29
Mart Yerel Yönetim seçimlerinde ne sonuç alınacağı önemli, zira yeni döneme bu seçimin üreteceği zeminle gireceğiz.
Değişim
kavgası,
Ergenekon meselesi, yolsuzluk tartışmaları bu seçimin belirleyici unsurları olacak gibi görünüyor.
Seçimlerde değişim kavgası ve Ergenekon meselesinin çağrıştırdıkları köklü sorunların etkisi açık olarak görülecek, kanımızca buna şüphe yok…
Yolsuzluk meselesi ise daha tartışılır bir unsur…
Soralım:
Yolsuzluk dosyaları ne kadar belirleyici olacak? Bunu ölçmenin yolu ne?
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan
adayı Kılıçdaroğlu'nun durumu bir ipucu sunabilir mi?
Soruya
yanıt aramak için “sıcak bir araştırma”ya başvuralım.
Metropoll'dan Prof. Dr.
Özer Sencar ve Dr. Sıtkı Yıldız'ın yaptıkları Mart 2009 İstanbul Siyasal Durum
Araştırması ilginç sonuçlar içeriyor.
Güvenilir bir araştırma grubu ve araştırma bu…
Alan
uygulaması İstanbul Büyükşehir Belediye sınırları içinde 04-05 Mart 2009 tarihleri arasında toplam 1504 kişi ile ilçe, mahalle büyüklüğü,
cinsiyet ve yaş kotaları uygulama tekniğiyle gerçekleştirilmiş.
Şöyle diyor araştırma raporu:
“Araştırmaya katılan seçmenlerin bugün
milletvekili seçimi olsa hiçbiri ve kararsızlar dağıtılmadan % 36,4'ünün
AK Partiye, %15,9'unun
CHP'ye ve % 3,5'inin MHP'ye oy vereceği belirlenmiştir. Seçmenlerin %38,3'ünün oy vereceği parti konusunda kararsız, cevapsız veya
protesto tavrı içinde olduğu anlaşılmıştır...”
29 Mart seçimlerine ilişkin ilk bulgular ise şunlar:
AK Parti: % 37,3,
CHP: % 19,5,
MHP: % 1,2,
SP: % 2,2,
Kararsız, cevapsız, protesto tavrı içinde olanlar: % 38,4…
Sadece aday ismini telaffuz ederek sorduklarında ise şu yanıtı almış araştırmacılar:
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Olarak Adaylardan Hangisine Oy Vereceksiniz?:
Kadir Topbaş: % 43,6,
Kemal Kılıçdaroğlu: % 23,5,
Mehmet Bekaroğlu: % 2,2…
Bu rakamlara bakınca sorduğumuz soru açısından sonuç çok açık değil.
Yolsuzluk tartışmaları, Kılıçdaroğlu'nun varlığı genel seçimlerle ya da
siyasi partilere yönelik cevaplarla karşılaştırılınca % 4-5 civarında bir fark yapıyor.
Bu farkı tek yolsuzluk hassasiyeti olarak değerlendirmek belki doğru olmaz ama, gözardı etmek de doğru olmaz…
Rakamlar AK Parti'nin ve
Kadir Topbaş'ın seçimleri açık ara kazanacağını söylüyor.
Bu açıdan sonuçlar çok şaşırtıcı değil…
Ancak bu araştırmanın dikkat
çekici yanı atılacak oylar değil, atılmayacak oylar ya da oy atmak istemeyenler ve kararsızlar olarak karşımıza çıkıyor.
Bu oran % 38,4'le tüm siyasi partileri geçiyor.
Seçimlere doğru azalacak olsa da, bu oran, seçimlere 20 gün kala anlamlı bir duruma işaret ediyor. Yüzde 38'lik oran aslında
siyasetten uzak durma oranıdır ve bu çok yüksek bir orandır.
Türkiye'de tekerrür eden şu durumu hatırlamak gerekir:
Çatışma ve kutuplaşma bir noktada tarafları besler ama, belli bir noktadan sonra çatışmadan ve çatışan taraflardan kaçış başlar.
Bu arada en ağır yarayı her zaman siyasi partiler ve siyaset alır…
Kulaklara küpe olsun…