Programda anketlerle ilgili soruları cevaplayan Erdoğan, bu hafta içinde yapılan bir anketin sonuçlarını gazetecilerle paylaştı.
AK Parti'nin şu anda açık ara önde olduğunu söyleyen Erdoğan, MHP'nin ise sınırda olduğunu savundu. Erdoğan elindeki son anketin sonuçlarını paylaştı: "Şu anda gayet iyi gözüküyor. AK Parti açık ara önde gözüküyor. Biz birkaç anket kuruluşu ile çalışıyoruz. Bizim baştan beri yaptığımız
uygulama bu. Açık ara önde gözüküyoruz.
Kamu oyu yoklamaları 45-50 gösteriyor.
CHP ise 25 etrafında, MHP ise sınırda gözüküyor."
MUHALETİ ELEŞTİRDİ
Başbakan Recep
Tayyip Erdoğan, ''Kılıçdaroğlu, yalanını çok başarılı söylüyor. Rahat rahat, hiç yüzü kızarmadan, korkunç yalanlar söylüyor. Siyasetin en büyük kaybı bu'' dedi. Başbakan Erdoğan,
Kanal 7'de yayınlanan ''
Başkent Kulisi Özel'' programına katılarak, gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Erdoğan, bir soru üzerine ''CHP'nin
yoksullukla mücadele konusunda, şu anda geleceğe yönelik 'AK Parti ne yaptıysa, ben daha fazla vereceğim' mantığı yürüttüğünü'' söyledi. Kendilerinin ise yaptıklarıyla konuştuklarını ifade eden Erdoğan, bazı rakamlar verdi.
Başbakan Erdoğan, 2002'de,
gıda ve gıda dışı yoksulluğun toplam nüfusa oranının yüzde 27 olduğunu, bunun da yaklaşık 18 milyon kişiye karşılık geldiğini bildirdi. Son araştırmanın 2009'da yapıldığını kaydeden Erdoğan, buna göre yoksulların toplam nüfusa oranının yüzde 18'e gerilediğine dikkati çekti.
Nüfus artışına rağmen rakamın 12 milyon 750 bin kişiye gerilediğini kaydeden Erdoğan, ''2006'dan itibaren günlük harcaması 1 doların altında olan yoksul insanımız kalmadı. 2006'dan bu yana, 5 yıl. Günlük harcaması 4,3 doların altında kalanların oranı 2002'de nüfusun yüzde 30'uydu. Bunu da yüzde 4'e kadar çekmiş vaziyetteyiz'' dedi.
Genel refahı yükseltip, gelir dağılımındaki çarpıklığı düzeltirken, bu arada yatırımları da
ihmal etmediklerini söyleyen Erdoğan, 79 yılda 6 bin 100 kilometre bölünmüş yol yapılırken, kendilerinin 8 senede 13 bin 600 kilometre bölünmüş yol yaptıklarına işaret etti. Türkiye'ye 163 bin derslik kazandırdıklarını, hastanelerin sayısını sürekli artırdıklarını belirten Erdoğan, artık vatandaşın istediği hastanede
tedavi olup, istediği eczaneden ilacını alabildiğini dile getirdi.
Öğrencilere verilen bursları iktidarları boyunca artırdıklarını anlatan Başbakan Erdoğan, 18
ambulans helikopter, 2 jet ambulans aldıklarını, THY'nin bir çok noktaya uçuş düzenlediğini,
Hakkari Yüksekova ve
Şırnak Cizre'ye havalimanı yaptıklarını anlattı.
Kütahya, Ayfonkarahisar ve
Uşak arasına da havalimanı yapıldığını anımsatan Erdoğan,
Mersin-
Adana arasındaki
Çukurova Havaalanı ile ilgili çalışmaların da sürdüğünü kaydetti.
Başbakan Erdoğan,
Ankara-
Eskişehir ve Eskişehir-
İstanbul ile Ankara-
Konya hızlı
tren projeleri ile Ankara-
Sivas hızlı tren çalışmalarının da devam ettiğini kaydetti. Erdoğan, Marmaray'ın 2013'de, hemen Güneyinden de otomobillerin geçmesi için çalışılan
tüp geçit çalışmasının da 2014 gibi biteceğini bildirdi.
Erdoğan, ''Bu adımlar vizyon istiyor, ufuk istiyor. Bu varsa, siz de bunları yaparsanız, yoksa bunların hiçbirini yapamazsınız'' dedi ve
Karadeniz sahil yolunun 15 yılda yüzde 35'i bitirilmişken kendileri döneminde yüzde 65'ini yaptıklarını anımsattı.
