AK Parti Genel Başkanı ve
Başbakan Recep
Tayyip Erdoğan,
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun
Çorum'da, Sungurlu'nun il olmasına yönelik taleplere, ''Yaparız ya ne demek, ondan kolay ne var'' dediğini belirterek, ''Sorumluluk diye bir şey yok. Çünkü sırtında yumurta küfesi yok. Bol bol veriyor. Bekara karı boşamak kolaydır. İktidar olamayacağını zaten biliyor. Bildiği için de bol bol atıyor'' dedi.
Erdoğan, partisince
Kartal'da düzenlenen mitingdeki konuşmasında, bugün
Ümraniye ve Ataşehir'de çok coşkulu miting yapıldığını, şimdi Kartal'da çok muhteşem bir mitingi gerçekleştireceklerini ve ilçe mitingi değil, adeta büyük bir vil
ayet mitingi yaptıklarını söyledi.
Bu hareketin başlangıcında milletin olduğunu, rotalarını milletin çizdiğini ve yola öyle çıktıklarını belirten Erdoğan, 14
Ağustos 2001'de kurulan partinin millet tarafından 3
Kasım 2002'de yüzde 34 oy ve yüzde 65 parlamento çoğunluğu ile
iktidara getirildiğini anlattı. Erdoğan, şöyle devam etti:
''O zaman yüzde 10 barajı vardı ama bu barajları yıkarak bizi iktidara getirdiniz. Şimdi Bay Kemal diyor ki, 'ben bu barajları kaldıracağım veya indireceğim.' Samimiyetinden değil. Ya böyle bir talep var ya, acaba buradan da bir şeyler alır mıyım diye söylüyor. Çünkü kendisinin de Grup
Başkanvekili olduğu veya CHP yönetiminde olduğu dönemlerde bu zaten
gündeme geldi. Gündeme geldiği zaman Sayın
Baykal ve avanesi o zaman bu işe hiç yanaşmadılar. Olumlu değildiler. Şimdi Bay Kemal nerede bir talep olsa hemen 'yaparız, ne demek öderiz. Ne istiyorsun? Sungurlu il mi olsun? Verdim gitti. Çorum Spor süper lige mi çıksın, hemen çıkardım anında.' Çorum'da 'Sungurlu il olsun' demişler, 'yaparız ya ne demek, ondan kolay ne var.' Sorumluluk diye bir şey yok. Çünkü sırtında yumurta küfesi yok. Bol bol veriyor. Bekara karı boşamak kolaydır. İktidar olamayacağını zaten biliyor. Bildiği için de bol bol atıyor.''
-''İKTİDAR GİBİ BİR DERDİ YOK ZATEN''-
Bunun Nasrettin Hoca'nın
göle maya çalmasına benzediğini ifade eden Erdoğan, ''Soruyorlar hocam bu gölde
ayran olur mu? Hoca'nın verdiği
cevap 'ya tutarsa.' Şimdi Bay Kemal de öyle veriyor, veriyor, veriyor ya tutarsa. Çünkü iktidar olmak gibi bir derdi yok zaten. Onun tek derdi var; CHP içinde acaba konumumu nasıl korurum'' diye konuştu.
Eğer AK Parti birinci parti olmazsa genel başkanlığı bırakacağına dair sözünü hatırlatan Erdoğan, ''Böyle bir endişeniz var mı? Öyleyse
Allah'ın izniyle biz açık ara birinci partiyiz evelallah ama sen olamazsan bırakmaya var mısın? Bahçeli olamazsa bırakmaya var mıyız? Bahçeli cevap vermiyor zaten çünkü onun durumu belli. Kılıçdaroğlu ne diyor? Eyüpsultan'dan çıkmış, olur ya oradan da bir şey gelebilir, soruyorlar verdiği cevap şu; kimin oyu azalırsa o
istifa etsin. Ya dünyanın neresinde böyle bir mantık olur'' dedi.
Kılıçdaroğlu'nun iktidar hesabı olmadığını, çünkü yüzde 40'ı, yüzde 50'yi konuşmadığını söyleyen Erdoğan, şöyle konuştu:
''Neyi konuşuyor? 20.9 ile aldı ya şimdi 21'in üzerine ben ne katarım. Bu
hesap ne hesabı biliyor musunuz? CHP'nin içindeki yerini sağlamlaştırma. Hesap bu. Bay Kemal sen yüzde 40'ın, 50'nin hesabını yap. Hesap uzmanısın ya. Hesap uzmanı olduğuna göre bunu yap, bunu tuttur ama bak biz hesap uzmanı değiliz,
siyasetçiyiz. Siyaseti de iyi biliriz. Evelallah senden iyi biliriz. Eğer inanıyorsan, güveniyorsan, dürüstsen bu millet sizi artık sırtında fazla taşımasın. Çünkü benim milletimin yalancılarla uğraşacak fazla vakti yok. Yalancının mumu yatsıya kadar yanar. İnanın bunun mumu yatsıya kadar değil, yarım saatte sönüyor.''
