Bugün Gazetesi Ankara Temsilcisi Adem
Yavuz Arslan'dan önemli bir iddia
Arslan'ın iddiasına göre
MHP Genel Merkezi
kasetleri internete koyanları tanıyor. Diğer bir iddia ise MHP Yönetimi yeni kasetler konusunda pazarlık yaptı.
İşte Adem Yavuz Arslan'ın ilgili konudaki yazısı
Bu aşamada kritik nokta ise şurası: 'Farklı ülkücüler' birileri aracılığı ile
mesaj ilettiğine göre en azından Bahçeli kimlerle karşı karşıya olduğunu biliyor. Yani fail olarak uzaklara işaret etmesinin
hedef saptırmaktan başka bir anlamı yok. Ayrıca MHP'ye yönelik şantajın çözümü konusunda
kilit rolün Bahçeli'de olduğu da bu
röportajla kesinleşmiş oldu.
Yaptıkları ile bugüne kadar blöf yapmadıklarını gösteren 'farklı ülkücüler' aynı zamanda ellerindeki 'bomba'dan da ipucu veriyorlar. Kendi ifadelerine göre mevcut materyalleri yayınlamaları halinde MHP'nin barajın altını değil dibini göreceğini iddia ediyorlar.
Yani ellerindeki her ne ise MHP'de köklü bir değişimi beraberinde getirecek kadar güçlü.
Şimdi gelelim işin bam teline. Yayınladıkları kasetlerle ortalığı kasıp kavuran 'farklı ülkücüler' kendi kendileriyle neden röportaj yapıp
Twitter üzerinden yayınladılar?
Bu sorunun cevabı aslında bu köşede geçtiğimiz
pazartesi '
Hırsız evin içinde ise' başlıklı yazıda vardı.
Ankara kulislerine göre Bahçeli yönetimi, önceleri kendilerine yollanan mesajları ciddiye almadı. Hatta ilk görüntü yayınlanınca bile 'tekil bir hadise' olarak değerlendirilmişti.
Ancak 6 ismin istifasıyla sonuçlanan ikinci dalgadan sonra işin rengi değişti. Geçtiğimiz pazartesi aktarmıştım. Ankara kulislerine göre Bahçeli ve ekibi daha doğrusu geride kalan ekibi 'uzlaşma arayışında'ydı. Hatta bunun için resmi sıfatı bulunan kişiler bile aracı kılındı.
O yazıda, "MHP yönetimi 'farklı ülkücüler' ile bir formül üzerinde uzlaşıp partideki değişimi seçimden sonra kademeli olarak hayata geçirmenin arayışında. Teklifler 'farklı ülkücüleri' keser mi bilinmez ama bu konuda yoğun çaba sarf edildiği kesin. Hatta bazı rivayetlere göre de uzlaşma yakın" demiştim.
Dün itibarıyla yayınlanan röportaj, uzlaşmanın sağlandığını gösteriyor. Yani seçime kadar yeni kaset ve görüntü yayınlanmayacak. 13 Haziran sonrasında ise MHP'de yeni bir şekillenme süreci başlayacak.
Ankara kulislerinden bahsetmişken son günlerde yaşanan ilginç bir hareketlenmeyi de not etmekte fayda var.
Şu ana kadar yayınlanan tüm anketlere göre
AK Parti tek başına
iktidar olacak kadar oy alıyor.
CHP oylarında nispi bir artış var; MHP yerinde sayıyor. Fakat hem iki muhalefet partisinde hem de perde gerisinde etkili olan bazı çevrelerde '
koalisyon hesapları' yapılıyor. Ciddi
siyaset mühendislikleri yapıldığını söylemek mümkün.
Her formülün ortak paydası da 'AK Parti'siz bir hükümet.'
BDP'nin CHP'ye
destek çıkması, Batı'da CHP'nin MHP'ye omuz vermesi ve bir bütün olarak AK Parti karşıtlığında toplanılması tesadüf gibi durmuyor.
Yani son düzlüğe girerken
sürpriz gelişmeler yaşanabilir.