İnternet sansürü konusunda TÜSİAD'a yüklenen Bülent Arınç, "TÜSİAD geçmişten bu yana söylediklerine sahip çıkmayan, güvenilmeyen bir kuruluş olmuştur. İnternette sansürcülük anlayışı geliyor. Böyle bir şey yok. Sayın Boyner'in de çocukları var." dedi. Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, seçim bölgesi Bursa'da gazetecilerle Bursa Polisevi'nde kahvaltıda bir araya geldi. Gazetecilerin, kendileri ile her zaman birlikte oldukları için teşekkür eden Bülent Arınç, "18 Nisan'dan bu yana birlikte olduk, seçim çalışmalarını birlikte yaptık. Çalışmalarımız gayet güzel yer aldı. Gazeteciliği çok iyi yapıyorsunuz. Seçime çok az vakit kaldı. Sizinle tanışmak istedim, bizim fark edemediğimiz eksiklikler olabilir, onları konuşmak istedik. Seçim sonrasında da birlikte olmak istiyoruz, bizim en yakın arkadaşlarımız gazeteciler olacak. Bir ayı aşkın bir zamandır beraber olmaktan büyük memnuniyet duyduk." diye konuştu. Bursa medyasının çok güçlü olduğuna dikkat çeken Arınç, "Arkadaşlarımız çok başarılı. Televizyonlar, gazeteler var, toplum hayatı ile sanayisi ve eğitimi, turizmi ile her gün kendisinden bahsettiren bir Bursa ile karşı karşıyayız. Önemli olan burasının gelişmesidir, güçlenmesidir." şeklinde konuştu. "BASINLA İLGİLİ YENİ YASALAR" Basının hür ve sansürsüz olmasının, anayasanın en önemli hususlarından biri olduğuna işaret eden Bülent Arınç, şöyle devam etti: "Meslek hayatınızla ilgili sorunlar elbette var. Ben 3 yıldır basından sorumluyum. Televizyonlar, radyolar var. Buradaki çalışmalarımızda basında çalışanların hem çok iyi, hem de onlarla ilgili yasal düzenlemeler yapılacaksa sizlerle görüşerek yapılmasını arzu ediyoruz. Parlamentoya getireceğim yeni yasala var, bunlardan birisi internet medyası, bazı kanunları değiştiren bir yasamız var." Yeni yapılanmanın, basın mensuplarını mahkemelerden uzak tutacak ve haklarında dava açılmasını engelleyen değişiklikler içereceğini müjdeleyen Bülent Arınç, yine özel hayatın dinlenmesi ile ilgili son dönemde kamuoyunu rahatsız eden konularda da cezaları artırıcı yeni düzenlemeleri parlamentoya getireceklerini kaydetti. "BÜTÜN GAZETECİLERİN SENDİKALI OLMASINI İSTERİZ" "Basının güçlü olması asıldır, bize düşün de basınla dürüst ilişkiler kurmaktır." diyen Bülent Arınç, sözlerini şöyle sürdürdü: "Kanundan kaynaklanan sıkıntılar iletilirse bununla ilgili düzenleme de yaparız. TRT içerisinde AA içerisinde toplu sözleşme görüşmeleri başarı ile sonuçlandı. Her zaman olduğu gibi yine yüksek haklar elde ettiler, helal hoş olsun. Belli malum kanuna tabi olarak çalışan ve bu konuda sözleşme yapan sadece AA içindeki sendika var. Biz mümkünse herkesin sendikalı olmasını isteriz. Çalışanların haklarını almasını arzu ederiz. Bunlar medya çalışanları ile patronlar arasındaki ilişkilere de bağlı. Doğrudan yapabileceğimiz pek bir şey yok. Ama patronları bu konuya mecbur edecek bir düzenleme gerekirse onu yapabiliriz." Ayrıca, Ege'de tatbikat iptalinin hatırlatılması üzerine Bülent Arınç, "Tatbikatlardan sorumlu bakan değilim. Bu konuyu ben de gazetelerden okudum. Sanıyorum dün kuvvet komutanı açıklama yapmış. Benim haberim bile yok. Bu Genelkurmay Başkan'ının belki Milli Savunma Bakanı'nın görevindedir. İptal edilir ya da yapılır. Bunu Genelkurmay bilir. Yeni bir soruşturma ya da iddianame yapılıyor şeklinde bir şey ben bilmiyorum. Bunlar yargıyı ilgilendiren konulardır. Bu konuda yeni bir gelişme olduğunu doğrusu bilmiyorum." dedi. "TÜSİAD BAŞKANINA CEVAP" TÜSİAD Başkanı Ümit Boyner'in internet medyasına sansür ile ilgili açıklamalarının hatırlatılması üzerine ise Bülent Arınç, "BUSİAD bir akşam yemeği vermişti. Bunun cevabını orada vermiştim. Sayın Boyner ve TÜSİAD ile ilgili düşüncem; bu kuruluşlar ile geçmişten bu yana iyi ilişkiler içinde olduk. Sayın Boyner de beni ziyaret etti. Ama TÜSİAD'ın bizde bir güven zaafiyeti meydana getiren tutumu var." diye konuştu. TÜSİAD'ın, tepkileri ile 'yapmadım', 'duymadım', 'görmedim' havasına girdiğini anlatan Bülent Arınç, "Demokratikleşme, özgürlükler adına, yeni anayasa yapma adına sözler söylüyorlar, raporlar hazırlıyorlar, kamuoyuna açıklıyorlar. Ama tepkiler üzerine 'yapmadım, duymadım, görmedim' havasına giriyorlar. Benim bildiğim TÜSİAD bilim adamlarına görev vererek raporlar hazırlamıştır ve bunlara sonra sahip çıkmamıştır. En son yeni anayasa konusunda, yeni anayasayı büyük bir heyecanla açıklamışlardı, sonra gelen tepkiler üzerine bu bizim görüşümüz değil, profesörlerin görüşü dediler. Yani TÜSİAD geçmişten bu yana söylediklerine sahip çıkmayan, güvenilmeyen bir kuruluş olmuştur." şeklinde konuştu. TÜSİAD'ın, ekonomik konularda daha çok söz söylemesinin daha doğru olacağına vurgu yapan Arınç, "Ekonomide gelişme var, Türkiye büyüyor, sanayici çok memnun, siz bunu söyleyeceksiniz. Aksini söyleseniz olmaz. TÜSİAD da biliyor ki sanayici ve iş adamları hallerinden memnundur, daha çok iş yapıyorlar, ihracat yapıyorlar. Bu konuda hükümeti eleştiremezler. Eleştirirlerse en azından kendi üyelerinize sorun halerinden memnun mu diye." diye ifade etti. TÜSİAD'ın haksızca hükümeti eleştirmesinden yakınan Bülent Arınç, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bunları yapmayınca hükümeti eleştirmeye başlıyorlar. İnternette sansürcülük anlayışı geliyor. Böyle bir şey yok. Sayın Boyner'in de çocukları var. Elbet internet çok faydalı bir araç. Ama Sayın Boyner de bilsin ki dünyanın her yerinde porno sitelere, şiddet yayan sitelere, annenizi nasıl öldürebilirsin, hayvanlarla, çocuklarla ilişki, her türlü çirkinliği yayınlayan sitelere karşı filtre vardır, olmalıdır. Türkiye'de her şey sınırsız değildir, özgürlüğün de sınırı var. Gençlerin, ailenin korunması hükümetlere verilen bir anayasal görevdir. Hükümetler, anayasada kendilerine emredilen görevleri yapmak zorundadırlar. Ruhsal dünyamızı koruyabilmek, zararlı alışkanlıkların önüne geçmek için bir filtre uygulaması veya bir önlem alınmasının topluma zararı değil, faydası var. Biz bu düşüncedeyiz. Sayın Boyner ya da böyle düşünenler iktidara gelirse porno siteleri ya da diğer konularda istediklerini serbest bırakabilirler. İktidara geldiklerinde düşünürüz." şeklinde sözlerini tamamladı. Bu arada, Bülent Arınç, son seçimlerdeki başarılı çalışmalarından dolayı Cihan Haber Ajansı muhabirine, bu seçime yönelik çalışmaların ne durumda olduğunu sordu.