Devlet Bakanı Cevdet Yılmaz, Türkiye'deki birçok yasağı ortadan kaldırdıklarını belirterek, ''
Kürt kelimesini telaffuz etmek bile
yasak değil miydi? Bir
genç, bir insan
Kürtçe kasetleri, kimse duymasın diye evinin ücra köşesinde dinlerdi'' dedi.
Kendisinin de bölgenin çocuğu olduğunu ifade ederek konuşmasına başlayan Yılmaz, ''
Bingöl ile
Tunceli kardeş iki şehirdir. Birbirlerine hem coğrafya hem de kültürel olarak çok iç içe geçmiş şehirlerdir. Kendimi sadece Bingöl'ün milletvekili,
bakanı olarak görmüyorum. Bütün bu yörelerin sıkıntılarını olabildiğince Ankara'ya taşıyan arkadaşlarınızdan biriyim'' diye konuştu.
Yılmaz,
AK Parti döneminde bu yörelere çok hizmetler yapıldığını ifade ederek, Türkiye'deki birçok yasağı ortadan kaldırdıklarını anlattı.
Eskiden Kürtçe konuşmanın, ''Kürtçe'' kelimesini telaffuz etmenin dahi yasak olduğunu anımsatan Bakan Yılmaz, şöyle konuştu:
''Yaşı genç olanlar geçmişi fazla bilmez ama hepimiz bu bölgede neler olduğunu biliyoruz. Uzun yıllar
olağanüstü hal vardı. O dönemi hep birlikte yaşadık. Faili meçhul
cinayetler vardı, işkence vardı, DGM'ler vardı, MGK bildirileri ile hükümetlere yön verilen dönemler vardı, yasaklar vardı. Kürt kelimesini telaffuz etmek bile yasak değil miydi? Bir genç, bir insan Kürtçe kasetleri, kimse duymasın diye evinin ücra köşesinde dinlerdi. Bunlar çok eskiden değil, sadece 15 sene önceydi.
Alevilik yine adeta konuşulmayan, tanınmayan bir alandı. Herkes üstünü kapatıp geçiyordu, böyle bir dönem yaşadı, bu
ülke, bu
toplum, bu yörelerimiz. Bütün bunlar geride kaldı. Kaset dinlemiyorduk, çocuk cezaevinde annesiyle konuşamıyordu, şimdi 24 saat yayın yapan devletin resmi Kürtçe kanalımız var. Bütün bunlar AK Parti döneminde oldu.''
''Kim ne derse desin AK Parti, bu ülkeye çok hizmetler yapmıştır'' diyen Bakan Yılmaz,
muhaliflerin, Türkiye'de 1990'lı yıllarda yaşananların sorumlusunun AK Parti'ymiş gibi davrandıklarını belirterek, şöyle devam etti:
''Bazen bakıyorum, muhalif arkadaşlar öyle bir konuşuyorlar ki, aslında 1990'lı yılları anlatıyorlar. Anlattıkları şey, bugünün Türkiye'si, Bingöl'ü, Tunceli'si değil, geçmişin Türkiye'sini anlatıyorlar, sanki eskinin sorumlusu AK Parti'ymiş gibi AK Parti'ye yükleniyorlar. Halbuki, yasakları kaldıran AK Parti oldu. Demokrasiyi bu ülkede derinleştiren AK Parti oldu ve yapmaya devam edecek. Önümüzdeki dönemde bu
demokrasi yetmez diyoruz. Bu demokrasi bize yetmez, daha ileri demokrasi diyoruz. Dünyadaki en ileri demokrasi neyse biz de onu istiyoruz. Bunun için yeni bir anayasa yapacağız diyoruz. İçinde herkesin kendini bulduğu, milletimizin bütün unsurlarının kendisini bulduğu, değişik inançların, değişik sosyoekonomik kesimlerin kendisini bulduğu bir anayasa istiyoruz. Bütün tarafların katılımı ile özgürlükçü bir anayasa yapalım diyoruz. Eski dönemin
darbe anayasasının ayıbından da bu ülke kurtulsun istiyoruz. 21. yüzyılda, ileri bir demokrasi olsun, dünyada prestijli bir ülke olsun, birinci ligde olan güçlü bir hukuk devleti olsun istiyoruz.''
Bakan Yılmaz, mitingin ardından
karayolu ile Bingöl'e hareket etti.