Muhalefet partilerinin 'millete gitmemek için' ürettikleri ve giderek komediye dönüşen stratejilerini irdeleyecektik ki
Ergenekon cephesi karıştı.
Önemli isimler üçer beşer
tahliye edilmeye başlandı.
'Ne oluyor' diye bakınca gördük ki
Anayasa değişikliği çalışmaları bazı kesimlerde 'savaş ilanı' olarak algılanmış.
BUGÜN TV'de yaptığımız
Temsilciler Meclisi programında Şamil
Tayyar ilginç bir iddiada bulunmuştu.
Albay Dursun Çiçek'in tahliyesine karar veren
Hakim Oktay Kuban'ın 22-29
Mart tarihleri arasında 12. Ağır
Ceza Mahkemesi'nde
nöbetçi hakim olduğunu söylemiş ve '
sürpriz tahliyeler olacak' demişti.
Her ne kadar 367 gibi hukuk garabetleri ve muhtelif katakulli işlerine şahit olsak da bu kadar 'kör göze
parmak olmaz' diyorduk ki
Şamil Tayyar haklı çıktı.
Hakim Kuban çok önemli isimleri tahliye etti, tutuklama taleplerini kabul etmedi.
Kuban, Korg.
Yurdaer Olcan ve Tümg. Abdullah Dalay'ı serbest bıraktı. İlginçtir her iki isim ifade vermeye gitmemişlerdi şimdi kendileri gelip ifade verdiler. Savcılık her ikisinin 'darbeye teşebbüsten' tutuklanmasını istedi. Ama Kuban onları tutuklamadığı gibi Yusuf
Erikel ve iki şüpheliyi de serbest bıraktı.
Fakat 'turpun büyüğü' heybedeymiş. Ergenekon sanıklarının 'bizden' dediği
İstanbul 9.
Ağır Ceza Mahkemesi önceki
akşam aralarında
emekli Kora. Feyyaz Öğütçü'nün de bulunduğu 9 önemli ismi tahliye etti. Dün akşam da emekli
Org. Çetin Doğan ve diğer önemli isimleri de salıverdi. Oysa aynı
mahkemede geçen hafta yapılan
itirazlar kabul edilmemişti. Fakat mahkeme heyeti değişti ve tahliyeler geldi.
Tahliye fırtınası bitti sanıyorsanız daha durun. Bugün şok bir tahliye daha gelebilir. Malum olduğu üzere
İlhan Cihaner, 17 Şubat'tan bu yana
tutuklu. İlk
duruşması 5 Mayıs'ta. Fakat aynı zamanda
Tunceli Ağır Ceza Mahkemesi'nde Cihaner'in 'evrakta sahtecilikten' yargılandığı bir
davası daha var. Kurallar gereği bu dava Yargıtay'da görülecek. Bugün 11. Ceza Dairesi'nde bu duruşma var.
Eh
Ankara da
küçük bir yer ve herkes her şeyi duyduğu için Ankara-
Erzincan hattında hangi
YARSAV üyelerinin mekik dokuduğu da herkesin malumu.
Yok artık diyenler varsa hevesleri kursaklarında kalacak. Çünkü bir başka tahliye operasyonu da bir yılı aşkın süredir tutuklu bulunan
Kayseri Alay Komutanı
Cemal Temizöz'le ilgili. Faili meçhullerle ilgili olarak 9 kez müebbet istenen Temizöz bugüne kadar yapılan tüm tahliye taleplerine karşın hâlâ tutuklu.
Şimdiki
hedef şu: Dosya uyuşmazlık mahkemesi kanalıyla davanın askeri mahkemeye nakli için formül geliştirildi. Hatırlanacağı gibi
Şemdinli sanıkları
Ali Kaya ve Özcan İldeniz aynı yöntemle askeri mahkemeye taşınmış ve 39 yıl ceza aldıkları davanın askeri mahkemedeki ilk duruşmasında tahliye edilmişlerdi.
Eğer
Diyarbakır Mahkemesi bu talebi yerinde görürse uyuşmazlık mahkemesine gidişi kesin sayılıyor. Uyuşmazlık mahkemesi de askeri mahkemeyi işaret ederse Temizöz'e
özgürlük yolunun açılması mümkün. Çünkü uyuşmazlık mahkemesinin kararları kesin. İtiraz yolu kapalı.
Konunun uzmanları askeri Yargıtay'ın talebi reddetmesi gerektiği konusunda hemfikir. Hatta bugüne kadar hiçbir ceza mahkemesinde bu yönde bir karar çıkmadı. Temizöz'le bu kapıyı açarlarsa aynı yöntemi 3.
Ordu Komutanı Org. Saldıray Berk'te de yapacaklar. Hatırlanacağı gibi Berk ifade vermeye bile gitmemiş, kışlaya gelen savcılara kapıyı açmamıştı.
Tıpkı Dursun Çiçek'te olduğu gibi 'ayrıcalıklı kişileri' kurtarmak için
adalet mekanizmasının canına okunuyor. Yoksa Ankara kulislerinde dolaşan 'Mart sonu senaryoları' için düğmeye basıldı mı? Tehlikenin farkında değil misiniz?