Seçim vaatlerinde en çok
ekonomik konuların öne çıktığının hatırlatılması üzerine Erdoğan, ekonomide çıtanın yükseldiği ama
halka yansımasının gerçekleşmediği iddialarının gerçeği yansıtmadığını ifade ederek, asgari
ücret bazında kıyaslandığında 2002 yılına göre
buğday, pirinç, ayçiçek yağı, çay, toz
şeker gibi temel gıda maddelerinden çok daha fazla alınabildiğini bildirdi. Erdoğan, ''Bir
bardak çay 2002'de 30
kuruştu. 613 bardak çay alınıyordu, 2011 yılı itibarıyla bu rakam 50 kuruş oldu ama alınan bardak çay adedi 1260'' dedi.
Başbakan Erdoğan, ''CHP lideri Kılıçdaroğlu, 'Gelsin bunu televizyonlarda tartışalım' diyor, ne diyorsunuz'' şeklindeki soruyu yanıtlarken, ''Ben latife yaptım; dedim ki amatör küme takımı ile
süper lig takımını bir arada oynatabilir misiniz diye. Daha çırak olmadı, çırak olması lazım. Biz çıraklık dönemini 2002-2007 arasında yaşadık. 2007-2011 kalfalık dönemimiz, şimdi ustalık dönemimiz başlıyor. Bunun neyini tartışacağım? Her şey ortada, açık. Kalkıp da örneğin SSK ile ilgili... Bunu mecliste kendisine okudum. Niçin mecliste çıkıp da bunun aksini orada kalkıp konuşamadı? Mecliste söylendi şimdi meydanda söylemiyorum bunları. Bu sebeple rahatım'' dedi.
-''BENZİN FİYATLARINI PİYASA BELİRLİYOR''-
Başbakan Erdoğan, programda AK Parti tarafından Karadeniz sahil yolu ile ilgili hazırlanan reklamın izletilmesi ve CHP'nin de kamyon şoförlerinin benzin fiyatlarından geçinemediği şeklindeki reklamının hatırlatılması üzerine ''
Benzin fiyatını piyasa belirliyor. Eskiden hükümetler belirliyordu, biz bunu tamamen piyasaya bıraktık. Şu anda kamyoncular şoförler vesaire zaten akaryakıta şuna buna zam geldiğinde anında fiyatlara yansıtıyor onların bu noktada
mağdur olması diye bir şey yok. Kimse kimseyi aldatmasın'' dedi.
''
Reklama reklam ile karşılık vermek mi istediniz'' sorusuna ise Erdoğan, ''Bizim öyle bir derdimiz yok. Dedik ki hem yaptıklarımızı, yapmakta olduklarımızı ve yapacaklarımızı reklamla da ayrıca halkımıza duyuralım istedik'' görüşünü dile getirdi.
Yaptıkları eserlerin bütün televizyonlar tarafından yayınlanmadığını söyleyen Erdoğan, yayınlanmadığı için de halkın ülkede neler yapıldığının farkında olmadığını ifade etti.
Kahramanmaraş'ta
baraj,
adalet sarayı, okul ve sağlık merkezi gibi 40 tesisin açılışını yaptıklarını belirten Başbakan, bunu bir kaç televizyon dışında diğer televizyonların yayınlamadığını söyledi. Erdoğan, bunları yayınlayan televizyonların da ''
yandaş'' diye damgalandığını söyledi. Erdoğan, ''Yayınladığı ne? AK Parti'yi yayınlamıyor ki, bu ülkenin, hükümetin, devletin yaptığı hizmetleri eserleri yayınlıyor. Bu eserleri millet görsün ki duysun ki kendisine özgüven gelsin. Bunları göstermek istemiyorlar. Paramızı veriyoruz, bunların da halkımıza gösterilmesini istiyoruz'' diye konuştu.
Başbakan Erdoğan, ''Reklamlarınızın, CHP'nin reklamlarına karşılık olmadığını anladık'' cümlesi üzerine ''O bize karşı yapıyor, biz ona karşı ne yapalım, daha yaptığı bir şey yok ki. Öyle bir fırsat olmayacak'' dedi.
