İngiltere’de 3
takım 4 puanlık marj içindeler. Manchester,
Arsenal ve Chelsea’den biri ipi göğüsleyecek, ama büyük bir ihtimalle şampiyonu belirleyen
Tottenham olacak. Çünkü Ş.Ligi iddialısı Tottenham, Nisan’da her üç zirve
yarışçısına çelme takmaya hazırlanıyor.
İspanya’da
Real ve
Barcelona son 9 maç gününe puan puana girdiler. Birçoklarına göre şampiyonu Bernabeu’daki
derbi belirleyecek. Eğer o maç berabere biter, her iki takım da bu
sezon başka puan kaybetmezlerse ikili averajda üstün olan Barcelona şampiyonluğunu ilan edecek.
İtalya’da Inter’i durduracak tek şey Şampiyonlar Ligi’ni kazanma arzusu gibi görünüyor.
Almanya’da da önümüzdeki iki haftada Bayern’in,
Schalke ve Leverkusen’la oynayacağı maçlar zirveyi şekillendirecek gibi.
Peki
Türkiye’de şampiyonu kim belirleyecek? Süper Lig’de bitime 45 gün kala,
Avrupa kupaları için çarpışan 8 takımın kaderini etkileyecek 8 faktör ne?
8) HAKEMLER
Futbolda
hakem kararlarının birincil düzeyde etkin olduğunu düşünenlerden değilim. Ama son düzlükte
hakemler, üstlerindeki lüzumsuz baskıyı daha fazla hissettirmeye başladılar. Yoksa
Kasımpaşa-
Beşiktaş maçının ilk yarısının 44:40’ta; (bir dakika uzatma gösterilen) G.Saray-F.
Bahçe’nin ilk yarısının 45:50’de; (üç dakika uzatılan) İBB-
Bursa müsabakasının da 92:48’de bitirilmesinin başka bir açıklamasını bulamıyorum! Tabelada gösterdiğiniz süreden daha fazla oynatmanız mümkün, ama daha az oynatmanın makul bir gerekçesi yok.
7) KARTLAR
Son 7 maçta sezon belirleyici oyuncuların lüzumsuz
kartlarla cezalı duruma düşmemeleri gerek. Örneğin
Baros, geçen yıl iki
Bordeaux maçında (biri
itiraz, biri hentbolden) iki sarı kart görüp sezonun en kritik maçında, Hamburg’da cezalı duruma düştü. 2008-09’u (sadece biri faul; kalan 14’ü itiraz, elle oynama, aldatma nedeniyle) tam 15 sarı kartla tamamladı. Bu yıl da sakatlıktan
döner dönmez (hakeme itiraz nedeniyle) kart cezalısı durumuna düştü!
6) SEYİRCİ
Malumunuz Kasımpaşa Stadı’nın bir tarafı tribün, diğer tarafı ise semt
manzarası... Manzara tarafı tel örgülerle çevrilmiş, ama tellerin yanına tırmanmak suretiyle faydalanılabilecek birkaç yüz kişilik bir
doğal tribün var o cephede... Beşiktaş maçında da orada 50-60 kişi toplanmıştı. Siyah-beyazlılar onların tarafından ilk taç atışı kullanacakları sırada içeriye pet
şişe-
ayran yağdı. Ve enteresandır, o
yabancı madde yağışından sonra o grup o bölgeyi terk etti! Son 7 haftada bu tarz anlamsız bir tribün olayıyla sahası kapanan takımın canı çok yanacaktır tabii.
5) TECRÜBE
Bursa’nın geri yedilisinin altısı (
Ivankov, Tandoğan, Keçeli, Ömer, Hüseyin ve Ergiç)
şampiyonluk yarışı tecrübesine sahip, ama sanki ön taraftaki
genç ve heyecanlı dörtlü (Ozan,
Volkan,
Sercan, Turgay) Olimpiyat Stadı’nda sakin hücum etme konusunda biraz zafiyet gösterdiler.
