İnsaf demekten başka ne diyebiliriz ki?
Ergenekon davasından tutuklu Mehmet Haberal ve Mustafa Balbay’ı milletvekili adayı olarak rica ile listeye koyan CHP lideri Kılıçdaroğlu, şimdi yasalara göre tutukluluk süresi uzun olduğu iddiasıyla Meclis’e girdi ama yemin krizi çıkardı.
Ve CHP’li vekiller yemin etmedi.
Bir nevi turist gibi geldiler seyrettiler ve gittiler. Helal olsun Kılıçdaroğlu’na koskoca CHP’yi turist kafilesine dönüştürdü.
Pardon doğru ya! Bu yeni CHP’ydi.
Birincisi, yasalara göre tutukluluk süresi uzun ise ve kanunlar Meclis’de yapıldığına göre: ‘girersin meclise yaparsın kanunu vekillerin için istediğin özgürlüğü sağlarsın.’
Ve de CHP’nin yetkisini kullanmasıyla Milli irade tecelli etmiş olur.
Bu da
demokrasinin kurallarındandır dersin.
Pardon, Kılıçdaroğlu hesap uzmanıydı. Hukukçu değildi. Bunu hesaplayamamış olabilir! Zaten siyasete de yeni girmişti değil mi?
Doğru ya! bu ülkeyi Ak Parti idare ediyor. İktidar onlar olduğuna göre CHP-MHP ve BDP kriz çıkarır,
iktidar partisi çözer.
Peki siyaset, devlet ve millet bazında çözüm ortaklığı ise bu muhalefet partileri kriz ortağı mı diyesi geliyor insanın?
Ya da muhalefet partileri siyasetin neresinde duruyor demek mi lazım?
Hadi, CHP’nin
yemin krizinden dolayı düştüğü durumunu, Kılıçdaroğlu’nun siyasete ısınmasına bağlayalım.
Ya 30 yıldır hak aradıklarını iddia eden BDP’lilere ne demeli?
Kürt vatandaşlarımız, Ankara’da bizim sesimiz-sözümüz olun diyerek oy verdiği vekiller, Diyarbakır’da toplanacaklarmış-toplandılar.
Peki, Kürt vatandaşlarımız önümüzdeki sandık gününde; biz zaten Diyarbakır’da yaşıyoruz ve kimse bizi duymuyor, sizler gidin sesimiz-soluğumuz olun dedik, siz buraya geldiniz, sorunlarımıza çözüm getirmediniz-getiremediniz, şimdi sıra yenilerinde ve biz onları gönderiyoruz’ derler mi? Valla derler.
Bu da BDP’lilerin meselesi gibi duruyor.
MHP bu anlamda demokrasinin kurallarına uygun hareket ediyor. Ama hala; ‘AK Parti ülkeyi yönetiyor, tutuklu vekillere çözümü de o bulsun’ söyleminde ısrar ediyor.
Bu da Ak Parti’yi zor durumda bırakma stratejisi olarak çözüme katkısı olmayan, havada asılı kalan bir durum çıkarıyor ortaya.
Tabi MHP lideri Bahçeli’nin son sözü ne olacak, bekleyip göreceğiz.
Ama bu demek değil ki Meclis çalışmaz/çalışamaz. Kaos-kriz sebebi!
Hiç de değil, ülkede ne siyasi kriz ve de kaos var?
Meclis’de %50 oy oranıyla kapı gibi hükümet ve MHP gibi bir muhalefet var.
Ne demişti Sayın
Demirel: ‘ bul karayı, al parayı’. Pardon! ‘bul 276’yı düşür hükümeti’
İktidar partisi 325 vekille meclis’i bal gibi çalıştırır. Komisyonları kurar.
MHP de Meclis’te olduğuna göre, milli iradenin tecellisi adına ve demokrasinin kuralları içerisinde yasama dönemi tamamlanır.
Ayrıca MHP, demokrasi ve siyasetin geleceği adına AK Parti ile çözüm ortaklığına destek verirse bence kazanır.
Bu açıdan MHP’nin Cumhurbaşkanı
seçiminde gösterdiği kararlılığı hatırlamak gerekirse doğru yolda duruyor.
Hem 367 krizinde meclisi şaşıran DYP ile ANAP’ın halini hatırlamakta fayda var.
CHP yemin etmezse zaten 5 vakte kadar vekilliklerden olur ve otomatikman erken seçim olur, o zamanda kaybedenler önlerine düşen saç tellerini sayarlar.
Ya da yürekleri varsa sine-i millet (toptan
istifa ederek) yaparlar ve erken seçimin kapısını açarlar. O zaman da ‘ak
koyun kara koyun’ belli olur!
[email protected]
http://twitter.com/maomazhar