İzinsiz olabilir, can sıkabilir, güvenliği tehlikeye düşürebilir... Her ne olursa olsun, protesto maksadıyla toplanmaya çalışan üniversite öğrencilerinin hayli sert biçimde püskürtülmesi, hiçbir biçimde izah edilemez. Gözaltına alınan 3 öğrenci "görevli memura mukavemet ve darp", "etkili eylem" ve "gösteri yürüyüş kanununa muhalefet" suçlarından tutuklama istemiyle mahkemeye sevk edilmiş... Peki ya polisler? Bununla ilgili bir soruşturma açılmayacak mı? Başbakan, "demokratik açılım" toplantısında rektörlerle buluşurken, o rektörlerin öğrencilerinin pataklanması, içe sinmedi. Diyelim mi provokatörler... Diyelim ki öğrencilikle uzaktan yakından ilgileri yok... Diyelim ki, amaçları kötü... Her ne ise, ortaya çıkarılmalı ve bu konuda ivedi açıklama bekleyen kamuoyu ile paylaşılmalı... ** WikiLeaks bir internet sitesi... Bugün dünya üzerinde her isteyen 40-50 dolar masrafla, böyle bir site kurup dilediği belgeyi yayımlayabilir. Sonuçlarına katlanmak şartıyla... Bu sitenin geçen hafta dünyayı ayağa kaldırmasının ardından gelen haberlere bakar mısınız: Site parasız kalmış, hosting'ini yayını yayınını güçlükle sürdürüyormuş, bağış kanalları kesilmiş, vesaire... Sen ben kursak, anında üzerimize çökerler. Bırakın belge yayımlamayı, ucunu göstersek hayatımız tehlikeye girer... Onun için, WikiLeaks'i bir grup özgürlük yanlısı gönüllünün sitesi gibi görmeyi bırakalım lütfen. Komik oluyor. ** Cübbeli Ahmet Hoca hakkında birtakım iddialar var. Son aylarda sıkça çıktığı haber kanalı, Cübbeli'yi temize çıkarmak için çok gayretli... Aynı kanalın gazetesi de sürmanşetinden Hoca'yı savunuyor. Gazetenin yayın yönetmeni, hafta içi, söz konusu "kasetlerin" önce kendilerine teklif edildiğini belirterek şöyle yazdı. - Biz kimsenin özel hayatına girmeyiz. Kimsenin kendi içindeki hesaplaşmalara alet olmayız. Çirkin görüntülerden medet ummayız. Bizi ilgilendirmez. Keşke gerekçe bu olsaydı... Can Dündar'lı "Su Samuru" manşeti hâlâ çok taze ve orta yerde duruyor. ** İsrail'de yangın çıktı, Türkiye söndürme uçağı yolladı... Bin tane spekülasyon... Nasıl yorumlanırsa yorumlansın, karar doğrudur. İlişkileri yumuşatır, yumuşatmaz... O ayrı... Marmara depremini hatırlayın... İlk koşan ülkelerden biri İsrail'di... Hoş, onda da bir sürü mânâ aradık ama öyleydi. Dünyanın herhangi bir ülkesinin başı dertteyken yardıma koşmak insani bir görevdir. Üstelik bu ülke size komşu olacak derece yakınsa, boynunuzun borcudur. Ve yukarıdaki üç yanlış, bu doğruyu götürmez!