Hani biz yazınca küplere biniyorlar ya. İftira atıyorsun, yalan söylüyorsun diyorlar ya. Etmedik hakaret, tehdit bırakmıyorlar ya. Birazdan okuyacağınız satırlar bizzat Devlet Tiyatrolarında müdürlük yapmış bir isme ait. Bizim çektiğimiz fotoğrafı satır satır itiraf ediyor. 1999-2001 yılları arasında Devlet Tiyatroları Ankara Bölge Müdürlüğü yapan Murat Atak öyle şeyler itiraf ediyor ki; kurumun yöneticileri bu sözlerden hiç hoşlanmayacak. Murat Atak kendi görev yaptığı dönemden önceki genel müdürleri isim vermeden eleştiri bombardımanına tutuyor. Bugün Devlet Tiyatroları Genel Müdürü olan Lemi Bilgin’in Atak’tan hemen önceki dönemde de kurumun Genel Müdürü olduğunu hatırlarsak bu eleştirilerden o da nasibini alıyor. Atak’ın sözleri Lemi Bilgin’in de rahatsız olacağı cinsten. Halen kurumda rejisör olarak çalışan Murat Atak, Kültür Bakanlığı’nın düzenlediği sempozyumda; söze ‘sorunlar yumağıyla karşı karşıya olduğumuzu itiraf etmeliyim’ diye başlıyor ve eski genel müdürleri eleştiriyor. Atak; sıkıntılardan bahseden eski yöneticiler için ‘şimdi bu değerli tiyatro adamlarına siz genel müdürken aynı sorunlar yok muydu? Neden o zaman çözüme ulaştırmadınız’ diye sorarak kendinden önceki yöneticileri eleştiriyor. Murat Atak kurumun gün geçtikçe kan kaybettiğini ifade ediyor ve tiyatro camiasında büyük tepki çekecek itiraflarda bulunuyor. Atak tiyatroda tayinlerin çifte standart içinde yapıldığını, arzu ettiği puanı alamamış sanatçıların tehditler savurduğunu, teşvik ikramiyesini alamayan bir sanatçının ertesi gün rapor getirip oyun iptal ettirebildiğini ifade ediyor. Murat Atak, Devlet Tiyatrosunun getirildiği durumu ve yöneticilerin kuruma sahip çıkamadıklarını anlatmaya çalışıyor. Atak devam ediyor ve yalnızca Ankara’da 8 sahnede 260 kişi ile çalıştıklarını dolayısı ile her yıl birçok boş sanatçı ordusu ile karşı karşıya kaldıklarını, üstelik bu sanatçıların her rolü beğenmeyen bir memnuniyetsizler ordusu olduğunu söylüyor. Hatta daha da vahim itiraflarda bulunarak eğer sanatçının istediği sahnede oyun oynanmazsa rolü kabul etmediğini itiraf ediyor. Murat Atak kurumda rejisör yetiştirilmediğini ifade ediyor ve kurumu bir arpalık gibi değerlendirmekten hemen vazgeçmeliyiz diyor. Atak en sert eleştirileri de tiyatronun yöneticilerine yapıyor ve ‘koltuk kavgasından biran evvel vazgeçmeliyiz’ diyor. Bu itirafları bundan 7 sene önce yapan kişi o dönemin Devlet Tiyatroları Ankara Bölge Müdürü. Halen rejisör olan Murat Atak’ın bu itiraflarının tiyatroda nasıl bir tepki meydana getireceği merak konusu. Özellikle Murat Atak’ın eleştirdiği dönemde genel müdür olan kurumun bugünkü genel müdürü Lemi Bilgin’in bu açıklamalardan rahatsız olacağı tahmin ediliyor. Murat Atak’ın söylediklerinin hepsi doğru. Kurum içinde fellik fellik muhbir arayan bazı asabi tiyatrocular biz aynı şeyleri örnekler vererek yazınca kıyameti koparıyor. İşte kurumda bir dönem bölge müdürlüğü yapmış kişi Murat Atak da aynı şeyleri söylüyor. İtiraf, kurumun içinden geliyor. Şimdi soruyorum. Ey eleştiriye tahammülü olmayan, Devlet Tiyatrolarının kimseye hesap vermeyen bir kapalı kutu olmasını isteyen zihniyet ! Bu doğruları söyledi diye Murat Atak’ı muhbir mi ilan edeceksiniz ? Not : Benim araştırmalarımın da ilham kaynağı olan bu itiraflara inanmayan varsa Murat Atak’ın Devlet Müzik ve Sahne Sanatları Kurumlarının Yapılanma ve İşleyişinde Çağdaş Modeller Görüşler ve Sempozyum Bildirileri 7. Oturum’da Ankara Bölge Müdürü olarak yaptığı konuşmanın orijinal metnine bakabilirler.