YENİ DÖNEM

Türkiye’nin konumunun çok iyi bir yere ulaştığını görüyoruz.


AK Parti’nin, 2002 yılı sonunda iktidara gelmesinden bu yana, dış politika açısından büyük bir tecrübe kazandığını ve uluslararası ilişkilerde Türkiye’nin konumunun çok iyi bir yere ulaştığını görüyoruz. Irak Savaşı’nın başlangıcındaki ürkek ve mütereddit diplomasi, yerini, ne yaptığını bilen, kararlı, büyüklüğü-nün ve gücünün farkında bir dış politikaya bırakmıştır. Bugün Türkiye, Cumhurbaşkanıyla, Başbakanıyla, Dışişleri Bakanıyla ve diplomatlarıyla aktif ve büyük bir devlete yakışır bir dış politika uygulamakta; varlığını ve gücünü bütün dünyaya gösterebilmektedir. Son dönemde Türkiye, Orta Doğu’da, Kafkaslar’da, Balkanlar’da ve dünyanın birçok bölgesinde en önemli barış ve istikrar gücü hâline gelmiştir. Prof. İhsanoğlu’nun İKÖ Genel Sekreterliğine seçilişinden tutunuz da, son yarım asırdır Türkiye’nin ilk defa, hem de en fazla oyu toplayarak BM Güvenlik Konseyi üyeliğine seçilmesi tesadüfî olmamıştır. Siyonist katliâma karşı Başbakan Erdoğan’ın Davos çıkışı ve nihayet NATO Zirvesi’nde Başbakan’ın Rasmussen’in adaylığı karşısındaki haklı tavrı, artık Türkiye’nin küresel bir aktör olduğunu açıkça göstermiştir. *** Yeni ABD Başkanı Obama’nın Türkiye ziyaretini, öncelikle Türkiye’nin bu yeni küresel konumuyla değerlendirmek lâzımdır. Başkan Bush gibi Neoconların ve Türkiye aleyhindeki çevrelerin fazla tesirinde kalmadığı, hele İslâm Dünyası’na karşı hiç düşmanca hisler beslemediği anlaşılan yeni Başkan Obama’nın, komşusu Kanada’dan sonra Türkiye’yi ziyaret etmesi, Türkiye’nin öneminin, dış itibarının ve gücünün bir neticesidir. 29 Mart Mahallî Seçimlerinin de demokratik ölçüler içerisinde gerçekleştirilmesi ve iktidar partisinin yüzde 39 civarında oy alarak gücünü pekiştirmesi, Türkiye’nin dış politikadaki manevra alanının artmasına yardımcı olmuştur. Obama’nın ziyaretinin bizce ikinci önemli boyutu, Bush’un sekiz yıllık başkanlık döneminde dibe vuran ABD’nin itibarının Türk halkının gözünde arttırılması ve Amerika’nın Obama’yla birlikte imaj tazelemesidir. Bizce Obama’nın ziyareti bu bakımdan hedefine ulaşmıştır. Gerçekten de,’Hüseyin’ ismi, Afrika asıllı olması, sempatikliği, tevazuuyla Obama, Türk halkı tarafından sevilmiş ve benimsenmiştir. Bu ziyaretteki üçüncü önemli boyut, Başbakan’ın Davos çıkışı. Cumhurbaşkanı’nın Rusya ziyareti, AB’nin itici tutumuyla Batı ile bağlarının gevşediği zannedilen Türkiye’nin, New York Times’ın deyimiyle’Batı’ya sıkıca bağlanmasıdır.’ Bu arada Başkan Obama, ilk Başkanlık konuşmasında İslâm Dünyası’na vaad ettiği mesajı, TBMM’de yaptığı konuşmasıyla yerine ulaştırmıştır. Konuşmasında,’ABD hiçbir zaman İslâmla savaşta değildir, olmamıştır, olmayacaktır (...) ABD Müslüman dünya ile ortak zeminler yaratmaktadır’ diyerek İslâm Dünyası’na dostluk ve barış mesajları gönderen Hüseyin Barrack Obama, kendi ailesinin durumunu da bu dostane bağlar için örnek olarak göstermiştir. *** Başkan Obama’nın, iki ülkeyi ilgilendiren diğer sorunlar konusunda söyledikleri, yukarıda ziyaret sebepleri olarak sıraladığımız hususlardaki durumu kadar net değildir. Özellikle Ermeni soykırım iddiaları konusunda muğlak cevaplar vermiş ve görüşlerini değiştirmediğini söylemiştir. ‘Tarih trajik gerçeklerle doludur’ diyen Obama’ya, Soykırım Kanunu’nun kabulünün, hattâ’soykırım’ kelimesinin telâffuzunun dahi bu Türkiye ziyaretini boşa çıkaracağını, birilerinin açıkça anlatması lâzımdır. Cumhurbaşkanı Gül’ün, Obama’ya sorulan bir soruyu vesile edinerek yaptığı kısa, açık ve yerinde izahat fevkalâde isabetli olmuştur. Irak, Afganistan, İsrail, Filistin, Kıbrıs konularında da henüz kamuoyu tarafından paylaşılan açık görüşler bulunmamakta; bu meselelerde temenniden öteye geçilmemektedir. Buna mukabil, Başkan Obama’nın daha Türkiye’ye gelmeden, Türkiye’nin AB’ye üye yapılmasını ısrarlı şekilde istemesi önemli olmuştur. Bazı AB üyeleri hoşlanmasa da, Obama’nın, ‘Türkiye’nin AB üyesi olması İslâm Dünyası’na güzel bir jest olur’ demesi, konuyu çok boyutlu olarak gördüğünü ifade etmektedir. Ayrıca, yarın İstanbul’da Medeniyetler İttifakı Zirvesi’ne de katılacak olan Obama’nın, Dünya Barışı’na faydalı adımlar atmasını bekliyoruz.

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER