Norveç'te 76 kişinin canını alan
terör gazetelerde küçücük haberlerle geçiştirilirse hiç şaşırmam... Teröristin avukatı müvekkili için 'mecnun' savunması yapacağını açıkladı; güya zihinsel özürlüymüş... Norveç başbakanı "Daha fazla
demokrasi, daha fazla şeffaflık" vaadiyle
defteri kapattı...
Cenazeler törenle kaldırıldı, iş bitti. 'Teröre karşı savaş' teranesiyle hakları kısıtlayacak yeni yasalar çıkarmayacak hükümet; geleneksel olarak üzerinde silâh taşımaz Norveç polisi, bu olay yaşandı diye geleneği bozmak niyetinde değiller...
Keşke 11
Eylül (2001) saldırıları sonrasında ABD de Norveç kadar serinkanlı davranabilseydi. George W.
Bush dünyayı fethe çıkarken olayı kendi vatandaşlarının hak ve özgürlüklerini kısıtlama bahanesi yapmayı
tercih etti. Bush'un bu tercihi ABD'ye beşbinden fazla ölü askere ve trilyonlarca dolarlık zarara mal oldu.
Norveç aynı oyuna gelmedi...
Acaba topraklarında yaşanan terör eylemini Bush'un etrafındaki gözü dönmüş Neo-Çılgınlar güruhuyla irtibatlandırdıkları için mi, oyuna gelinmedi?
Eylemlerin gerçekleştiği ilk günden başlayarak verilen tepkilere bakınız: Oslo'da kamu binalarına bombalı saldırıyı gerçekleştirdiğinde Norveçli Haçlı, uluslararası yayın yapan televizyon kanallarının görüşlerine başvurduğu 'uzmanlar', derhal "Norveç'in
11 Eylül'ü" teşhisini koydular ve eylemi el-Kaide'ye mal ettiler...
Neden sonra, çocuk yaştaki gençlerin üzerine ateş açınca Norveçli Haçlı, bu defa farklı teşhisler duyulmaya başladı aynı uzmanlardan: 'Sağcı' dediler, 'milliyetçi' dediler, 'fanatik Hıristiyan' dediler, '
Neo-Nazi' dediler, sonunda 'çılgın' sıfatında karar kıldılar...
Oysa bunların hiçbirine benzemiyor eylemi gerçekleştiren... Evet komünistlerden nefret ediyor, ancak gerçek komünizmden saptıkları için bu nefreti... Yayınladığı Manifesto'nun birkaç yerinde "Ben aslında öyle
dindar bir Hıristiyan değilim" itirafında bulunuyor...
İsrail'e defalarca selâm çakan, Filistinliler için "Yok edilmeli" diyebilen biri nasıl 'Nazi' olabilir ki?
'
Milliyetçi' veya 'ırkçı' biri, mesajını iletmek için bile olsa, kalkıp kendi milletinden ve ırkından gençleri nasıl öldürebildi?
Bu işte bir yanlışlık olduğu belli...
Yanlışlık teşhiste: Kendisine atfedilen sıfatların hiçbiri 76 kişinin canına kast eden Norveçli Tapınak Şövalyesi'ne yakışmıyor... 'Sağcı' sıfatı da, 'milliyetçi' sıfatı da, 'fanatik Hıristiyan' veya 'Neo-Nazi' de...
Aklı evvellerin bazısı 11 Eylül eylemcileriyle Norveçli Haçlı arasında benzerlik kurmaya da kalkıştı. Hiç alâkası yok. Yeni Haçlı seferini başlatacak 'Tapınak Şövalyeleri' örgütünün 11 Eylül eylemlerinden sadece altı ay sonra Londra'da kurulduğunu 'Manifesto'dan öğreniyoruz. İçinde iki
İngiliz, bir Amerikalı, bir
Yunan, bir
Sırp ve başka ülkelerden üyeler bulunduğunu da yazıyor Manifesto...
Özellikle Amerikalı'nın kim olduğunu merak ediyorum ben...
Şundan: 1500 sayfayı aşkın Manifesto pek çok kaynaktan yararlanılarak yazılmış... Yazarı her bölümün sonunda çalışmada hangi kaynaklardan yararlandığına dair bilgi de sunuyor. Yüzlerce kaynak arasında dolaşırken hepsini birbirine bağlayan ortak nokta derhal fark ediliyor: Kaynak teşkil eden kitaplar ile yazıları kaleme alanlar veya makalelerin alındığı internet sitelerinin hemen hepsi Neo-Çılgınlara ait...
Neo-Çılgınların
akıl hocası Bernard Lewis onlarca fikrine kaynaklık ediyor Norveçli Haçlı'nın... Daniel Pipes ve Robert Spencer neredeyse her on sayfada bir rastlanan isimler... Bat Ye'or sık sık karşımıza çıkıyor...
Manifesto'ya göz gezdirirken, bu isimlerin yazdıklarının alt alta sıralandığı bölümlerde, "Aman Allahım, yoksa vaktiyle Bush'a sunulan raporları mı bu çocuk eline geçirmiş?" hayretine düşmekten kendimi alamadım...
11 Eylül sonrasında ABD Başkanı Bush'a, "Tek çare Ortadoğu'daki rejimleri tek tek devirmek, bunların
inanç sistemleriyle de sorunumuz var" aklını verenler hep aynı yazarların görüşlerini ona aktarıyorlardı. Raporları okuyan Bush, bir gün, "Haçlı seferini başlatıyoruz" anlamına gelen bir cümle kaçırmıştı ağzından...
Norveçli henüz 21-22 yaşındayken katıldığı Londra'daki Tapınak Şövalyeleri toplantısında benzer bir
beyin yıkamadan geçmişe benziyor. 'Neo-Çılgın' hocalar çocuğun beynini yıkamışlar...
Galiba üzerini örterek saklamak istedikleri işte bu gerçek: Norveç'te kamu binalarına saldıran, ardından kampa katılan Norveçli gençlerin üzerine ateş açan Haçlı, aslında 'sağcı' veya 'milliyetçi', hatta 'Neo-Nazi' değil; doğrudan 'Neo-Conlar' etkisinde kalmış ve onların çizgisinde hareket eden biri...
Neo-Çılgınlar gibi İslâm'ı dünyaya tehdit olarak görüyor o da. Türkiye'yi askerinin başına çuval geçirilecek bir 'hasım' saymıştı Neo-Çılgınlar, Haçlı da Türkiye'yi sevmiyor... Haçlı da İsrail dostu, Arap düşmanı...
Gerçeği siz bilin yeter...