12 Eylül'de yapılacak referandumun niye tartışıldığını anlamadığını ifade eden Altan, geç ve yetersiz olduğu için eleştirilebileceğini belirtti. Ankara Aktif Çalışanlar Derneği (AKÇA-DER)'nin düzenlediği 'Niçin Evet Diyoruz' adlı panele Star Gazetesi Yazarı Prof. Dr. Mehmet Altan ve Zaman Gazetesi Yazarı Prof. Dr. Mümtaz'er Türköne katıldı. Referandumda mutlaka evet denilmesi gerektiğini belirten Mehmet Altan, anayasa değişikliğinin sadece geç ve yetersiz olabileceğinin tartışılması gerektiğini söyledi. Saraya ait bir yargının olmadığını kaydeden Altan, "Saraya ait bir yargı yok. Yargıyı ele geçirecek demek yargının sarayı denetlemesidir. En çok statükonun sığınağı olan Anayasa Mahkemesi bir şey demedi. Avrupa Birliği bu değişiklikleri yerinde ama yeterli olmadığını söylüyor." dedi. Türköne ise PKK'yı bir musluğa benzeterek; "Birileri bir musluk yaptı ve açınca kan akıyor. Sırf bizi yönetmek için. Biz, biri bu kanı durdursun deyince yine aynı kişiler geliyor ve musluğu kapatıyor. PKK'nın mantığı da bu." diye konuştu. Bizi yönetmek için bu musluğu açtıklarını savunan Türköne, bunun ispatını Ergenekon ve Balyoz darbe planlarında olduğunu iddia etti. Anayasa değişikliğinin en önemli maddesinin 145. madde olduğunu ifade eden Türköne, 12 Eylülde 'evet' çıkarsa Meclis'in aldığı kararların kalıcı hale geleceğini söyledi. Türköne; "Bundan sonra o musluğu açıp kapatanlar bir kere değil bin kere daha düşünecekler." şeklinde konuştu. Emeklilik dönemleri gelen generallere eşlerinin darbe yapmaları için baskı yaptıklarını belirten Türköne; "Anayasa değişikliğinden sonra generallerin eşlerine diyecekler ki eğer darbe yaparsam Silivri'ye temiz çamaşır getirmek zorunda kalırsın." ifadelerini kullandı.