Plana uygun hareketler bunlar

Taraf Gazetesi tarafından yayımlanan ‘İrtica Eylem Planı’ 20 gündür Türkiye’nin kimyasını değiştirecek şekilde bir gündem oluşturdu.


Taraf Gazetesi tarafından yayımlanan ‘İrtica Eylem Planı’ 20 gündür Türkiye’nin kimyasını değiştirecek şekilde bir gündem oluşturdu. Tabiî ki medya işin tozunu attı. Görevini hakkıyla yapanların yanında operasyonel görev alanlar da mevcut. Taraf Gazetesi’nin yayımladığı ‘İrtica Eylem Planı’nın 7. maddesi çok manidar. “Vatandaşlar tarafından yoğun olarak izlenen ve gündemdeki olaylar hakkında kamuoyunu yanlış yönlendiren, “Kurtlar Vadisi”, “Kollama”, ve “Tek Türkiye” benzeri diziler hakkında olumsuz haberler yatırılarak söz konusu dizilerin güvenirliliğini yitirmesi sağlanacaktır. ” Şimdi Hürriyet’ in 19 Mart 2009 tarihli haberinden bir cümle aktaralım. ‘Dizideki silahlar özel timden‘ başlıklı haberde tam bir ‘cambaza bak’ ve Asimetrik Psikolojik Savaş mantığı var. Haberin devamında her ne kadar Emniyet Genel Müdürlüğü bunu yalanladı bilgisini verse de öne çıkarılan başlık neyi ifade ettiği herkesçe malum. Eylem Planı’na göre Samanyolu TV’nin ‘Tek Türkiye’ adlı dizisi çoktan hedefe girmiş bile. ** * Hürriyet Gazetesi (3/07/2009), ABD Milli Günü resepsiyonuna katılan Genelkurmay 2. Başkanı Orgeneral Iğsız’ın demecini öne çıkarmış ve haberin spotunda şu bilgiyi veriyor; “Genelkurmay İkinci Başkanı Orgeneral Hasan Iğsız, "İrticayla Mücadele Eylem Planı" belgesinin altında imzası bulunduğu öne sürülen Deniz Kurmay Albay Dursun Çiçek’in arkasında olduklarını söyledi.” Haberin devamına baktığımızda ise; Hürriyet’in “Son olayların ardından askeri savcılığın kararı paralelinde siz hálá albayınızın arkasında mısınız, tereddütünüz var mı?" sorusuna şu yanıtı verdi: "Sayın Genelkurmay Başkanımızın söyleyeceklerine ekleyecek bir şeyim yok ancak tabii ki aynı noktadayız. Bizim tereddütümüz yok, arkasındayız." Cümlesi geliyor. Yani Sayın Iğsız neyin arkasında olduğunu açıkça ifade etmiş. Yani Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ’un söylediklerinin arkasında olduklarını. Ama Medyamızın Amiral gemisi Hürriyet, haberi “Sonuna kadar arkasındayız” şeklinde vermiş. Ve spotunda özellikle yukarıdaki cümleyi cımbızlayarak ‘İrtica Eylem Planı’nın altında imzası bulunan Albay Dursun Çiçek’in arkasındayız havası vererek. Operasyonel Medya’nın yaptıklarını buraya aktarmak demek, satırları uzatmak demek olduğundan asıl konuya geleyim. *** Hürriyet yazarı Cüneyt Ülsever’i tanırım. Birlikte çok çay ve kahve içmişliğim vardır. Hatta Doğan Güreş Paşa ve Kuvvet komutanlarına yapılan ‘zehirli kahve’* suikastini ilk kez ondan duymuştum. Sayın Ülsever, 3 gündür üst üste 2003’ten beri ABD’nin yeni müttefik arayışında olduğunu yazıyor. Bunu da Mahir Kaynak’a atıfta bulunarak onun da kıskanacağı bir komplo yazacağını Pazar günü duyurmuştu. Ülsever; “İki gündür yazıyorum, ABD, Türkiye'de müttefik değiştiriyor, kıyamet de bundan kopuyor. Emniyet ve Adalet teşkilatlarında etkin olduğu genel kabul gören Fethullah Gülen Hareketi 2003'ten beri ABD'nin Kuzey Irak politikasında önemli bir rol oynuyordu. Ancak, 29 Mart seçimlerinde AKP'nin Güneydoğu'da Gülen Hareketi'nin tüm desteğine rağmen yaşadığı yenilgiden sonra Obama Türkiye'de onu Irak bataklığından çıkaracak başka bir müttefik aramaya başladı. Dün yazmıştım, “malum belge” işini gördü, artık tedavülden kalkacak diye! Gazetelere göre, Sivil Savcılık Dursun Çiçek'i “malum belge” nedeni ile değil, “Ergenekon terör örgütü”ne üye olmak iddiası ile tutukladı! Bakalım, “malum belge”den bir daha ne zaman dem vurulacak?” Sözü daha fazla uzatmadan sayın Ülsever; nasıl bir mantık bu? Yoksa 2004 yılında Eruygur'un Jandarma Genel Komutanı olduğu dönemde hazırlattığı ve ofisinde ele geçirilen "Gizli" ibareli medya fişleme belgesinde isminiz önüne; “Hürriyet Gazetesi. ABD, İngiltere ve Yunanistan tarafından enforme edilmektedir. Bir nevi zemin hazırlayıcısıdır. Sahaya konacak oyunun emareleri ÜLSEVER üzerinden takip edilebir. TRT'de Ümit Zileli'nin yerine getirilerek konumu daha da güçlendirilmiştir.” Değerlendirmelerine göre mi hareket ediyorsunuz. Ya da şöyle mi diyelim. ‘İrtica Eylem Planı’ na uygun çok güzel hareketler mi bunlar? ………………….. *Aksiyon, 11-08-2008 “Kasım 1992’de dönemin Genelkurmay Başkanı Orgeneral Doğan Güreş, Kara Kuvvetleri Komutanı Muhittin Fisunoğlu, 1. Ordu Komutanı Orgeneral İsmail Hakkı Karadayı ve 3. Kolordu Komutanı Korgeneral Hikmet Köksal, İstanbul Hasdal’daki 26’ncı Zırhlı Tugay’ı denetlemeye gitti. Güreş Paşa, bu denetim sırasında PKK’nın zehirleme girişimine maruz kaldı. Dönemin GATA Komutanı Ömer Şarlak, yıllar sonra olayı şöyle anlattı: “Erlerle birlikte yenen yemekten sonra komutanlar kahve istedi. Güreş Paşa bir yudum aldı. Fisunoğlu, kokusunu beğenmedi, ‘içmeyin’ dedi. Karadayı Paşa aldığı yudumu tükürdü. Tuğgeneral Habil Küçük bir yudum içti, boğazında yanma hissetti. Zehirli kahveden bir damla enjekte edilen kobay fareler 4-5 dakika içinde öldü. Kahveleri pişiren iki asker, ikramdan sonra firar etti.”
<< Önceki Haber Plana uygun hareketler bunlar Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER