Prof. Dr.
Hayri Kırbaşoğlu'nun birkaç seneden beri çeşitli dergilerde yazdığı, televizyon programlarında söylediği önemli bir tespiti var.
Cübbeli Ahmet Hoca namıyla televizyon televizyon dolaşan ve tebliğ yaptığını zanneden fakat gerçekte tam bir "
Müslüman karikatürü" izlenimi veren kişi önceki gün tutuklanıp özel hayatı hakkında "ahlak dışılık" iddiaları ortaya atılınca Prof. Kırbaşoğlu'nun sözlerini hatırladım. Hoca, çağdaş Müslüman'ın
modern hayata intibak sağlayayım derken içine düştüğü üçgeni "
masa-
kasa-nisa" (kadın) olarak çiziyor.
Bu üçgenin üç de izdüşümü var: "Şehvet-şöhret-rüşvet."
Yani "Müslüman'ın üç et ile imtihanı"nda düştüğü vartalar onu bu dünyada da rezil etmeye yetiyor!
Aslında bu konu ile ilgili yazmak istemezdim. Ama Ahmet Taşgetiren'in söylediği gibi "Bu konu hakkında yazmamak da bir yorum." Bu konuda yazmayınca bazıları durumu tasvip ettiğimiz yorumunu yapabiliyor.
Balonu patlattılar
Cübbeli Ahmet Hoca'nın
Habertürk Televizyonu'na çıkmaya başlamasından ve Fatih Altaylı'nın karşısında adeta komiklikler yapan, fıkralar anlatan bir Müslüman karikatürüne dönüşmesini gördükten sonra
Twitter'da beni takip eden binlerce kişiyle şu cümleyi paylaştım:
"Bu adamı önce balon gibi şişirecekler sonra da bir
iğne batırıp indirecekler."
Nitekim düşündüğüm gibi oldu.
Cübbeli Ahmet televizyona çıkıp, geniş kitleler tarafından tanınır hale gelince havaya girdi ve egosu şişti. Bu egoyu patlatmak içinse
küçük bir "seks kaseti" dokunuşu yetti.
İstanbul'da bazı geceler Twitter cemaati ile '
kokoreç partisi' vesilesi ile bir araya geliriz. Ben kokoreç sevmem ama arkadaşlarla bir arada olmak için zaman zaman katılırım. Çengelköy'de bir araya gelinen yerde kokoreç yapanlar Cübbeli Ahmet Hoca'nın iki müridi. Sarık, cübbe, şalvar, sakal her şey tamam. Onlara Cübbeli Ahmet'e isnat edilen kaseti sorduğumda çok rahatlıkla 'Onlar Hoca'nın nikâhlı karıları' deyiverdiler.
Yani... Cemaati Hoca'nın bu türlü işler yapmasına pek de olumsuz bakmıyordu. Hatta Hoca'nın cinsellik anlamında güçlü olması sevindirici bir durumdu!
Neyse...
Şimdi burada asıl sorun Cübbeli Ahmet'in içine düştüğü durum değil. Asıl sorun bu kişinin kendisine hem bir misyon yüklemesi hem de o misyonun aksine "bir gizli hayat
yaşaması" iddialarıdır.
Yoksa bu ülkede kimin kimle seks yaptığına kimse karışmıyor. Bırakın nikâhlı olmayı
AK Parti hükümeti yasalarda zinayı suç olmaktan çıkardı.
Mafya ile
işbirliği
Cübbeli Ahmet bu yüzden, yani zinadan falan da tutuklanıp cezaevine tıkılmadı. Ona isnat edilen suç, kendisine isnat edilen kasetlerin
temizlik işini
mafyaya
havale edip mafyayla bu anlamda işbirliğine soyunduğu iddiasıydı.
Burada doğru soru bu gerçekten:
Madem söylediğin gibi internette dolaşan seks kasetleri sana ait değil, o halde neden mafyadan kasetlerin ortadan kaldırılması için işbirliği istiyorsun?
Kaldı ki, birisi hakkında internete bir defa bir şeyler düşmüşse onun temizlenmesi mümkün değildir. Temizlik harekâtı için bütün interneti dolaşmanız gerekir. Onun için böylesi durumlarda madem senin değil bırak dolaşsın. Deniz Baykal'ın, MHP'li yöneticilerin
seçim öncesi çıkan kasetleri hâlâ internette bir yerlerde izlenebiliyor.
Bir de... Eğer birisi sizin için tezgâh kurmuş ve kasetinizi internete düşürmüşse aynı işi yeniden yapmaması için hiçbir engel yok.
İnternet bu, ucu bucağı yok!
Cübbeli Ahmet söz konusu kasetlerle ilgili olarak kendini savunurken de "Biz burada patrikhaneye karşı görevliyiz, konuşturmasınlar beni" demişti. Demek ki kendisine yüklenen bir misyon var fakat ya bu kişi o misyonun adamı değil ya da bu görev sona erdi!
Temsil keyfiyeti
Şimdi...
Türkiye'de ve dünyada kendini Müslüman kitlelerin yöneticisi, önderi, hocası, imamı, şeyhi sanan veya benzeri şekilde öne çıkan kişiler hitap ettiği kitlenin yaşam biçimini dizayn etmeye kalkışıyor.
Oysa liderin, önderin bağlılarına ve bütün insanlığa ifade edebileceği global ölçekte kabul görecek açılımları ve fikirleri olmalıdır. Değilse meydana çıkmamalıdır!
Eğer liderlik mevzuu sarık-sakal-cübbe-şalvar ile mümkün olsaydı Alem-i
İslam'da elini sallasan lidere çarpardı.
İslam dünyasının en büyük sorunu onu hakkıyla temsil edecek bir lider sorunudur.