Erdoğan, ''Sık sık eleştiriyorsunuz peki Kılıçdaroğlu'nun beğendiğiniz, 'şu yönden çok takdir ediyorum' dediğiniz bir şeyi yok mu'' sorusunu yanıtlarken, ''Kılıçdaroğlu, yalanını çok başarılı söylüyor. Rahat rahat, hiç yüzü kızarmadan, korkunç yalanlar söylüyor. Siyasetin en büyük kaybı bu'' derken, ''
Baykal gitti Kılıçdaroğlu geldi hangisi daha dişli
rakip size göre'' sorusuna da ''Baykal tabi ki yani Kılıçdaroğlu ile mukayese kabul etmez. Siyaseten, bizim Allah'a hamd olsun çok iyi bir muhalefetimiz var. O yönden durumumuz iyi'' şeklinde konuştu.
Kılıçdaroğlu ve Bahçeli'nin mitinglerdeki performansını nasıl değerlendirdiğinin sorulması üzerine Erdoğan, ''Bunu halkıma soracaksınız. Onun en güzel cevabını halkım verecek. Onun anketi
12 Haziran'' dedi.
-DIŞ POLİTİKA-
Başbakan ve AK Parti Genel Başkanı Erdoğan, dış
politika konusundaki ''
eksen kayması'' iddialarının da gerçeği yansıtmadığını belirterek ''Dış politika anlayışımız yatağını buldu'' görüşünü ifade etti.
Tunus'ta başlayan, sonrasında Mısır'a yansıyan olayların domino etkisi meydana getirdiğini belirten Erdoğan,
Yemen,
Bahreyn,
Cezayir ve Fas'ta da çeşitli olaylar olduğunu anımsatarak özellikle
Libya'da yaşanan olayları beklemediklerini bildirdi.
Suriye'nin ''
dış politika olmadığını'' vurgulayan Erdoğan, ''Orası bizim için adeta bir iç politika'' dedi. Suriye ile ile 850 kilometrelik sınırları olduğunu, akrabalık ilişkileri bulunduğunu anımsatan Erdoğan,
Esad ile ailece ilişkileri olduğunu söyledi.
Göreve geldikleri günden bu yana
demokratikleşme süreci üzerinde ısrarla durduklarını, olağanüstü halin kaldırılması konusunda kendisinin de düşüncelerini paylaştığını anlatan Erdoğan, bu konuda müşterek çalışmalar yaptıklarını, son olayların ardından gün aşırı
telefonla görüştüğünü, özel temsilcisini Suriye'ye gönderdiğini belirtti.
Başbakan Erdoğan, ''Bir yönetimin halkına kurşun sıkması asla doğru değildir. Çünkü karşınızda silahlı bir grup yok. Silahlı bir grup olsa o zaman tabi ki orada güvenlik gücü kendini savunacaktır, yapması gerekeni yapacaktır ama karşınızda halk var. Yani bir
Halepçe,
Hama,
Humus bunları geçmişte yaşadık artık bunları yeniden yaşamak istemiyoruz'' görüşünü dile getirdi.
Erdoğan, Suriye yönetiminin kendilerine ''5 tane askerimizi, 7 tane polisimizi öldürdüler'' şeklinde gerekçeler söylediklerini ama
sivil kayıpların 1000'i geçtiğine ilişkin bilgiler aldıklarını bildirdi.
Libya konusunda
Kaddafi ile olayların olduğu dönemde üç defa görüştüğünü ancak bir sonuca ulaşılamadığını ifade eden Erdoğan, hem Afrika'da hem de dünyadaki kendisini takdir eden, seven ya da sevdiklerini zannettiklerinin de kendisinden uzaklaşmaya başladığını savundu. Erdoğan, bugün (dün) bir telefon görüşmesi yapmayı planladıklarını ancak aradıkları zaman kendisinin
İran Cumhurbaşkanı
Mahmud Ahmedinejad ile görüşmede olduğu için görüşemediğini bildirdi.
Erdoğan, kendilerini en çok sevindiren şeyin yaşanan tüm olumsuzluklara rağmen
Hamas ve El
Fetih ve diğer grupların birleşmesi olduğunu söyledi.
Filistin'in demokratikleşme sürecinden başarıyla çıkmasını istediğini belirten Erdoğan, ''Bizim Ortadoğu'daki yaklaşımımız
İsrail ve Filistinli çift devlet. Her zamanda taraflara telkin ettik, bunu da dünya böyle kabul ediyor, herkesin de böyle kabul etmesi lazım'' dedi.