Anayasa değişikliğinde "
evet" demeye çağırmak için Anadolu'ya karış karış dolaşan Soylu'nun 29. durağı, İzmir'in
Bergama ilçesiydi. Bakırçay
Sanayici ve İşadamları Derneği (BASİAD)'nin davetlisi olarak gelen Soylu, ilk olarak Bergama
Esnaf Kefalet Kredi Kooperatifi Başkanı Ahmet Dalgıç'ı ziyaret etti. Daha sonra BASİAD tarafından düzenlenen
iftar yemeğine katıldı. Burada kalabalık bir davetli topluğuna hitap eden Soylu, "Bu zamana kadar Türk milletinin kalbini, ciğerlerini, kollarını aldılar ancak bu ruhunu alamadılar." dedi. Sandıktan "evet" çıkması halinde
Türkiye'nin modernleşme yolunda büyük bir adım atacağını, devletin milleti değil, milletin devleti, devletin hukuku değil, hukukun devleti oluşacağını belirten
Süleyman Soylu, bu
ülkenin namus borcu için,
demokrasi mücadelesi için Türkiye'yi karış karış dolaştığını ifade etti.
Vatandaşların, hiçbir siyasi parti gözetmeksizin 12
Eylül'de sandığa gitmesi gerektiğini söyleyen Soylu, Türkiye'nin özellikle
darbeler ve darbe anayasaları yüzünden ciddi sıkıntılar yaşadığına dikkat çekti: "Türkiye'nin demokrasi,
siyaset ve ekonomi alanında sorunları varsa, bunun altında darbe anayasası vardır. Darbe dönemlerinde Türkiye, önemli yolsuzluklarla karşılaşmıştır, çünkü bu dönemler sorgulanamıyor. Bu milletin hedeflediği nokta, ileri demokrasidir."
1960 yılında yapılan askeri darbe ve 1961 yılında yazılan darbe anayasasının, Türkiye'nin büyümesine ve yeterli derecede ileri gitmesine yetmediğini vurgulayan Süleyman Soylu, "Bunlar,
soğuk savaş döneminde yazılmış anayasalardır. O zamandan bu yana Türkiye, değişiklikleri uzaktan seyrediyor. Yapılması gereken şey, ileri demokrasiye adapte olabilecek bir Türkiye oluşturmak. Bu da
12 Eylül'de yapılacak
referandumdan 'evet' oyu çıkması halinde gerçekleşecektir. Bu sonuç, Türkiye'yi daha zengin bir ülke yapacaktır." şeklinde konuştu.
12 Eylül 1980 ve 28
Şubat askeri darbelerinin Türkiye'de siyasi
iktidar alanlarını daralttığını belirten Soylu, "Vesayet altındaki Türkiye'nin modernleşmesi ve çağdaşlaşması mümkün değildir. Vatandaş devlete gittiğinde, 'Mazeretim var, asabiyim ben' diyor. Oysa 13 Eylül 2010 sabahı Türkiye'de, 'Milletimin hizmetine amadeyim ben' diyen bir devlet oluşacaktır. O günün dünyanın tüm kapılarının Türkiye'ye açılacağı bir dönüm noktası olacaktır." dedi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun
genel af talebine de değinen Soylu, şunları kaydetti: " Kılıçadaroğlu ile CHP arasında uyuşmazlık görüyorum. Hem söylemleri hem de bakış açısıyla, çünkü her yaptığı açıklamadan sonra çark ediyor. Kılıçdaroğlu'nun af açıklaması bence acizliktir.
Anayasa değişikliği oylamasını siyasi bir yarışa çeviren Kemal Kılıçdaroğlu'nun
PKK meselesini 'hayır' oyuna bağlamasının tartışılması gerekir."