-''YÖK'Ü REFORME EDECEĞİZ''-
Erdoğan, Kılıçdaroğlu'nun bir televizyon programında YÖK'ü kaldıracağını söylediğini ancak 30 dakika sonra
bedelli askerlikle ilgili soru sorulduğunda, ''Bedelli askerlikten gelecek parayı YÖK'e aktaracağım'' dediğini hatırlatarak, ''
Hani YÖK'ü kaldırıyordun.
Kalkan şeye para aktarılır mı? Bir başka televizyon programında da diyor ki, 'bu Başbakan
Anayasa nedir bilmiyor.' YÖK'ün Anayasa ile ilgili olduğunu da bilmiyor. Biz Anayasa ile ilgili neler yaptığımızı ortaya koyduk ve 26 maddelik paketi parlamentodan çıkartıp milletimize taşıdık ve gümbür gümbür yüzde 58 ile milletim sana
ders verdi ama dersi almadın'' dedi.
''Bizim YÖK'ü kaldırmak gibi bir vaadimiz yok ama YÖK'ü reforme etmek gibi bir vaadimiz var. Onun çalışmalarını da yapıyoruz. YÖK'ü reforme edeceğiz'' diyen Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Şu andaki gibi bir YÖK değil, daha farklı. İnşallah bu
reformu yaptığımız zaman üniversite noktasında oturalım masaya anlaşabilirsek senle anlaşalım, onu yapalım ama sen anlaşılabilir adam değilsin. Niye
seçim meydanlarında söylediğin sözlerden hiçbirini tutmadın? Referandumda çıktı meydanda 'başörtüyü ben hallederim' dedi. Sonra ne oldu? 12
Eylül akşamı 'hadi' dedim, 'iş bitti şu anda ben hazırım, hazırsan hemen yarın Meclise bunu götürelim' dedim. Hemen U dönüşü. Artık bunun U dönüşlerine alıştık. Şimdi S dönüşlerine başladı. Ne yazık ki bazı başörtülü kardeşlerim bile bunun yalanlarına uyarak çıkıp bazı televizyon kanallarında methiyeler düzüyorlar.
Bu iş öyle bir değerdir ki, bu yaşanır konuşulmaz, Buna nasıl güveniyorsunuz, nasıl inanıyorsunuz da bir pazarlığa adeta bununla giriyorsunuz. Kardeşlerim kaçtı, işte gittiler çarşaflı kardeşlerime, aldattılar, kandırdılar, CHP rozeti taktılar. Ondan sonra da gittiler Mersin'de çarşaflı kardeşlerimizi otobüsten aşağı indirdiler. Ya niye rahatsız oluyorsunuz? Bırakın herkes nasıl giyiyorsa giyinsin. Yeter ki bu toplumun ahlak değerlerine, genel ahlak kurallarına ters olmasın. Buna bakalım. Şöyle giymiş böyle giymiş. Bırakın, nasıl giyiyorsa öyle giysin. Karışma bu işe ama bunlar rahat durabiliyor mu? Rahat duramıyorlar. Niye? Bunlar rahatsızlar. Genlerinde var. Ne yaparlarsa yapsınlar 12 Haziran'da bunlara sandıkta gerekli dersi vermeye hazır mıyız? Onun için gece gündüz çalışmaya var mıyız? Komşu komşu dolaşmaya var mıyız? Unutmayın 12 gün kaldı. Çok çalışacağız. Evelallah
demokrasinin bir gereği olarak sandıkta bunlara gerekli dersi vereceğiz.''
-EĞİTİM YATIRIMLARI-
Başbakan Erdoğan, eğitim yatırımlarını anlatırken, 163 bin derslik yaptıklarını,
Milli Eğitim Bakanlığının bütçesini birinci sıraya taşıdıklarını söyledi.
Öğrencilere verdikleri eğitim desteklerini de anlatan Erdoğan, ''Bay Kemal 600 lira verecekmiş. İnanıyor musunuz? Akıl hocası diyor ki, 'ya zaten sen iktidar olamayacaksın, Erdoğan ne diyorsa sen iki kat vereceğim diye söyle, bu işi götür veya iki anahtar salla.' Geçmişte söylüyorlardı, 'bir
araba bir konut.'
Konutlar, arabalar geldi mi'' diye konuştu.
Şimdi yeni bir dönemin başlayacağını artık okullardan kara tahtayı kaldırarak yerine
akıllı tahtayı getireceklerini belirten Erdoğan, ayrıca öğrencilere birer
elektronik kitap dağıtacaklarını söyledi.
Erdoğan, dört yılda bütün okulların bilgisayar donanımlı akıllı tahtalara kavuşacağını belirtti.
AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan
Recep Tayyip Erdoğan, ''İntibaksa intibaklarını biz yaparız. Bunlar yapamaz, yalan söylüyorlar. Çünkü bunlar iktidar olamayacak ki yapsın. Emekli kardeşlerime sesleniyorum, bu oyuna gelmeyin, sizin haklarınıza sahip çıkan AK Parti'ye siz de sahip çıkın'' dedi.
Erdoğan, partisince Kartal Meydanı'nda düzenlenen mitingde yaptığı konuşmada, vatandaşın artık istediği hastaneye gidebildiğini, istediği eczaneden ilacını alabildiğini, daha önce böyle uygulamaların olmadığını söyledi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun SSK Genel Müdürü olduğu dönemde
sigorta hastanelerinin ameliyathanelerinin halinin rezalet durumda olduğunu belirten Erdoğan, ''Gidersin doktora SSK hastanesinde ne derler? 'Muayenehaneye gel.' Muayenehaneye gidince ne olurdu? Para. Bunları yaşadık mı hep beraber? Gelirsin tekrar hastanenin eczanesine ilacın bir tanesi var, diğerleri yok. Şimdi özele de gidebiliyoruz, devletin bütün hastanelerinin hepsi emrinizde. Para pul evelallah...
İlaç yüzde 80
ucuz'' diye konuştu.
''Siyaset ülkeye, millete
hizmettir, bunu anlatın. Siyaset bir zevk işi değil, bir keyif işi değil, bir ideoloji işi olamaz. Bu ülkeye, bu vatana, bu millete hizmet olarak ele almalıyız'' diyen Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Kim bu millete hizmet ediyorsa bizim de desteği onlara vermemiz lazım. Sorun şunlara Allah aşkına, şu CHP'nin bu ülkede dikili ağacı var mı? Sorun şu MHP, üç buçuk yıl iktidarda kalabildi, ne yaptı diye bir sorun. Halbuki millet bu MHP'ye ne dedi? 'Beş yıl seni görevlendiriyorum' dedi. Ne oldu üç buçuk yıl kaldı, kaçtı gitti. CHP'ye zaten benim milletim iktidar vermez. Neden? Çünkü bu ülkeyi onlar inim inim inlettiler.''
CHP'nin bir
profesör adayının
Zincirlikuyu Mezarlığı'nın girişindeki ''Her nefis ölümü tadacaktır'' yazısının bir söz mü, ayet mi olduğunun farkında olmadığını dile getiren Erdoğan, ''Açıklaması çok enteresan, 'sinir bozucu' diyor. Sen profesör olsan ne yazar. Herhalde bu, o sözü
İstanbul Belediye Başkanı
Kadir Topbaş
beyin sözü zannetti. Yarın ne olacak, öleceğiz değil mi? Öldükten sonra tabutun içinde musallaya geleceksin. Bizim geleneğimizde o tabutun bir örtüsü vardır. O örtünün üzerinde de bir ayet yazılıdır; 'her nefis ölümü tadacaktır' diyor, bu ayet. Şimdi herhalde Bay Kemal uyandı, o bayanları konuşturmuyor'' diye konuştu.
CHP'nin 27 Mayıs'ı bayram ilan ettiğini belirten Erdoğan, ''Çünkü o zaman bir
Menderes idam edildi,
Hasan Polatkan, Fatin
Rüştü Zorlu idam edildi. Bunların suçu neydi? Bu ülkeye hizmet ve bunlar demokrasi mücadelesini verdiler. Çok partili hayatın bunlar önemli aktörleri oldu'' dedi.
CHP'nin sandıklarda cevabı alması gerektiğini söyleyen Erdoğan, ''Bu CHP, camileri ahıra çeviren zihniyettir. Değişen bir şey yok, aynı kafa. Yaptıkları her şeyde istismar siyaseti var, bunu böyle biliniz'' diye konuştu.
-''DÜRÜST OL''-
CHP'nin yeri geldiğinde imam hatibi savunduğunu ifade eden Erdoğan, ''Dürüst ol. Seçimde bu yaptığını, katsayıda niye yapmıyorsun? Başörtülü kızların üniversiteye girmesi olayında niçin kalktınız da, MHP ile ortak hareket etmiştik, bunu engellediniz? Neden? Bu, CHP bu. Bunlara güven olmaz. Biz el ele vereceğiz. Siz bize güç verin, yeni anayasa ile temel hak ve özgürlüklerle inşallah yeni anayasayı biz gelelim 12 Haziran'dan sonra çözelim. Bu sizden geçecek, bu kararı siz vereceksiniz. Bunu sizinle halledeceğiz'' dedi.
AK Parti iktidara geldikten sonra
emeklilerin, o gün aldıkları maaşın üç kat fazlasını bugün aldıklarını belirten Erdoğan, emeklinin derdinden AK Parti'nin anladığını, emekli memurların durumunu Anayasa paketinde yasal hale getirdiklerini anlattı.
CHP'nin, BDP'nin buna karşı çıktığını, şimdi bunun istismarını yaptıklarını ifade eden Erdoğan, ''Biz anayasal teminat altına alıyoruz. Adeta toplu
sözleşme hükmüne bağlıyoruz. Bunlar ise yalan üstüne yalan... O problemleri biz çözeriz. İntibaksa intibaklarını biz yaparız. Bunlar yapamaz, yalan söylüyorlar. Çünkü bunlar iktidar olamayacak ki yapsın. Emekli kardeşlerime sesleniyorum, bu oyuna gelmeyin, sizin haklarınıza sahip çıkan AK Parti'ye siz de sahip çıkın'' diye konuştu.
-''USTALIK DÖNEMİNDE TÜRKİYE ÇOK ŞEY KAZANACAK''-
AK Parti'nin ustalık döneminde
Türkiye'nin çok şeyler kazanacağını belirten Erdoğan, şöyle devam etti:
''Geldik, milli gelirimiz 230 milyar dolardı. MHP'den aldık. Şimdi 740 milyar dolar. Devletin borçlanma faizi yüzde 63'tü. Kim veriyordu bunu? Sen, benim vatandaşım veriyordu. Onun için birin yanına ne yaptılar? Altı tane sıfır koydular. Benim vatandaşım zannediyordu ki 'param artıyor.' Rakam büyüyordu ama paranın alım gücü olmuyordu.
Enflasyon denilen olay işte buydu. Yüzde 30 enflasyon vardı, canavar cebimizdeydi.
Eğer biz gelmeden önce, 2002 sonu ve bugün, o günün asgari ücretiyle -faizi falan karıştırmıyorum- bugünün asgari ücretini karşılaştırın; kaç kilo ekmek alınıyordu, bugün kaç kilo ekmek alınıyor? Kaç kilo toz
şeker alınıyordu, bugün kaç kilo toz şeker alınıyor? Ne kadar ay
çiçek yağı alınıyordu bugün ne kadar ay çiçek yağı alınıyordu? Eğer bugün geri gittiysek hemen bırakıyorum.''
Eski bir belediye başkanı olarak Kartal'ı iyi bildiğini, hizmetlerin
Kadir Topbaş ile devam ettiğini belirten Erdoğan, ''İlçe belediyesini bu CHP'ye nasıl teslim ettiniz ona şaşırıyorum tabii. Sizin takdiriniz o ayrı mesele, saygı duyuyorum ama isterdim ki, ilçe ile
büyükşehir Kartal'da yine aynı olsun. Herhalde bu da bir ders olmuştur'' dedi.
-''SEN MİLLETİN ANASINI AĞLATTIN''-
MHP'nin ''Devlet, millet el ele'' dediğini ifade eden Erdoğan, ''Ne el elesi? Sen milletin anasını ağlattın Sayın Bahçeli.
Milletten nema, konut edindirme altında para kestiniz, millete bu paraları ödemediniz. Bu MHP kirletti, CHP kirletti, biz temizliyoruz'' diye konuştu.
Türkiye'nin dünyada bir itibarının olduğunu belirten Erdoğan, ''Artık gündem belirleyen bir Türkiye var, gündemi belirlenen değil. OECD'de, IMF'de,
İslam Konferansı Örgütü'nde, NATO'da Türkiye var. Aynı şekilde
Birleşmiş Milletler
Güvenlik Konseyi'nde kısa bir süre öncesine kadar Türkiye vardı.
Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi'nin başında Türkiye var, bir Türk var. Bunlar hep bu dönemin güzellikleri. Bunları CHP'ye rağmen yaptık'' dedi.
Başbakan Erdoğan, mitingin ardından vatandaşlara
karanfil dağıttı. Erdoğan'a mitingde,
Devlet Bakanı ve
Başmüzakereci Egemen Bağış, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, AK Parti İstanbul İl Başkanı
Aziz Babuşcu ile partisinin İstanbul
milletvekili adayları da eşlik etti.