CHP içi muhalefetin kurultay kuşatması "
yemin krizi"yle atlatıldı ama örgütün "yenilenme" beklentisi pek atlatılacak gibi görünmüyor.
Bugüne kadar parti
yönetiminde 4
ekip değiştiren genel başkan
Kemal Kılıçdaroğlu, son
Merkez Yönetim Kurulu (MYK) ile istediğine ulaştı mı henüz belli değil.
Ama kendi örgütünü oluşturmada yeni MYK'yı değiştirmesi kritik bir adımdı. Şimdi sırada il örgütleri var.
İl örgütleri denince de akla ilk
İstanbul geliyor.
İstanbul kritik il... İstanbul'a hâkim olan tüm örgütlere hâkim olur. Bu nedenle bir süre önce MYK'da İstanbul il başkanlığının değişmesi gündemdeydi. Ancak devreye
Ankara İl Başkanı Tarık Şengül'ün suçlamalı istifası girince İstanbul bir süreliğine ertelendi.
Fakat bu
erteleme tabanın beklentisini etkilemedi.
Bu yüzden yaz tatiline ve bayrama rağmen İstanbul CHP kulisleri hayli hareketli... Her gün yeni bir isim ortaya atılıyor ve kimin il başkanı olacağı konuşuluyor.
Kimler yok ki... 53 gün il başkanlığı yapan
Nebil İlseven, eski milletvekili
Çetin Soysal, eski il başkanı Ali Özcan, eski milletvekili sendikacı Rıdvan Budak ve mevcut il yöneticisi
Oğuz Kaan Salıcı adı geçenler arasında... Sürpriz isim ise; eski ilçe başkanlarından Şefik Toprak...
Aslında Kılıçdaroğlu bu dönemi klasik "abi formüyle" geçirmeyi düşündü ve Ali Topuz,
Altan Öymen gibi "derin" CHP'lileri İstanbul'un başına getirerek güven sağlamak istedi ama her iki isim de bu yaklaşıma sıcak bakmadı.
Eskilerde çare arayan CHP kulislerinin hareketli olması klasik siyasetin bir yansıması... Çünkü ortada küresel
kent İstanbul'u heyecanlandıracak çağdaş bir sosyal demokrat
aday yok.
İstanbul denince geçmişte İstanbul CHP'nin profilini yükselten Gürsel Tekin'i hesaba katmamak mümkün değil. Bu hesabı en başta da Kılıçdaroğlu yaptığı için MYK'da partililerin deyimiyle "tenzili rütbe"yle Tekin'in örgütün başından aldı.
Ama bu Tekin'in İstanbul hesabı yapmadığı anlamına gelmiyor. Tekin, mevcut il başkanı Dr. Bahri Şahin'in görevde kalmasını istedi ama buna gücü yetmedi. Bir süre önce genel başkan Kılıçdaroğlu, İstanbul
İl başkanı Şahin'i çağırarak teşekkür edip, değişim yapacağının işaretini verdi.
Bu çok net biçimde örgütlerin tepkisini çeken Gürsel Tekin'e bir mesajdı.
Deniz
Baykal ve
Önder Sav'ı muhalefet edemeyecek hale getiren Kılıçdaroğlu, Tekin'i de saf dışı bırakarak bir anlamda kendi CHP'sine giden yolu açtı.
Şimdi bu yolu kiminle yürüyeceğine karar verecek.
Ali Özcan tecrübeli ve güçlü isimlerden biri...
Dün 20'yi aşkın CHP'li ilçe başkanının bir araya gelip toplantı yapması Özcan'ın şansını artırıyor. Aynı şekilde mevcut il yönetiminde görev yapan ve 12
Aralık Hareketi'nin desteklediği
Oğuz Kaan Salıcı'nın da şansı yüksek...
Ama en yüksek şans isme değil, bölgeye veriliyor. Çünkü CHP yönetimiyle İstanbul ilin farklı fotoğraf vermesini savunanlar, "Kara
deniz kökenli" bir il başkanı istiyor.
Gücünü kaybeden Gürsel Tekin'in de bu öneriye sıcak baktığı konuşuluyor.
Durum tam bir muamma... Kim kiminle hareket edecek, kim kimin karşısında yer alacak belli değil. Sürpriz biçimde bu süreç, CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'nu bir kez daha "yol arkadaşı" Tekin'le karşı karşıya getirebilir.
Bu da Tekin'in İstanbul'daki tahtının da sallantıda olduğunu gösteriyor.
Bu durum parti içinde güç kazanmaya çalışan birçok siyasi aktörün iştahını kabartıyor. Bu yüzden bayram seyran demeden herkes kulislerde...
Parti tabanı ise sık sık başkan değişiminden bıkmış durumda... Ve partiyi kucaklayan yeni bir ismin bir an önce atanmasını istiyor.
Peki, nasıl bir başkan istiyor?
CHP İstanbul'u iyi bilen ve
gençlik örgütünden gelen Mehmet Ali
Yüksel şöyle diyor:
"İl başkanı, örgütü ve İstanbul sokaklarını çok iyi bilen, parti hukukuna saygı duyan, tecrübesi ve entelektüel donanımıyla CHP'nin yeni sürecine uyum ve katkı sağlayan, tüzük değişikliğinin gerekliliğini savunan, ön
seçim gibi hayati bir konuda kesin tavır koyan, ayrıştırıcı değil, birleştirici, kimsenin değil, İstanbul'un il başkanı olan bir kişi olmalıdır..."