Çok
genç değilseler... Önce sıkı
Beşiktaşlılar... Ardından tüm
futbolseverler rahatlıkla hatırlayacaklardır... Neyi? John
Benjamin Toshack'ı... Hatırlamayan ya da bilmeyenlere de ben yardımcı olayım.
Ünlü bir
İngiliz futbol adamı... Bizimle ilgisine gelince...
1997’den 1999’un başına kadar Beşiktaş Futbol Takımı’nın
teknik direktörlüğünü yaptı.
Takımına
Cumhurbaşkanlığı Kupası’nı kazandırdı. Ardından önce
Real Madrid, sonra da sırasıyla St.Etienne,
Real Sociedad,
Catania ve Murcia takımlarını çalıştırdı.
***
Hiç unutmam...
Beşiktaş Teknik Direktörü John Benjamin Toshack’ın vatani görevini sürdürmekte olan oyuncusu
Oktay birliğinde sakatlanmış...
Toshack da buna sinirlenmiş ve:
“Böyle bir şey dünyanın hiçbir yerinde görülmemiştir. 30 yıl önceki komünist rejimle yönetilen ülkelerde bile sporcular daha özenle korunuyordu” demişti.
Devamında askerler de çok sinirlenmiş ve ortalık karışmıştı.
***
Genelkurmay yetkilileri Beşiktaş kulübünün o dönemki Başkanı Süleyman Seba’yı
telefonla aramış ve Toshack’ın dikkatinin çekilmesini ve gerekirse Beşiktaş’la ilişkisinin kesilmesini istemişlerdi.
Genelkurmay yetkililerinin sert bir dille tepkilerini dile getirdiği telefon görüşmesinin ardından Başkan Seba, Beşiktaş yönetimini olağanüstü toplantıya çağırmış, toplantının gündemini Toshack’ın sözleri oluşturmuştu.
İş orada da kalmamış, Genelkurmay hemen açıklama yapmıştı:
“Genelkurmay gerekli girişimleri yapmış ve Başkan Süleyman Seba’ya konunun hassasiyeti iletilmiştir. Sporcularımız diğer vatan evlatları gibi asker ocağında en iyi bir biçimde korunmaktadırlar. Oktay kulübünün antrenmanlarında da zaman zaman sakatlanmaktadır.”
***
Dün, Arınç’a suikast iddiasıyla ilgili olarak Genelkurmay’ın açıklaması olaydan üç gün sonra, tam da yazımın başına oturduğumda yapılınca, aklıma ister istemez Toshack için gösterilen hassasiyet geldi.
Toshack için anında, Arınç’a suikast için üç beş gün sonra aheste aheste...
O gün herkesi gülümseten o
bildiri yayımlanmasaydı bugün bu zafiyet doğar mıydı?
***
Açıklamaya gelince...
Deveye sormuşlar:
Boynun neden eğri?
Cevap vermiş:
Nerem doğru ki?
Aslında...
“Adeta gözlerimizin önünde cereyan eden Şemdinli’yi bile inkâr eden bir zihniyetten daha farklı bir açıklama bekleyen var mıydı acaba” diye de sormak gerekir...
***
Bekçi ve polisin yakaladığı askeri istihbarat uzmanları mı istersiniz?
Asker kovalayan asker komedisi mi?
Hükümet ile taban tabana zıt şeyler söyleyen askeri otorite mi?
Tatara titiri...
***
Belli ki hükümetin elinde konuyla ilgili çok ciddi kanıtlar var.
Adeta suçüstü bir durum...
Hatta adeta değil, düpedüz suçüstü...
Sadece haberlerden birinin şu bölümünü okuyun:
“Baş
bakan Yardımcısı Bülent Arınç’ı izledikleri gerekçesiyle
Özel Kuvvetler Komutanlığı’nda gözetim altında tutulan
Topçu Albay E.Y.B. ile İstihkam
Binbaşı İ.G., dün serbest bırakıldı.
Askerî savcının bu tavrı kafaları karıştırdı. Soruşturma kapsamında ise çok çarpıcı bilgiler ortaya çıkıyor.
Savcı ve görevli askerî
personel gözetiminde şüphelilerin evlerinde yapılan aramalarda
Başbakan Yardımcısı’nın
Mart 2009’dan bu yana izlendiğini gösteren notlar bulundu. Subayların ajandalarında Cumhurbaşkanı
Abdullah Gül ve Başbakan Recep
Tayyip Erdoğan ile bazı bakan ve milletvekillerine ait
fişleme ve
izleme bilgilerinin derleme şeklinde yer aldığı ileri sürüldü. Ayrıca bulunan belgeler arasında
TBMM Başkanı Mehmet Ali Şahin’in evinin krokisinin de yer aldığı kaydedildi.”
***
Maalesef
savunma yerine enine boyuna siyasete daldığı için gittikçe irtifa kaybeden ve tüm iyi niyetli uyarı ve eleştirilere düşmanca davranarak
komikleşen bir resim var karşımızda...
Ama hiç de komik olmayan yan ise bu kurumun savunmanın temel iskeletini oluşturması...
İnsan hem ürküyor...
Hem üzülüyor.