Yıldırım, anayasa değişikliği paketini
hukukçu kimliği ile incelediğinde, gelişmiş demokrasilerin insanlığa sunmuş olduğu imkanlar açısından en azından eski düzenlemeden daha ileri durumda olduğunu gördüğünü belirtti. Referandumun güven oylamasına dönüştürülmemesi gerektiğini ifade eden Yıldırım, "Düzenlemeyi kimin yaptığına bakmadan, neyi yaptığına baktığımda itiraza değer hiçbir olumsuzluk görmemekteyim. Sivil bir anayasa düzenlemenin, askeri cunta gölgesinde yapılan bir düzenlemeden daha fazla hak ve özgürlükler vereceği aşikardır. Zaten yapılan düzenlemelerde memurlara, kadınlara, toplumun her kesimine yaşamsal değeri olan özgürlükler açısından daha fazla haklar sunmaktadır. Halk oylamasında '
evet' diyeceğim. Bu oylamanın gelecekteki nesillerin faydasına olup olmadığına bakılması gerekir." dedi.
Türkiye'nin
darbe dönemlerinde çok şey kaybettiğini anımsatan Yıldırım, "Özellikle partimizin kurucusu Adnan
Menderes bunu canı ile bir bedel olarak ödemiştir. Partimiz bundan önceki cumhurbaşkanlığı seçiminde Meclis'i boykot ettiğinden dolayı cumhurbaşkanlığı
referandumu sonrası seçimde parlamentoya bile girememiştir. Bu bütün olumsuzluklardan dolayı ilçe teşkilatı olarak referandumda evet deme kararı aldık. Biz özellikle bu referandumda her bir 'evet' oyu
Adnan Menderes'in ruğruna gönderilen bir Fatiha'dır. Bu vesileyle akraba teşkilatımız ve beldemizdeki bütün insanların
evet oyu vermesi için çalışacağız." şeklinde konuştu.