Amerikan yayın dünyasından bir dostuma, “Dan Brown Türkiye'de, gazetecilerle buluşuyor, kitaplarını imzalıyor” dediğimde çok şaşırdı. Da Vinci Şifresi (DVŞ)
romanıyla dünyanın her tarafında ünlenen Dan Brown insan içine çıkan bir yazar olarak değil çünkü... Yeni romanı '
Kayıp Sembol'ün Türkçesinin yayımlanması vesilesiyle ülkemize gelmesi galiba bir ilk.
DVŞ bütün dünyada seksen milyon adet
satış yaptı. Daha önce yazdığı üç roman birkaç bin okuyucu bulmuş, bulmamıştı. DVŞ ile gelen satış patlaması özellikle kendi ülkesinde olağanüstü bir merak uyandırdı. Bu kadar kısa süre içerisinde hakkında bu denli çok sayıda değerlendirme yazısı/kitabı çıkmış bir ikinci roman bulunamaz.
Görüşme taleplerini sürekli geri çevirdiği için kendi ağzından doğrulatılamayan bir dizi '
efsane' var Dan Brown hakkında...
Daha öteye gitmeden bir rahatsızlığımı dile getireyim: Son romanı 'Kayıp Sembol' tam bir hayal kırıklığı oldu benim için... DVŞ cesur bir yazarın elinden çıkmıştı; yeni romanı için söyleyebileceğim şu: Yazık olmuş...
Yeni romanının Masonluk hakkında olacağı biliniyordu Dan Brown'un; 'Solomon'un Anahtarı' ismiyle çıkacağı sanılıyordu. Daha roman çıkmadan, belki tamamlanmadan, romanda işlenecek konuyu irdeleyen 'Solomon' isimli kitaplar yayımlanmaya başladı. DVŞ romanıyla Dan Brown'un peşine takılan okuyucu kitlesi, 'Solomon' romanıyla, 'mistik' bir yol olan Masonluk üzerindeki gizemi açmasını bekliyordu.
Öyle olmadı. Masonluk hakkında bilinmeyen ne varsa bilinmezliğini sürdürüyor, buna karşılık 'Kayıp Sembol' ile yeni gizemler eklendi Masonluğa... Dünyanın en etkili kişilerinin Mason olduğunu bilmeyen romandan öğrendi, ABD başkanları ve hemen her alanda öndegidenler de Masonmuş... Bu gerçeklerden müthiş bir uluslararası bestseller çıkabilirdi.
YAZININ TAMAMINI OKUMAK İÇİN TIKLAYIN