G.Saray-
F.Bahçe maçında da gözden kaçtığını düşündüğüm ufak bir detay:
Fenerbahçe’nin 7 oyuncusunun Süper Lig’de yarış yapmışlığı, Ali Sami Yen’e konuk olmuşluğu vardı. G.Saray’ınsa ilk 11’inden tam 8’i Ali Sami Yen’de Fenerbahçe’yi ilk kez ağırladılar.
4) DÜŞME HATTI
Ankaraspor hadisesiyle kümede kalma barajının çok düşmesi ve
Türkiye Kupası finalinin muhtemel resmi, ligde 5’le 13’üncü basamak arasındaki 9 takımı rahatlatmış gözüküyor. Dolayısıyla şampiyonluk yarışçılarını en çok zorlayabilecek 4 takım, kümede kalma savaşı veren Denizli,
Diyarbakır,
Sivas ve
Manisa gibi gözüküyor. Fikstürde birbirini takip eden Sivas-Diyarbakır-Manisa üçgenine bu hafta G.Saray giriyor. Onlardan hemen sonraysa sıra Beşiktaş’ta...
3) TAKTİKLER
Sezon başından beri (elindeki forvetleri bu düzene alışık olmadığı, üçlü ön tarafın kanatlarını da bulamadığı halde) 4-3-3 benzeri sisteminde ısrar eden Denizli’nin,
Eskişehir maçının 25’inci dakikasında yaptığı diziliş değişikliği dikkat
çekici... 4’lü savunmanın önünde
baklava dilimi orta saha dörtlüsü (ön stoper Toraman, göbekte
Fink-
Ernst, önlerinde oyun kurucu Tello) ve çift santrforlu 60 dakikayla Eskişehir’i bozguna uğrattılar (Aynı dakikalarda aynı düzenle oynayan Roma da Inter’i mağlup ediyordu).
Rijkaard’ın, Fenerbahçe karşısındaki
sürpriz 4-4-2’siyse sadece 11 dakika sürdü.
2) AVRUPA LİGİ YARIŞI
Türkiye Kupası’nın neticesi, ülkemizin beşinci Avrupa biletinin kime gideceğini de doğrudan etkileyecek. Fenerbahçe kupayı alır ve sezonu ilk ikide tamamlayamazsa, son Avrupa biletinin sahibi lig beşincisi olacak. 5 Mayıs’taki Türkiye Kupası finalinden sonra eğer böyle bir tablo oluşursa, lig beşinciliğinin muhtemel yarışçıları
Trabzon,
Kayseri, Eskişehir ve İBB’nin son iki hafta maçları da herhalde çok heyecanlı geçecektir.
1)
PUAN DURUMU
Bursa ve Fenerbahçe’nin Ankaraspor fikstürü nedeniyle ligde kalan maç sayıları 6... Ligde bu tablo böyle devam eder, ortadaki 9’lunun iddiasızlığı sürerse; Bursa’nın 6’da 4, Fenerbahçe’nin 6’da 5 maçını bu takımlarla oynayacağını da not etmek lazım.
Bursaspor eğer İBB’yi mağlup edip puanını 61 yapmış olsaydı, ligde iki mağlubiyete kredisi olacak, Beşiktaş ve Galatasaray’a kaybetse bile büyük ihtimalle şampiyonluk ipini göğüsleyeceklerdi. Çünkü zirvede 6 puanlık farkın yanında bir de averaj artıları olacaktı.
Zirvedeki rakiplerinden Beşiktaş ve Galatasaray’ı ilk maçlarda yendiler, rövanşlarda birer farkla yenilseler bile genel averajda her iki ekibe açık ara üstünler. Aynı şekilde ikili averajda dengede oldukları Fenerbahçe’ye karşı da genel averaj avantajları var. Yani Bursa’nın ligde “3 puan+averaj farkıyla” lider olduğunun altını çizmek gerek.