ANKARA Başsavcısı Mehmet Yücesoy, AKP’den
aday olmak için
istifa ettiğinde
CHP Grup
Başkanvekili Kemal
Anadol ilginç bir yorum getirmişti:
- Yasal bir engel yok ama ‘
yandaş yargı’ dediğimizde bize kızanların haksızlığı ortaya çıkıyor.
Ankara Savcılığı makamında iken hangi ideolojiye
hizmet ediyormuş, nasıl tarafsızmış ortaya çıkıyor.
Bürokratların AKP’den aday olması ise Anadol’a göre “
dokunulmazlık arayışı”dır, haklarında
soruşturma talebi bile olmadığı halde...
Peki,
Ergenekon sanıklarının CHP’den aday gösterilmesini Sayın Anadol nasıl izah edecek acaba?..
Siyasete giren yargıçlar
Sayın Anadol’un partisine bakalım: CHP’den aday olan iki
Yargıtay üyesi var:
YARSAV Başkanı Emine
Ülker Tarhan ve
HSYK eski Başkanvekili
Kadir Özbek...
Üçüncü aday, Savcı
İlhan Cihaner...
Yargı görevindeyken de tavırlarıyla tanınmış isimlerdir bunlar.
Anadol, kendi partisinden aday olan yargı görevlileri için de “hangi ideolojiye hizmet ediyormuş, nasıl tarafsızmış” diye konuşacak mı?
Sayın Anadol, eski
Yargıtay 8. Daire Başkanı Sayın Naci Ünver’i hatırlıyor mu?
Ünver, 312. maddeden verdiği kararlarla ve
Tayyip Erdoğan hakkındaki mahkûmiyeti onaylamasıyla tanınan bir yargıçtır. CHP’ye giriş töreninde cumhuriyetle CHP’yi eşitleyen bir konuşma da yapmıştı.
Sincan Birinci Ağır
Ceza Başkanı Osman
Kaçmaz da MHP’den aday olacakmış!
Malum,
Osman Kaçmaz, üniversitede
türbanlı kızların sınıftan atılmayıp sadece haklarında işlem yapılmasını isteyen YÖK Başkanı Yusuf
Ziya Özcan hakkındaki
takipsizlik kararını kaldıran hâkimdir!
Daima türban yasağıyla mücadele etmiş olan MHP, Osman Kaçmaz’ı kendi tabanına nasıl anlatacak?!
‘Benim yargıcım iyidir!’
Yargı görevlilerinin “benim” partimden aday olması iyi, “senin” partinden aday olması kötü diye bir ilkesizlik olabilir mi?!
Benim ‘ilkesel’ bakışım şöyledir:
- Yargı görevlileri de politikaya girebilir, değişik partileri seçebilirler. Önemli olan yargı görevini yaparken ‘politik taraf’ haline gelmemeleridir.
- Dünyanın her tarafında muhafazakâr, liberal ve solcu hâkimlerin içtihatları arasında ‘ölçülü’ farklılıklar olur; bu normaldir. Bu farklar ‘hukuk’ sınırını aşıp politik tarafgirliğe dönüştüğünde
facia başlar!
- Yargı erkini kullanmak gibi büyük bir güce sahip olanların, politikaya girmeden önce, o koltukta otururken şu veya bu yönde politize olmaları, yargıya verilecek en büyük zarardır.