Küresel Eylem Grubu, Genç Siviller,
Mazlum-Der, DTP, Irkçılığa ve Milliyetçiliğe Dur De Girişimi, DSİP,
Türkiye Gönüllü Teşebbüsler Vakfı, SDP, Barış
Meclisi, LAMBDA, Su Hareketi üyeleri Tünel’de toplanıp
Taksim’e yürüyecekler.
Sloganları:
Darbeye karşı ses çıkar!
Yargıçların “karargâh ziyareti” yaptığı bir ortamda “ağır çekim
darbe”ye “
sivil uyarı” niteliğinde olacak yürüyüş. Akşamüstü şehrin orta yerinde “Meclis’e dokunmayın” diye adım atacak sivillerden biri olmak ister misiniz? Gelir misiniz?
“21 Haziran 2008 Cumartesi günü, yılın en uzun, en aydınlık en beyaz günü. İşte o gün 50 yıldır cesaret edemediğimiz, hep geç kaldığımız bir şeyi yapmak için toplanacağız. Demokrasiden, adaletten, özgürlükten yana ve darbeye karşı bir ses çıkarmak için. O sesi 27
Mayıs 1960’da çıkaramadık. Bir başbakan gözlerimizin önünde asıldı.
27 Mayıs’a sessiz kalışımızın bedelini 12
Mart 1971’de hayatlarının en güzel çağındaki
gençler ödedi. Yine sessizliğe gömüldük. Ve o sessizliğin de bir bedeli vardı. 12
Eylül 1980’de yüz binlerce genç o bedeli ödedi, biz yine sessizce izlerken.
Tarih tekerrür etti.
12 Eylül 1980’nin sessizliğine doğan kızlar 28
Şubat 1997’de üniversite kapılarından başörtüleri yüzünden geri çevrildi, kaçınılmaz bedeli bu kez onlar ödedi.
Sessizdik. Sessizliğimiz cesaret verdi. 27
Nisan gecesinin sessizliğini bir e-
muhtıra bozdu. Karanlıklar içinde sessizce Susurluklar, Şemdinliler oldu, Ergenekonlar kuruldu, savcılar
linç edildi. Sessizliğimizden cesaret alanlar hukukun arkasına saklanıp siyaseti tehdit ettiler.
Şimdi yılın en uzun ve en güzel günü şehrin orta yerinde sessizlik yeminlerimizi
demokrasiden, vicdandan, adaletten yana, derinlerden gelen bir uğultu sesiyle bozuyoruz.
Kepenkleri indiriyoruz, televizyonu kapatıyoruz, yemeğin altını söndürüyoruz, işimizden izin alıyoruz, birlikte
İstiklal Caddesi boyunca bir akşamüstü yürüyüşüne çıkıyoruz.
Tek
renk, tek slogan, tek pankartla. Beyazlar içinde. Bir daha karanlıklar üzerimize çökmesin diye,
Kırıp dökmeden, kimseyi üzmeden, olan bitenden rahatsız olduğumuz bilinsin diye,
Yıllardır süren sessizliğimizin bedelini bir daha çocuklarımız ödemesin diye,
Biliyoruz çok geç kaldık ama daha da geç kalmayalım diye,
Bu kez iş işten geçmesin, ağır çekim darbe amacına ulaşmasın diye,
Demokrasiden, siyasetten, özgürlükten, yeni bir sivil anayasadan yana; yargı darbesine, darbe tehditlerine karşı vakur bir ses çıkarmak için, ilk sivil bir uyarıyı vermek için,
Yargı darbesiyle işlevsizleştirilen Meclis’e dokunmayın demek için,
21 Haziran 2008 günü, yılın en uzun, en aydınlık, en güzel, en berrak günü, bir akşamüstü şehrin orta yerinden, Tünel’den Taksim’e doğru sessizlikten bir ses olup yürüyoruz. Gelir misin?”
Darbeye karşı sesimizi yükseltmeliyiz. Şeriata da!
Ne şeriat ne darbe. Tam demokrasi istiyoruz.