara, yuvalara ve kreşlere dağıtılıyor. *** Sevgili okuyucular, nasıl haklı olarak askerimizle ve kahraman ordumuzla iftihar ediyorsak, fedakâr ve çileli polisimizle, onların idarecilerini yetiştiren Polis Akademisi ile de iftihar etmeli ve gurur duymalıyız. Zira büyük milletimiz, dış savunma hizmetlerini başarıyla ifa eden Mehmetçik gibi, iç güvenlik ve asayiş hizmetlerini de fedakârlıkla yürüten Polisimizi de kendi sinesinden çıkarmıştır. Polis Akademisi’nin, pırıl pırıl değerli öğrencilerini bağrımıza basıyor, onlara eğitim ve meslek hayatlarında başarılar diliyoruz.
<< Önceki Haber Polis Akademisi'ndeki gurur tablomuz Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER