Birinci Demokratik
Özerklik Çalıştayı’nın “Türkiye’de
Ulus-Devlet,
Milliyetçilik ve Yeniden Yapılandırma Sorunları” başlıklı ilk oturumunu yönetmek üzere Cumartesi günü Diyarbakır’daydım...
İstanbul’a dün döndüm. Hava yağmurlu ve melankolikti, önce gazeteye uğradım... Biriken postayı gözden geçirdim... Gazeteleri karıştırdım.
Yazıişlerindeki arkadaşlarla ayaküstü sohbet ettim...
Göz ucuyla televizyona baktım...
Haberleri izlerken çok çarpıcı bir tanesi siyasi haberleri ve
siyasetçilerin birbirleriyle dalaşmalarını da hızla sollayarak ekrandan fırlayıp adeta gözüme girdi.
Söz konusu haber, İstanbul Valiliği’nin onayıyla, İl
Milli Eğitim Müdürlüğü ve
İstanbul Emniyeti Narkotik Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü’nün ortaklaşa yaptığı “madde bağımlılığı” anketi sonuçlarını kapsıyordu...
Ankete İstanbul’un 28 ilçesindeki 154 okulda okuyan 31 bin 272 öğrenci katılmıştı.
Son yılların en kapsamlı “madde kullanımı” araştırması, lise öğrencileri arasında esrardan
kokaine, ecstasyden captagona kadar uyuşturucu madde kullanımının yaşandığını ortaya koyuyordu.
Kanım dondu.
***
Uyuşturucu kullanma yaşı 14’e kadar düşmüştü... Üstelik her 100 öğrenciden 1’i, gramı 150 dolardan satılan sosyete uyuşturucusu kokain kullandığını
itiraf etmekteydi.
Araştırmanın satır başlıkları şöyle:
-
Öğrencilerin yüzde 3,3’ü, en az bir kez esrar içmiş.
- Yüzde 2,4’ü de yine en az bir kez uçucu madde kullanmış.
- Öğrencilerin yüzde 1,6’sı ecstasy içmiş.
- Yüzde 1,4’ü amfetamin kullanmış.
- Yüzde 1,2’si LSD kullanmış.
- Yüzde 1’i de kokaini en az bir kere denemiş.
***
Çanakkale’de geçen
öğretim yılında yapılan araştırma da İstanbul’daki araştırmayı destekliyor. 16 lisede, 6 bin 959 öğrenciyle yapılan çalışmada, sigara ve
alkol kullanım oranları, İstanbul’daki sonuçlara yakın çıkmıştı.
- Yüzde 1,4’ü esrar
- Yüzde 1,2’si uçucu madde
- Yüzde 1’i de ecstasy, kokain, eroin, LSD, captagon gibi uyuşturucu maddeleri en az bir kez kullandıklarını itiraf etmekteydi...
Çanakkale’de araştırmaya katılan öğrencilerin bu maddeleri ilk kez deneme yaşları da belirlenmişti. Buna göre,
- Uçucu maddede deneme yaş ortalaması 14.
-
Esrarda ise 15.
***
Eğer bir toplumun yüzde 4’ü sürekli ve düzenli uyuşturucu kullanmaya başlar ise o
ülke iflah olmuyormuş.
Uyuşturucu kullanma yaşının 14’e kadar düştüğünü...
Üstelik her 100 öğrenciden birinin, gramı 150 dolardan satılan sosyete uyuşturucusu kokain kullandığını söylediğini duyunca doğrusu ilerisi için umutsuzlanıp ciddi bir şekilde ürktüm.
Ama bizde “uyuşturucu kaçakçılığı” tabu...
Hâlbuki
Birleşmiş Milletler Uyuşturucu ve Suç Ofisi UNODOC’un son raporuna göre dünyanın en büyük uyuşturucu tüketicisi olan Avrupa’ya giren afyon, eroin ve morfinin yüzde 85’i Türkiye’den
transit geçiyor.
Buna rağmen
sistem uyuşturucu ticaretini “yok” sayıyor... Geçen gün:
“Siyaset yol almak istiyor ise...
Pastırma üzerinden toz
duman kaldırmak yerine Türkiye’nin uluslararası araştırmalardaki zafiyetli konumunun sistemsel nedenlerine...
Daha önemlisi kimsenin ağzına alamadığı ‘uyuşturucu ticaretine’ el atsın...
Esas orada bakın neler neler çıkacak...” diye yazıyordum. Ama nafile...
***
Uyuşturucu baronlarına yönelik sistematik bir savaşın neden yapılmadığını sorduğum siyasetçi bir dostum bana, parlementoda şahit olduğunu söylediği iki milletvekilinin konuşmasını aktardı.
Biri diğerine söyle diyormuş:
-Devletin tozcusu gitti, milletin tozcusu geldi...
Giderek artan bir şekilde çocuklarımızı uyuşturduğu halde neden “uyuşturucu ticareti” konuşmuyoruz merak ediyorum...
Bu kimin tabusu?