Dünya mali
krizinin ardından
Türkiye, son iki yıldır
ekonomik bakımdan çevre
ülkelerinden olumlu yönde ayrıştı. Türkiye'de bu yıl Avrupa'nın pek çok ülkesinden çok daha fazla şirket evliliği yapıldı. Şirket evliliklerinin tutarı yıl başından bugüne kadarki sürede 11.7 milyar dolara ulaştı. Doğrudan
yabancı sermaye girişi 2011'in ilk on ayında yüzde 83 artarak 11.5 milyar dolar oldu. Ve Türkiye ekonomisi bu yılın ilk dokuz ayında yüzde 9.6 büyüdü.
İşsizlik oranı yüzde 8.8'e geriledi. Türkiye son bir yılda 1.7 milyon yeni istihdam yarattı. Böylece G-20 ülkeleri içinde en çok istihdam yaratan ülke Türkiye oldu.
Peki ne oldu da Türkiye ekonomisi bulunduğu
bölge ekonomilerinden böylesine ayrıştı? Avrupa'da devletin
borç krizi nedeniyle en güvenilir yatırım aracı olan devlet tahvilleri riskli hale geldi. Devlet borçlarının ödenememe korkusu ve düşük
büyüme hızı nedeniyle finansal yatırımcılar davranış bozukluğu içine girdiler. Oysa Türkiye'd
e devlet bütçesi denk olduğu için devletin borçlanması azaldı. Sermaye ve para piyasalarında özel sektöre kullanacağı daha büyük miktarda para kaldı. Böylece büyüme hızlandı.
İstihdam çoğaldı. Dolayısıyla Türkiye, sağlam kamu maliyesi ve yüksek büyüme hızıyla Avrupa'dan ayrıştı.
Bu arada Ortadoğu'da yaşanan
siyasi istikrarsızlık ise Türkiye'nin cazibe merkezi olmasını sağladı. Tek laik
İslam ülkesi olan Türkiye siyasi istikrarı ve büyüyen ekonomisiyle
Müslüman ülkelere örnek oldu.
Rusya ise
doğal kaynak ekonomisine dayanması, imalat sanayisinin güçlü olmaması ve yaşadığı tartışmalı seçimlerle ekonomide istikrarsız bir döneme girdi. İşte Türkiye bu sıraladığımız nedenler sayesinde, dünya mali krizinin ardından çevresindeki ülkelerden olumlu yönde ayrıştı.
Peki Türkiye'de bu yıl en büyük şirket evlilikleri hangileri oldu? Mey
içki firmasını
İngiliz TPG
Capital 2.1 milyar dolara,
SAAB Miller Anadolu Efes'in yüzde 24'ünü 1.9 milyar dolara satın aldı. Genel
Enerji firmasına, İngiliz yatırım firması 2.1 milyar dolarla ortak oldu.
Acıbadem Sağlık Yatırımları'nın yüzde 75'ini Malezyalı ve
Japon ortaklı Khazanah sağlık yatırım fonu 1.2 milyar dolara satın aldı. Böylece Türkiye'de 2011'de
Avusturya, Çek
Cumhuriyeti,
Portekiz,
İspanya,
Yunanistan gibi AB üyesi pek çok ülkeden daha fazla şirket evliliği yapıldı. Çünkü
genç nüfusu, yüksek büyüme hızı, sağlam kamu maliyesi ve siyasi istikrar pek çok
yabancı yatırımcının Türkiye'ye gelmesi yönünde olumlu etki yaptı.
Gelelim Türkiye'deki yeminli memnuniyetsizlere... Hatırlayacaksınız Turgut
Özal cumhurbaşkanı olunca
Mümtaz Soysal ve
Erdal İnönü'nün ayarı bozulmuştu. Kendilerini Türkiye'nin eliti olarak görüyorlardı. Oysa halkın içinden çıkan Özal onlara rağmen cumhurbaşkanı oldu.
Şimdi de
Abdullah Gül cumhurbaşkanı,
Tayyip Erdoğan da başbakan olunca, bunca yıl askeri
vesayet sayesinde kendisini elit olarak niteleyenlerin dengesi gene bozuldu. Statükocu
İstanbul sermayesi
rant kollamak amacıyla istediği bürokratik mevkilere atama yapamaz oldu. Bütçenin harcama bileşimi fakirden yana değişti. Sağlık ve eğitim harcamaları Cumhuriyet tarihinde ilk kez askeri harcamaların üzerine çıktı. Ve statükocu sermayenin bütün gayretlerine rağmen, Gül ve Erdoğan'ı iktidardan uzaklaştırmak için planladıkları ekonomik kriz bir türlü çıkmadı.
Mali disiplin sürdüğü takdirde çıkma olasılığı da çok zayıf görünüyor.
İşte bu nedenle yeminli memnuniyetsizlerin artık ekonomide gerçekleri görmesinde fayda var. Kısaca Türkiye son iki yıldır, dünyayı ve komşularını sarsan mali krize rağmen onlardan olumlu ayrıştı. Yoksa yabancı yatırımcı niye Avusturya,
Çek Cumhuriyeti, İspanya,
İrlanda, Yunanistan dururken, gelip Türkiye'de şirket evliliği yapsın ki!