Başbakan Recep
Tayyip Erdoğan, "Sandıktan umudunuzu bu kadar mı kaybettiniz? Söyleyecek sözünüz
molotof mu, taşlar mı? Dağlardaki silahla dolaşıyor, sizler de şehirde taşlarla, molotoflarla mı dolaşıyorsunuz? Hiç mi fikriniz kalmadı ki şiddete başvuruyorsunuz?" dedi.
Başbakan Erdoğan,
Mardin Yenişehir semtinde düzenlenen mitingde halka hitap etti.
"HANGİ YÜZLE OY İSTİYORLAR?"
Başbakan Erdoğan, şunları söyledi:
''Mardinli kardeşim ben
Türkü de Kürdü de seviyorum. Bizde ayrım yok. Fakat Kürdün temsilcisiyim diyenin benim
Kürt kardeşlerime kazandırdığı ne var söyler misiniz? Söyler misiniz ne kazandırıyor?
Kürtler adına ortaya çıkan
bağımsız adaylar var.
Allah aşkına şu Mardin'e ne kazandırdılar? Söyler misin? Okullarınızı, hastanelerinizi, yollarını mı yaptılar? Size iş ve aş mı buldular? Ne yaptılar? Şimdi hangi yüzle gelip oy istiyorlar. Ne yapacağız diyorlar. Kardeşlerim bu ülkede artık ret, inkar ve asimilasyon politikaları yoktur. Biz tüm kardeşlerimizi vatandaşlarımızı yaradan da ötürü sevdik, seviyoruz.
Kardeşlerim şunu bilesiniz; bugün bu bağımsızlar bu BDP sırtını nereye dayıyor? Nereye?
PKK terör örgütüne dayıyor. Öyle mi? Oyu nasıl alıyorlar? Tehditle, korkutarak. Öyle mi?
Esnafın
kepenklerini kapattırıyorlar. Yoksa esnaf kepenk kapatır mı? Ama tehditle kapattırıyor.
"BASKILARA SON VERDİK"
Yıllarca
ihmal edilen Mardin'i yeniden canlandırmak için var güçleriyle çalıştıklarını ifade eden Erdoğan, "Kürt kardeşlerimizin sorunlarına samimiyetle eğildik. Arap kardeşlerimizin sorunlarına samimiyetle eğildik. Yezidi, Keldani, Protestan, Katolik demedik yıllarca kim bu ülkenin vatandaşıysa onların sorununu biz kendi sorunumuz olarak gördük. Biz cesaret ve kararlılıkla bir adım attık. Biz çözüm kapısını sonuna kadar araladık. Yasakları, kısıtlamaları kaldırdık, baskılara son verdik. Biz Milli birlik ve kardeşlik dedik. Bedeli her ne olursa olsun biz bu meseleyi çözeceğiz dedik. Biz sorunlardan beslenmedik kardeşlerim. Biz sorunları çözen bir
iktidar olduk.'' diye konuştu.
''BDP'NİN SEÇİM BÜROLARINDAN, ÇADIRLARINDAN MOLOTOFLAR ÇIKIYOR''
Başbakan Erdoğan,
yoksulluktan beslenen, yoksulluğu istismar eden parti olmadıklarını, yoksulluğu azaltan bir parti olduklarını ve iktidara geldiklerinde 19 milyon olan yoksul sayısının 12 milyon 715 bine indiğini belirterek, ''Bay Kemal bunu istismar ediyor. Bay Kemal 12 milyon 715 bini söylerken buraya 19 milyondan geldik. Bir de bunu söyle. Bunu söylemiyor. Değmez, değmez, hiç yormayın kendinizi ne gerek var. Sandıkta, sandıkta..." dedi.
"DAĞDAKİ SİLAHLA SİZ MOLOTOFLA MI DOLAŞIYORSUNUZ?"
Kardeş acılarını, gençlerin kanını, anaların gözyaşlarını oya tahvil etme çabasında olan vicdansızlardan olmadıklarını, kanı, gözyaşını durdurmak için çırpınan bir iktidar olduklarını belirten Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Seçim sürecine girdiğimiz andan itibaren
terör örgütü ve BDP şiddetin dozunu artırdılar.
AK Parti'yi
hedef alarak şiddetten medet ummaya başladılar. Cizre'de 13-14 yaşındaki imam hatipli yavruların kaldığı yurdu, ne günahı vardı o yavruları yaktılar.
İstanbul'da barış,
demokrasi diyen, mağduriyet kisvesi altında oy toplamaya çalışan bağımsız adayların
seçim bürosundan molotoflar çıkıyor. Kısa bir süre önce değerli kardeşlerim aynı bir şekilde İstanbul'daki bir ilçe başkanı molotoflarla yakalanıyor. BDP'nin seçim bürolarından, çadırlarından molotoflar çıkıyor. Ne olacak bu molotoflar? Kimin yüzünü yakmayı planlıyorsunuz? İstanbul'da Serap kızımızdan sonra şimdi kimi belediye otobüsünde öldürmeye çalışıyorsunuz?
Değerli kardeşlerim bu mu demokrasi? Bu mu
özgürlük? Sandıktan umudunuzu bu kadar mı kaybettiniz? Söyleyecek sözünüz molotof mu, taşlar mı? Dağlardaki silahla dolaşıyor, sizler de şehirde taşlarla, molotoflarla mı dolaşıyorsunuz? Hiç mi fikriniz kalmadı ki şiddete başvuruyorsunuz? Sevgili devletin asimilasyon, inkar ve ret politikalarına biz son verdik."