Rutin dışı
Benim için ise, Susurluk'un "simge" cümlelerinden biriydi ve üzerine birkaç yazı yazmıştım, o yüzden çok iyi hatırlıyorum. "Devlet rutin dışına çıkabilir" demişti
Demirel; yani bazı durumlarda icabederse
hukuksuzluk yapabilir...
Batman eski valisi
Salih Şarman yakında piyasaya çıkacak olan kitabının adını koyarken Demirel'in devlet içindeki çeteleşmeye icazet veren bu cümlesinden esinlenmiş. Kitabı daha okumadık, ama bazı bölümlerinden yapılan alıntıları okumak bile, "rutin dışına" çıkmanın nerelere kadar uzanabileceğini gösteriyor insana ve tüylerini diken diken etmeye yetiyor.
* * *
Efendim, rutin dışına çıkma olayı şöyle gerçekleşmiş:
1993'te Batman'a vali olarak atanan Salih Şarman görev yerine gidince duruma bir bakmış ki şehirde vaziyet kötü.
PKK almış başını gitmiş. Bunun üzerine kendi deyimi ile "oyunu kurallarına göre oynamaya" karar vermiş. Neymiş bu kurallar? Sayın valimiz -herhalde kendisinin başkomutanlığında - özel ve gizli bir ordu kurmaya karar vermiş. Adını da hemen koymuş: Batman Karma
Özel Harekât Birliği. Kısa adıyla KÖHB! Karma demesinin sebebi, bu orduda hem askerlerin, hem özel timcilerin hem de
korucuların yer alması...
Hakkını yemeyelim, Sayın valimiz, devlet terbiyesi almış biri, o yüzden de kendi başına, idare amirlerinin onayını almadan girişmemiş işe. Önce
OHAL Valisi
Ünal Erkan'a çıtlatmış. Ünal Erkan, "Bu iş beni aşar" demiş anlaşılan ve Ankara'yı işaret etmiş. Ankara'da
Başbakan Tansu Çiller'e ulaşması epey zaman almış, ama sonunda ulaşmış ve iki ay sonra da projesini başbakan Çiller'in ve
Genelkurmay Başkanı Doğan Güreş'in tam desteğiyle uygulamaya girişmiş.
Ordusunun çekirdeğini meydana getirmek üzere 800 korucu seçmiş. Özel timcilerin yardımıyla korucuların eğitimine girişmiş. Ordu
silahsız olur mu? Olmaz tabii. Derhal, Batman Valiliği olarak,
Hazine Dış
Ticaret Müsteşarlığı'ndan ithalatçı belgesi alınmış. Çin'den ve Bulgaristan'dan silah ithalatına başlanmış. Bir parti Çin'den, üç parti Bulgaristan'dan olmak üzere 14
uçak dolusu silah ve
mühimmat, 400
telsiz ve muhabere sistemi, mayına karşı koruyucu sistemler getirilmiş. Nasıl getirilmiş? Genelkurmay Başkanlığı'nın valiliğe tahsis ettiği askeri nakliye uçakları ile! Böylece, 3 milyon dolarla 3 birlik kurulmuş. Tabii, üniformasız ordu olamayacağı için, KÖHB askerlerinin üniformaları da
ihmal edilmemiş. Bütün koruculara ay yıldızlı ve Batman Karma Özel Harekât Birliği armaları taşıyan üniformalar dağıtılmış.
Vali Şarman'ın başkomutanlığında kurulan bu gizli ordunun faaliyetleri hakkında daha fazla bilgiye ulaşmak için Şarman'ın kitabının piyasaya çıkmasını bekleyeceğiz. Ama bu kadarı bile insanı şaşkına çeviriyor.
TC'nin bir valisinin; yani mülkiye eğitimi almış, aklı başında bir idareci olması gereken bir kişinin böyle bir işe kalkışmasına mı şaşarsınız; Koskoca Genelkurmay başkanının bu zırvalığa katılmasına; PKK'yla mücadelede bu tür gayri ciddi şeylere bel bağlamasına mı şaşarsınız; yoksa bir başbakanın böyle bir hukuksuzluğa onay vermesine mi...
Devletin "rutin dışına çıkması"nın, zaman zaman, şartlar zorladığında "kabul edilebilir bir durum" olarak algılanmasının ne büyük bir
tehlike oluşturduğunu Şarman'ın kitabı bir kez daha anlatıyor bize. Şimdi benim merak ettiğim şu:
Acaba Doğan Güreş'in ya da Tansu Çiller'in bu kitapta anlatılan faaliyetleri (mevcut Türk ordusuna alternatif gizli bir ordu oluşturmak) Türk
Ceza Kanunu'nun hangi maddesine giriyor ve zaman aşımından düşüyor mu, düşmüyor mu? Bu son yazdıklarımı fantezi olarak algılıyorsunuz değil mi?
Çiller'in ya da Doğan Güreş'in bu yüzden hâkim karşısına çıkmaları ihtimali aklınızın ucundan bile geçmiyor...
İşin kötüsü haklısınız ve bizim en büyük sorunumuz da bu.