Efsanevi
rock grubu U2 ve solisti Bono... Dün
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’la görüştü, kendilerine eşlik eden bakanlarla birlikte Boğaz Köprüsü’nü yürüyerek geçti.
Bugün de...
Grup,
Atatürk Olimpiyat Stadı’nda 70 bin kişinin izlemesi beklenen bir konser verecek.
Bono’nun duygu dolu sesi...
The Edge’in dokunaklı gitarı...
Dinî ritüelleri anımsatan sound...
U2, iki buçuk saat boyunca, 24
şarkıyla, 360 derece dönecek olan ve pençe adı verilen dev sahnede olacak...
***
U2, 1976 yılında, grup üyeleri henüz lise çağındayken kuruldu...
O zaman da siyasal bir anlayışa sahipti...
Nitekim U2 ismini, Bono’nun önerisiyle
soğuk savaş sırasında kullanılan
Amerikan casus uçakları U2’dan aldı.
“Sunday Bloody Sunday”, U2’nun sosyal-siyasi tavrını yaygınlaştıran ve grubu çok popülerleştiren en önemli başlangıç şarkıları oldu.
Şarkı,
Kuzey İrlanda’nın Derry kentinde 30 Ocak 1972’de yaşanan ve
sivil haklar için
protesto düzenleyen 13 silahsız insanın Britanya Ordusu tarafından öldürüldüğü dramatik olayları anlatıyordu.
Sözlerini Bono’nun yazdığı ikonlaşan “Sunday Bloody Sunday” isimli şarkının anlattığı olayın üstünden onca yıl geçmesine rağmen, ancak bu yıl yayımlanan resmi bir
rapor cinayetlerin “hem yasadışı, hem meşru gösterilemez” olduğu sonucuna vardı.
Britanya Başbakanı
David Cameron da Birleşik Krallık adına Kuzey İrlanda’dan resmen özür diledi.
Bono da, raporun yayımlanmasını İrlanda’nın alacalı tarihinin en olağandışı günlerinden biri olarak yorumladı.
“Her iki taraftaki paramiliter güçlerin seslerini en fazla yükselttikleri gündü, dünya o gün barıştan vazgeçen insanları gördü” diyen Bono sözlerine şöyle devam etti:
“Sözler ne kadar anlamlı ve kelimeler ne kadar yürekten olursa olsun 38 sene 11 dakikalık bir konuşmayla kaybolmadı”...
***
U2 ve Bono sadece kendi
ülkesiyle ilgili değil...
Nitekim...
15 yıl önce gözaltına alındıktan sonra bir daha kendisinden haber alınamayan Diyarbakırlı Fehmi Tosun’un ve ailesinin çığlıklarını kimse duymazken Bono duymuştu.
Grup, Türkiye’deki faili meçhulleri dünya gündemine taşımak için 1997’de çıkardıkları “Pop” isimli
albümünün kapağına, “Remember Fehmi Tosun, ‘disappeared in
Turkey October 1995’ - Fehmi Tosun’u hatırla.
Ekim 1995’de Türkiye’de kayboldu” yazmıştı.
Burhan Ekinci’nin Taraf’taki haberinde, Rock Grubu U2’nun albüm kapağında ismine yer verdiği Fehmi Tosun’un eşi Hanım Tosun’un “sesimizi bir onlar duymuştu” dediğini okudum...
U2’nun, Diyarbakırlı Fehmi Tosun’un eşi ve çocuklarıyla bir araya gelmesi de beklenmekte...
Grup üyeleriyle görüşmeyi çok istediğini söyleyen Tosun’un eşi Hanım Tosun da Bono ile grubun diğer üyelerini evine davet etti.
***
Bono sadece insan haklarıyla ilgilenmiyor...
Eşit ticaret, üçüncü dünya ülkelerinin borçları gibi birçok sosyal konuda kampanyalar yürütmekte...
Tabii Afrika’daki
AIDS ve açlıkla mücadelesini de unutmamak gerek... Bu nedenle verdiği savaş sırasında konuyu dünya gündemine yayması ve güçlü bir
lobi oluşturması nedeniyle
New York Times, Bono’yu, “iyilikseverliğin birleştirici yüzü” diye niteliyordu...
***
U2 Grubu...
Ve Bono, Türkiye’deki
halk oylamasında oy kullansalar acaba ne oy verirlerdi?
Hiç şüpheniz olmasın “
evet” verirlerdi...
Ta 1995 Ekim’inde, Güneydoğu’da “
ölüm kuyularının” açılıp açılıp kapatıldığı bir dönemde, onun İstanbul’daki iz düşümü olan Fehmi Tosun’un “faili meçhule”
kurban gitmesini ülke duymazken duyan bir hassasiyet, 12
Eylül rejiminde yetersiz de olsa açılacak bir gediğe tabii ki “evet” derdi...
Çünkü onların da amacı, siyasal
iktidar kavgalarında horozluk değil, “rejimlerin demokratikleşmesi”...
Halkına ve insanlarına insan gibi davranması...
O nedenle “evet” derlerdi...