"Yeni
CHP"de kimlerin milletvekili
adayı olacağı merak edilirken ortaya atılan ilk isimler
Ergenekon davasından yargılanan iki gazeteci oldu: Mustafa
Balbay ve
Tuncay Özkan...
Konu ilk kez CHP genel başkan Kemal Kılıçdaroğlu'na Bursa'da sorulmasıyla gündeme geldi. Sonra CHP Genel Başkan Yardımcısı Süheyl Batum'un bilinen konuşmasıyla tartışmaya açıldı.
CHP yönetimi "Böyle bir kararımız yok" açıklaması yaptı ama henüz bir karar çıkmış değil. Ayrıca hem Batum'un hem de adı geçen gazetecilerin ısrarlı oldukları çok açık. Çünkü son haberlere göre iki gazetecinin bağımsız
adaylıkları bile söz konusu...
Özkan'ın
İstanbul Kadıköy'den, Balbay'ın ise
Ankara Çankaya'dan
bağımsız aday olacakları söyleniyor.
Büyük olasılıkla bu çıkış CHP'yi sıkıştırmayı amaçlıyor.
Doğrusu CHP'nin bu sıkışmadan kurtulmak için çaba harcadığını pek sanmıyorum, çünkü benzer bir durum Güneydoğu'da da gündemde...
Nasıl olduğunu anlatalım...
CHP bu
seçimlere ilginç bir oy hesabı yaparak gidiyor.
Milletvekili çıkaramadığı ve az oy aldığı illerin hepsine değil bir kısmına yüklenecek.
Yüklenirken de
sürpriz adaylarla toplumun karşısına çıkacak.
Peki, kim bu sürpriz adaylar?
İşte bu sorunun cevabı karşımıza iki isim çıkarıyor: Ahmet Bucak ve Mehmet Tatar...
Biri
Susurluk Skandalı'nın önemli isimlerinden Sedat Bucak'ın kardeşi, diğeri de
Şırnak'ın güçlü
korucu aşiretlerinden Tatar ailesinin etkili isimlerinden ve eski DYP milletvekili...
Kulislerde CHP yönetiminin bu iki isme de adaylık teklifi götürdüğü konuşuluyor.
Urfa ve Şırnak'ta oy almakta zorlanan CHP, bu iki ismi listesine alarak seçim kazanmasa bile oyunu artırmayı hedefliyor.
Urfa CHP'den konuştuğum bir yetkili şöyle diyor:
"Evet, böyle bir çabamız var. İki yöneticimiz gelip Ahmet Bucak'la görüştü. Aslında Bucak daha önce CHP Genel Merkezi'ne de gitti... Burada durumumuz iyi değil. 105 bin seçmeni olan Siverek'te 29
Mart yerel seçimlerinde il genel meclisinde sadece 430 oy almışız... CHP oyunu artırmak için herkesi kucaklamak zorunda..."
Benzer bir
hesap Şırnak için de yapılıyor. Bölgede etkili olan ve 90'lı yıllarda tıpkı Bucaklar gibi devlete
destek veren Tatar aşiretinin oy potansiyeli bir hayli yüksek.
Bölgeyi bilen bir CHP'li "CHP'nin mecburiyetini" şu sözlerle açıklıyor:
"CHP bu tür isimlere dayanmadan oy alamaz. Mesela geçen seçimlerde bölgede oy potansiyeli olan Edip Safter Gaydalı Bitlis'ten aday olmuştu. Kendisi seçilemedi ama CHP'ye ciddi bir oy kazandırdı.
Şimdi aynı şeyleri bu iki isimle yapmak istiyorlar."
Acı gerçeği ise aşiretleri iyi tanıyan eski bir CHP milletvekili dile getiriyor:
"Vallahi CHP'yi onlar da kurtaramaz.
Kürt raporu dediler vazgeçtiler. Şimdi Van'da bir toplantı düzenliyorlar. Bir
politika geliştirmedikleri sürece adam değiştirmekle oy alamazlar. Ayrıca Tatar aşiretinin lideri Mehmet Tatar değil Süleyman Ağa'dır. Onun onay vermediği kimse aday olamaz... Ayrıca onlar daha ilkeli, teklife sıcak bakmazlar."
İşin oy getirip getirmeyeceği, adı geçen isimlerin aday olup olmayacağı bilinmiyor ama çarpıcı olan şey
siyaset üretmeden oy hesapları yapmanın partileri kurtarmayacağı...
Daha beteri ise bu girişimin CHP'ye getireceği siyasi bedel...
Bir yanda "sosyal demokrat" olduğunu söyleyen bir CHP, öte yanda Ergenekon-Susurluk sarmalından çıkamayan bir CHP...
Anlaşılan Ergenekon'la arasına mesafe koyamayan, hatta giderek kendini özdeşleştiren bir CHP, listelerine Susurluk'u hatırlatan isimleri koyarak gerçekten işini daha da zorlaştırıyor...
SABAH